Sayın Bakan, Evvela şunu açıkça belirteyim ki, döneminizde mühim bir takım yenilikler yaptınız. Başta ilk ve orta dereceli okullarda bedava kitap dağıtımı, bütçeden milli eğitime ayrılan payın en fazla olması, 17. Milli Eğitim Şurası'nda okul öncesi eğitimin zorunlu hale getirilmesi ve öğrenci merkezli müfredatın hazırlanması önemli yeniliklerdir. Bütün bunlardan dolayı sizi tebrik ediyorum. Sayın Çelik, 1927'lerde 13 milyon; 2007'li yıllarda, 70 milyonu aşan nüfusu ve 20 milyonu bulan öğrencisi ile elbette dostunu sevindiren ve geleceğe güven veren görüntüsüyle dünya haritasında önemli bir devlet olarak temayüz ettiği aşikârdır. Özellikle, '-milli eğitim camiası' ve '-kitap dünyası' merkezi İstanbul Sultanahmet'teki; sürekli Anadolu'yu soluklayan, '-Devlet Kitapları Müdürlüğü' ismiyle, '-ders kitapları, ilim ve kültür yayınları ile okullarımızın önemli matbu evraklarını ülke sathında karşılayan' bir hizmet sektörünü olduğu pek ala bilinir! Ne oldu? Önce, Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde hizmet veren; Cumhuriyetimizin kan damarlarını taşıyan bu tarihi çınar özelliğindeki kurum apar topar Ankara'nın 30 km ötesinde bulunan Hasanoğlan'a taşındı. Milli Eğitimin bu kurumunda, '-küçülme politikaları' uygulamaya konmuştur artık! Başta, Türk Ansiklopedisi, İslâm Ansiklopedisi olmak üzere; Türk, İslâm ve Batı klasiklerinin yayın ve dağıtımı ile '-okuyan ve araştıran neslin' fikir ve aksiyon çatısı haline gelen, '-milli eğitim yayınevleri' teker teker budanmaya başlandı! Sayın Bakan Çelik, Kars'tan Edirne'ye kadar; ilkokul birinci sınıfından üniversiteli gencimize tebessüm eden, devlet kitaplar yayınevlerini kapatmak akıl kari değildir. Nerede ise, Cumhuriyet ile yaşıt bir önemli kurumumuz vardı; Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı,'-yayımlar daire başkanlığı' ve onun bünyesinde, dal ve budak salmış kökleri derinlerde, '-kültürün ve eğitimin' ayrılmaz parçası olarak bilinen, '-Devlet Kitapları Yayınevleri' Türk Milli Eğitiminde, '-tatlı bir serüveni' olan bu tarihi kurum asrın idrakine uygun olarak, '-yeniden yapılanacağı' %60'ları genç ve dinamik bir nüfusa sahip bir büyük ülkenin insanına, sürekli kendisini yenileyerek; '-eğitim ve kültür yayınları' na yönelik hedef politikalar belirleyerek hizmet vereceği yerde, bu kurum anlaşılmaz bir şekilde, 'bütün damarları' bıçak gibi kesilmesi manidardır. Sayın Bakan, burada, '-altını çiziyorum' tarihi bir hata yapılıyor! O hata, bir ağır vebal olarak bu coğrafya insanının, '-eğitim ve kültür hayatını' etkileyecektir! Ders Kitaplarının belirlenmesinden basım ve dağıtımına kadar, '-yeni hedef politikaların' belirleneceği bir çizgiden çıkılacağı gibi, daha karmaşık ve içinden çıkılmaz sancılarla sizleri baş başa bırakacaktır. Bir şey daha var ki, bu yanlış kararın alınmasında etkili olan bürokrat zincirinin, '-kırıldığını' görevlerinin başından uzaklaştıklarını görüyoruz! Mağdur ve mazlum durumda kalan bir kurumun, '-sessiz Çığlığı'nda ağlayan milyonları duyar gibiyim! Devlet Kitapları ve 81 vilayette daha dün kapıları açık tutulan, '-milli eğitim yayınevleri' bu olmazsa olmazlar içerisinde düşünülmelidir! Devlet Kitapları Müdürlüğü ve kendisine bağlı taşra kurumları ile, 'yeni bir yapılanma' sürecine gireceği yerde, taşradaki kurumlarının kapılarına kilit vurması gerçekten düşündürücüdür. Bugün Türkiye'nin en fonksiyonel teşkilatı durumunda bulunan Devlet Kitapları Müdürlüğü'nün 80 yıl boyunca ürettiği hizmetin yerini hangi kurum/kuruluş nasıl ve ne şekilde alacaktır. Bir öneri olarak belirtiyorum; Milli Eğitim Müdürlüklerimizin bünyesinde hizmet üretmekte bulunan, 'kültür hizmetlerinin' Merkez Yayınevleri tarafından, Milli Eğitim Müdürlükleri ile birlikte koordineli bir şekilde yürütülmelidir. Devlet Kitaplarının; Merkez Yayınevlerinin bütün kadrosunu koruyarak, yılların birikimini, 'yeniden yapılanma' bağlamında, 'yeni projelerin üretilmesi' cihetine gidilmesi gerekir. Eski adıyla Devlet Kitapları; Yeni ismiyle Merkez Yayınevlerinin ki, halen 8 Bölgede hizmet vermektedir; mevcut hizmet birikimlerinin İl Milli Eğitim Müdürlüklerince koordineli bir şekilde paylaşılması gerektiğine inanıyorum. Bu kurum bugüne kadar milyonlarca insanımızın yetişmesinde ön ayak olmuştur. Sayın Bakan, insan ile kitabı kaynaştırmanın yollarını ararken, özellikle taşrada önemli görev ifa eden devlet yayınevlerini kapatmak akıl kari değildir. 'Yeniden yapılanma' adı altında bir takım değişiklikler yapılırken, lütfen illerimizde bulunan yayınevlerini kapatmayın. Kültür ve irfan ocağı olan bu yerlerde istikbale hazırlayan nitelikli nesiller yetişeceklerdir. Sayın Bakanım, konuyu ivedilikle ele alıp çözmenizi bilgilerinize sunar, bu vesileyle saygılar sunarım. [email protected]