Lozan, bütün yurdun ve ulusun en olmazsa olmazıdır ve yediden yetmişe hepimizin en ulvi dokunulmazı. Lozan'a düşman olanlar, tüm ulusa Türk'e ve Atatürk'e de düşmandır ve bütün vatana ve her insana ihanet ve melaneti planlayandır. Çok açık ve net ifade edelim ki Lozan'ın açık ve gizli iç ve dış düşmanlarının tümünü yenmek için, En geniş bir tek ve birleşik vatan cephesinde omuz omuza vermeliyiz.

Diplomasi, silahsız savaştır. Nasıl savaş, siyasetin başka araç ve yöntemlerle yürütüldüğü bir faaliyetse, diplomasi de savaşın başka araç ve yöntemlerle yürütüldüğü faaliyettir. Bu açıdan Lozan Antlaşması, Sakarya'da, Dumlupınar'da, Afyon'da yok edilmek istenen bir ulusun silah ve süngü yoluyla fiili olarak milli bağımsızlığını kazandıktan sonra; bu bağımsızlık kazanımını belgelediği antlaşma metnidir.

Amerikalı senatör Upshow : Senatörün yukarıda belirttiği "Amerika'yı yüksek ülkülerinden uzaklaştırmak" cümlesine dikkat. Çünkü, Lozan yalnız Türk ulusunun yok oluşu anlamına gelen Sevr'in, bizi Batı emperyalizmine her yönüyle bağlayan ve Batı'nın müstemlekesi haline getirecek olan kapitülasyonların değil, bunlarla beraber ABD'nin, Wilson ilkelerine dayanarak bölgeye nüfuz etmesi planını da ortadan kaldırıyordu.

Lord Curzon - İngiltere Temsilcisi ve Konferans Başkanı "Antlaşma, Timurlenk kadar hunhar, Müthiş İvan kadar sefih ve kafatasları piramidi üzerine oturan Cengiz Nan kadar kepaze olan bir diktatörün zekice yürüttüğü politikasının bir toplamıdır. Bu canavar, savaştan bıkmış bir dünyaya, bütün uygar uluslara onursuzluk getiren bir diplomatik antlaşma kabul ettirmiştir. Buna her yerde bir Türk zaferi dediler ve eski dünya parlamentolarını bunu kabule ikna ettikten sonra, büyük sermaye grupları, soğukkanlı ticaret erbabı ve giderek güya bazı din temsilcileri bile, Türkiye'yi uygar uluslar masasında uluslararası bir konuk durumuna yücelterek Amerika'yı yüksek ülkülerinden uzaklaştırmada birleştiler..:"

İki emperyalist ülke yetkilisinin açıklamalarından  anladığımız kadarıyla, bizim içimizde olan kimi siyasetçi ve tarihçilerin, Lozan'ı kimin için "hezimet" olarak gördüğü daha iyi anlaşılıyor. İçimizde görevlendirilmiş kimi aydın, tarihçi ve siyasilerin, Batılı devletler adına konuştuğunu buradan daha net görüyoruz. Lozan, Türkiye'yi müstemleke haline getirmek isteyenler için hezimet, Türk ulusu için kazanımdır…

Büyük Önder ATATÜRK'e göre ise LOZAN : '' Türk Milleti aleyhine asırlardan beri hazırlanmış ve sevr anlaşması ile sonuna gelindiği ( Tamamlandığı ) Sanılmış Büyük bir suikastin çöküşünü ifade eden bir belgedir''

Geniş bir öngörüye sahip olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk, bu durumu tespit etmiş ve bizlere "Gençliğe Hitabe" ve "Bursa Nutku'nu" görev olarak bırakmıştır. Bu yüzden, tarihsel süreç içerisinde bütünsel olarak değerlendirdiğimizde, Lozan, geçici bir barış anlaşmasıdır. 

Türkiye’yi temsil etmek üzere bu antlaşmalara Rauf Orbay katılmak istiyordu ancak Mudanya’daki başarısından dolayı bu temsil hakkı İsmet İnönü’ye verildi. TBMM’yi İsmet İnönü başkanlığında Dr. Rıza Nur Bey ve Hasan Saka’dan oluşan bir heyet temsil etmiştir. İsmet İnönü’nün bu antlaşmaya gönderilmesinin en önemli sebebi geçmişteki siyasi ve askeri başarıları olmuştur. Lozan Barış Antlaşması’na Amerika Birleşik Devletleri de gözlemci göndermiştir. 

Görüşmeler 20 Kasım 1922’de başlamıştır; ama itilaf devletlerinin uzlaşmaz tutumu sebebiyle anlaşma sağlanamadan konferans dağılmıştır. Bu durum üzerine ordumuz her ihtimale karşı çatışma hazırlığına başlamıştır; ancak alakadar ülkelerin istemesi üzerine görüşmeler tekrar başlamıştır. ABD bu anlaşmada imzası olmayan bir ülkedir.  Kurtuluş savaşındaki zaferimizden sonra 24 Temmuz 1923 tarihinde TBMM ile Birleşik Krallık, Fransa, İtalya, Japonya, Yunanistan, Portekiz, Belçika, Romanya, Bulgaristan ve Yugoslavya temsilcileri arasında imzalanan bir barış antlaşması olarak bilinmektedir. Rusya ve Bulgaristan sadece boğazlar ile ilgili konularda bu görüşmelere katılmıştır.

Şimdi içinden geçtiğimiz süreçte, Emperyalist ülkeler İkinci Sevr dönemini ulusumuza yaşatmak için ellerinden gelen her şeyi yapıyorlar. Lozan Antlaşması’nın Maddelerini Özetleyecek olursak; Sınırların oluşturulması, Osmanlı Borçları, Boğazlar Meselesi, Savaş Tazminatı, Azınlıkların durumu, Kapitülasyonlar, Patrikhane nin durumu ve statüsü, Yabancı Okulların durumu. ve yine Lozan Antlaşması’nın sonuçları nedir dersek : 

Lozan’ın Sonuçları Türkiye Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı ve Misak-ı Milli, itilaf devletleri tarafından resmen tanınmış ve kabul edilmiştir, Bu antlaşmanın yapılmasıyla birlikte Türkiye’yi zor durumda bırakan Sevr antlaşması geçersiz hale gelmiştir, Kapitülasyonlar kesin olarak kaldırılmış ve Türkiye Cumhuriyeti ekonomik özgürlük kazanmıştır, Verilen bağımsızlık mücadelesi ve bazı devletlere umut ışığı olmuştur, Rum ve Ermeni iddiaları tamamen sona ermiştir, Bu antlaşmadan sonra Batılı devletlerle ilişkiler yumuşamaya başlamış ve devrimlere ortam hazırlanmıştır, Askeri zaferler sonrasında siyasi zaferler kazanılmıştır, Kürdistan kurulması engellenmiştir. Dış politikaların esasları belirlenmiş ve sulh sağlanmıştır.

LOZAN ANTLAŞMASI Öyle bir belgedir ki 7 düvel emperyalistlere diz çöktürmüş Destansı Türk Kurtuluş savaşı ardından kahramanlarımızın devletimizin tapusunun o 7 Düvelin masada attırdıkları imzalar ile adeta TAPUSU nun TESCİLİ  olmuştur.