Dil yani lisan, duygu ve düşüncelerimizi kelimelere döktüğümüz organımız ve eylem. Ağzımızdaki et organımız dil, ağız boşluğu, dişlerin biçimi, gırtlak yapısı. Nefes alıp veriş alışkanlığımız. Sesi, seslerle harfleri,heceleri, kelimeleri, kelime öbeklerini ve bir anlam ve hüküm ifade eden kelimeler toplamını, cümlelerle duygu ve düşüncelerimizi karşımızdakine, bizden başkalarına, kimi zaman kendimize  ifade ederiz.
Bu işleri yaparken ilk tanıdığımız insan, dünyaya geldiğimizde bizi ilk karşılayan ve o andan itibaren köleleştirdiğimiz annemizi taklitle işe başlarız. Bütün bunlar için muallimimiz, numunemiz, annemizdir. Ondan ses ses, hece hece, kelime kelime, öğreniriz konuşmayı. BU dile ana dili deriz. Evde baba, ağabey, kardeş, abla, kimi büyük ailelerde dede, nine, hala, teyze, amca, dayı da dünyada tanıdığımız insanlar olurlar.
Ama annemizin, ebedi kölemizin kollarından sokağa inmeye başladığımız günlerde başka insanları da tanımaya başlarız. Artık onların her birinden de bir şeyler görüp duyarak taklit etmeye başlarız. Kişiliğimizde ailenin kalıbından sonra sokağın kalıbı da bize şekil vermeye başlar.
Eğitim günleri başladığında artık tek numunemiz olan annenin ve babanın yerini öğretmen alır. Diğer öğretmenler ve öğrenciler de taklit etmemiz için bize zenginlik oluştururlar.
Evde öğrendiğimiz dil ile sokakta ve okulda konuşulan dil aynı ise ana dilimiz aynı zamanda milli dilimiz, resmi dilimizdir. Buna rağmen hece ve , sokaktan ve okuldan alınan taklitlerle ana dilimiz yeniden şekillenir.Ama kimi zaman ana dilimizin sokakta değilse bile, okulda ve devlet dairelerinde, bilim, edebiyat, sanat, düşünce alanlarında konuşulmadığını görebiliriz. O zaman anlarız ki ana dilimiz milli dilimizden, resmi dilimizden başkadır. Bir başkalık, bir ötekilik, bir azınlık, ve bir yalnızlık hissederiz.
Lisan böyle bir şey işte.
Medeniyet Türkçe‘si başlığıyla kimi zamanlarda ve kimi mekanlarda konuşmalar yaptım.
Fakat görüyorum ki medeni dil ile medeniyet dili tabirleri karıştırılıyor. Medeniyet Türkçe’si, Medeniyet dili, her hangi bir medeniyete dahil olmuş insan kitlesinin dilidir. Ama medeni dil, medeni insanların, toplumların, her medeni insanın medeni her ihtiyacını ifade edebilen dildir.
Her hangi bir toplum ya hıristıyan, ya budist ya Musevi, ya da İslam dinine mensuptur. Ya da putperesttir. Bu şekliyle o dili konuşan insanlar, elbette inançlarıyla, ahlak anlayışlarıyla mensup oldukları dine göre edebi eserler, sanat eserleri, mimari eserler ve daha bir yığın alanda eser verecekler ve bu eserler muhakkak surette o mensup oldukları medeniyetin değer yargılarını muhtevi olacaktır. Bu yüzden  o dil o medeniyetin dilidir. Ama o dil o medeniyet içinde belli bir paya sahiptir. Hırıstiyan medeniyetinde Yunanca, Latince ana diller olmakla birlikte o dine mensup diğer milletlerin dili de o medeniyetin dilidir. Yahudi ya da Musevi medeniyetinde ana dil İbranice, Aramice’dir ama başka dilleri konuşan milletler de Musevi medeniyetine mensupsa o milletlerin dilleri de o medeniyetin dilleridir. Yani her halde bir dil her hangi bir medeniyetin dilidir. İslam dünyasında ana dil Arapça ve Farsça, Türkçe’dir ama başka Müslümanların dilleri de İslam medeniyetinin dilleridir. Bu anlayışla Kürtçe de bir medeniyet dilidir ve İslam medeniyeti dilidir. Müslüman olmayan Kürtler, Müslüman olmayan Türklerin dili de mensup oldukları dinin, ahlak anlayışının, hayatı kavrayış biçimlerinin, mensubu oldukları medeniyetlerin dilidir.
Bir başka izah tarzıyla milletlerin ortaklaşa kullandıkları değerlerin ifadesi olan diller medeniyet dilidir.
Ama medeni dil derseniz orada işler biraz değişir. Medeni toplumdan ne anlıyorsak, medeni toplum hangisi ise bize göre o milletin dili medeni dildir. Medeni demek şehirli demekse, şehir insanının her türlü ihtiyacını ifade etmeye yeterli olan dil medeni dildir.
Meseleye şöyle bakmak da mümkün. O dille yazılmış eserler kılasiklerse, nesilden nesile kültür aktarmaya yeterliyse bir dil, medeni dildir. Her dil bir medeniyet dilidir, ama her dil medeni dil değildir.
Özet olarak Türkçe de Kürtçe de bir medeniyet dilidir. Ama her dilin medeniyet dili oluş derecesi birbirinden farklıdır. Türkçe bir medeni dildir ve medeniyet dilidir. Kürtçe bir medeniyet dilidir ama medeni bir dil değildir.