Sevgili okurlarımız,

Bugün oldukça yalın, kısa cümleler ile yine sizin sesiniz olmak istedim.

Kundaktaki bebeklerimize, çocuklarımıza, kadınlarımıza, hayvanlarımıza tecavüz ediliyor, acımasızca katlediliyor,

Asgari ücret ile çalışanlar perişan haldeler, çaresizlikten intihar edenler bile var, psikolojisi bozulanların sanırım söylemeye bile gerek yok,

Uyuşturucu kullanımı ve satışı almış başını gidiyor,

Çocuklarımızı emanet ettiğimiz bazı kurumlarda yaşananlar aşikar,

Bazıları tarafından din adı altında, dine en büyük darbeler üst üste vurulmaktadır,

Esnaf, çiftçi kelimenin tam anlamıyla kan ağlıyor,

Ulu önder Atatürk’ün düşmanlarının dili fırıncı küreği gibi olmuş...

Listemiz uzar gider...

Oturulan makam koltuklarının hakkı veriliyor mu? Bazı milletvekilleri halkı temsil ettiğini acaba unutuyor mu?

Milletin sıkıntıları, acıları yüreklerde hissediliyor mu? Yaralara merhem olunuyor mu?

Herşey bir tarafa da, hakikaten bir şeyi merak ediyorum. Hani bu sırf çıkarları için üç maymunu oynayan bir kesim var ya... Hani şu hakikatin değil de günün adamı olanlar...

Hani şu kapalı kapılar arkasında küfrettiklerine, yüze gelince düğme ilikleyenler var ya... İşte tam onlardan bahsediyorum. Acaba diyorum bunlar kendilerini çizgi filmlerde ki gibi ölümsüz falan mı zannediyorlar?

   Hey! Size diyorum size! Ölüm var ölüm..! “Bir de neyle gelirseniz gelin karşıma kul hakkıyla gelmeyin diyen bir Yaradanımız var” hatırladınız mı? Hadi, şimdi bana müsaade..! Sizleri vicdanınızla baş başa bırakayım.(Varsa tabi..!)