18 Aralık 2019 tarihinde bir arkadaş sayesinde elime ulaşan bize göre çok önemli bilgi ve belgeler hem şaşırtıcı bir o kadar da malumun ilamıydı.

Malumunuz Libya ile Türkiye arasında 27 Kasım 2019’da imzalanan deniz yetki alanları sınırlandırmasına dair mutabakat muhtırasından sonra uluslararası kamuoyunun gözü Libya, Türkiye ve Akdeniz’e çevrildi. 

Türkiye’nin Akdeniz’de yetki alanlarının sınırlarını Libya ile karşılıklı genişletmesine paralel olarak Libya’nın uluslararası alanda meşruiyetini tanıdığı Trablus merkezli Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) lideri Fayiz el Serrac’ın Türk olduğuna dair gelen bilgi ve belgeye önce ihtimal vermedim. Ancak Arapça yazılan bir hatıra kitabında verilen bilgiler es geçilecek türden değildi.

Bana gelen bilgilerin daha sonra sosyal medyada dolaştığına şahit oldum.

Acaba belgeler doğru muydu?

Libya’da ulusal hükümet lideri Türk olabilir miydi?

Fayiz El Serrac’ın Manisa ile ne gibi bağı vardı? 

Arapça metnini verdiğim hatıratın tercümesi Irak’tan Türkiye’ye gelen lise öğrencisi Dimah Saad’ın yardımına teşekkür ederim.

Yukarıdaki metinde Libya-Trablus Ulusal Hükümet Lideri Fayiz El Serrac’ın dedesi tarafından yazılan hatıraya göre kendilerini şöyle anlatıyorlar.

“Ben Mustafa el Sarrac, el Sarrac Bekir’in oğlu, Mustafa’nın oğlu ve Fevzi Muhammed Ağa’nın oğlu’yum. 

Annem Muna Süveydan. 

Trablusta doğdum. 16.11.1916

40 yaşına kadar 190 boylu, 90kg.ağırlığındaydım. Bundan çok mutluydum.

60 yaşından sonra gözlük kullanmaya başladım. Çünkü okuyamıyordum. Şimdilerde yaşlılıkla mücadele ediyorum. Belim kamburlaştı, kilom 110 oldu. Şimdilerde tansiyon, şeker hastalığı gibi rahatsızlıklarla uğraşıyorum.

Uzun yıllar başıma takke takmamıştım. Şimdilerde Araplara özel kıyafetler giyiyor ve başıma Tunus’a özgü takke takıyorum. Özel günlerde ve İskenderiye’nin özel elbisesini giyiyorum.

Beyaz tenliyim. Sakallarımı her zaman tıraş ederdim. Ancak son zamanlarda bunu ihmal etmeye başladım. Şimdi bembeyaz sakallı birisiyim.

1940 yılında evlendm.4 kız 4 erkek evladım oldu. Hanımım 1999’da vefat etti.

Bizim dedemiz Libya’da meşhurlardan Muhammed Ağa’dır. Muhammed ağa Manisalıdır. Manisa’da İzmir’in kuzeyinde Asya bölgesinde askerdi. (Atlı asker). 1840 yılında Türkiye’de (Manisa) doğan dedem Osmanlı askeri olarak Trablusgarp’a geldi ve burada kaldı.” 

Hatıra burada bitiyor. Ailenin şeceresi verilmiş bir fotoğraf var. Net olarak okunamasa da Manisalı Muhammed Ağa ile başlayan aile soy ağacına göre Trablus Hükmeti lideri Fayiz El Serrac’ın Manisalı ve Türk olduğunu kesin olarak söyleyebiliriz.

                             Sirac ailesinin geçmişi (Soyağacı)

Yukarıda Sirac ailesinin geçmişi tablosunda bazı fotoğraflar olmasa da yine de soy ağacını çıkarmak mümkün.

1-1810-1885. Mehmet Ağa (Manisa Doğumlu)

2- 1825-1911. Süeyda Yahya b. Asker (Küçük Said) (Fotoğrafsız)

3-Süleyman (Fotoğraf ve tarih yok)  

4- 1844-1902. Mustafa (Fotoğraf yok)

5- 1789-1842. Kadri (Fotoğraf yok)

6- 1892-1032. Adni Emine (Fotoğraf yok)

7-1885-1917. Hüseyin ((Fotoğraf yok)

8- 1844-1902. Mustafa 

9- 1882-1919. Yahya (Fotoğraf yok)

10- 1870-1945. Tahsin Nuri

11- 1899-1941. Okunamadı

12- 1895-1972. Okunamadı

13- 1899-1987. Şükrü

Aşağıdaki fotoğraf Sirac ailesinden El Vezir Mustafa Sirac’ın 1954’te Manisa’ya gelerek akrabalarıyla buluştuğunu göstermektedir.

            El Vezir Mustafa Sirac ve Türkiye’deki akrabaları
 

Libya toprakları İtalya ile imzalanan 1911 Uşi Antlaşmasıyla elimizden çıktı. Ancak uzun yıllar Libya’yı Türkler’in yönettiğini biliyoruz. 

Libya’da günümüzün değerli tarihçilerinden Orhan Koloğlu’nun babasının Sadullah Koloğlu 1949-1952 arası Libya’da başbakanlık yaptığını hatırlamak gerekir.

Libya’da II. Abdülhamit’in talimatıyla çalışmalarını arttıran ve Teşkilat-ı Mahsusanın desteklediği Şeyh Senusi ve Senusilerin ülke yönetimi ve yönetimdeki ağırlığı Muammer Kaddafi’nin 1969 darbesiyle sona ermişti. 

Demem o ki Libya bize öyle söylendiği kadar uzak değil. Hele şimdilerde daha da yaklaştı.

www.tarihistan.org

[email protected]