“Elenizm’in ortak savunma alanı", “Kıbrıs Elenizm’in  parçasıdır ”söylemlerine; Yunanistan’ın Ege’deki adaların antlaşmalarla askersizleştirişmiş statüsünü ihlâline "saldırgan", "yayılmacı" anlam atfetmeyen çevrelerin, "Mavi Vatan" kavramında bu nitelikleri görmeleri talihsiz çelişkidir.

"Kara suyu", "münhasır ekonomik bölge", "kıta sahanlığı" gibi teknik deyimlerle anılan bir Devlete ait deniz yetki sahaları, aslında ülkenin, vatanın ayrılmaz, bölünmez parçalarıdır. Denizdeki millî yetki alanlarımız “Mavi Vatan” kavramı içinde “Vatan” olarak kutsallaşmıştır.

Yunan ve Kıbrıs Rum çevrelerinde ve yandaşlarında "Mavi Vatan" kavramına maksatlı yüklenen "saldırgan" ve "yayılmacı" anlamların Türkiye'de dile getiriliyor olmasını üzüntü ve endişe ile karşılıyorum. "Mavi Vatan" Türkiye'nin denizde de kendi haklarını koruma azminin ifadesidir.

Sayın Cumhurbaşkanının BMGK 76. Dönem hitabında Kıbrıs konusunda KKTC’nin ismini zikretmedi. BM'e göre KKTC yok hükmündedir. Buna karşılık Türkiye her fırsatta BM’de “KKTC” ismini vurgulamalıdır. Bu diplomaside anlam taşır. Millî Dava'da kararlılığımızın ifadesi olur. Rumlar sürekli KC’ne vurgu yapar.

Kıbrıs konusunda uluslararası camiaya "gerçekçi bir yaklaşım" göstermeleri çağrısını yaptığımıza göre, Kıbrıs adasındaki siyasî coğrafyanın  gerçeği olarak dimdik ayakta duran "Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin" varlığını uluslararası camianın Liderleri önünde de vurgulamalıyız.

Sayın Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 76. BMGK nutkunda Kıbrıs için “BM’in eşit..kabul ettiği Ada’daki iki halk” ifadesi dikkatimi çekti. BM ve BMGS Kıbrıs’ta iki “halk” (people) varlığı gerçeğini kabul etmez. İki “halkın eşitliği” kavramı da yoktur. BM’nin anlayışı KC'nin 2 toplumunun eşitliğidir.

Türkiye’de resmî demeçlerde “Kıbrıs Türkleri” deyimi sıkça kullanılmaktadır. “Kıbrıs Türklerinin haklarından, görüşlerinden, tekliflerinden” söz ediliyor. Oysa Kıbrıs Türklerinin kendi bağımsız ve egemen devleti, KKTC vardır. Atıflar KKTC’ne olmalıdır. Bunun siyasî anlamı vardır.  

Uluslararası hitaplarda KKTC'nin çözüm yaklaşımından “Kıbrıs Türk halkının ortaya koyduğu yeni çözüm vizyonu” şeklinde değil, açık biçimde “egemen eşitlik temelinde iki devletli çözüm” olarak söz edilmesinin muhataplarımız için algı ve kavrama kolaylığı sağlayacağını düşünüyorum.

76. BMGK'da bugün Bay Anastasiades 1 milyon $’lık soru sordu: “Hangi ülke Kıbrıs'ı istilâ etmiş ve bugüne kadar işgale devam ediyor?” Makarios'un yanıtı: "Yunan darbesi bir istilâdır.. Kıbrıs'ta Yunan subayları olduğu sürece işgal devam ediyor demektir. (19.07.1974 - S/PV.1780)
A million-dollar question by Mr. Anastasiades today in 76th UNGA:“Which country had invaded and to date still occupies Cyprus?” Answer by Makarios: "The coup of the Greek junta is an invasion..the invasion is continuing so long as there are Greek officers in Cyprus."(S/PV.1780)