KURTULUŞ SAVAŞI’NIN ŞEHİT ANNELERİNDEN NAZİFE KADIN

Abone Ol
Baharın artık yaza göz kırptığı bu güzel Mayıs’ta herkes annesine koştu. Anneler günü münasebeti ile anneleri; çocukları, torunları ve yakınları akın akın ziyaret etti. 
Hediyeler alınıp verilirken ifade edilen güzel ve duygulu sözlere muhatap olmak tabii ki çok hoş ve anlamlıydı. Hele bütün yakınlarına uzanabilen, kucaklayıp sevebilen anneler. Onların mutlulukları, dün hep tavan yaptı. 
Bütün annelerin bu mutlu ve güzel günleri kutlu olsun. Tanrı annelerimize barış ve refah içinde nice nice Anneler Günü nasip etsin. 
Ben bu güzel gün münasebeti ile Kurtuluş Savaşı’nda kucağında yavrusu ile cephane yüklü kağnı süren, yağmur yağınca yavrusunun örtüsünü cephane sandılarına örten, cepheye oğlunu-kocasını, çarığını-çorabını, rızkını gönderen ve erkeği ile bizzat omuz omuza çarpışan fedakar ve kahraman kadınlarımızı ve annelerimizi de anmak ve hatırlamak ve Manisa’nın Demirci Kazası Kavakönü Köyü’nden Nazife Kadının Kurtuluş Savaşı öyküsünü sizinle paylaşmak istedim. 
Kurtuluş Savaşı’nda Yunanlıların işgali sırasında, Demirci Kaymakamı İbrahim Etham Bey ve Demirci halkından eli silah tutanlar bölgede kalarak, Büyük Taarruzun sonuna kadar düşmanla savaşmışlardı. Bu büyük mücadeleyi İbrahim Ethem Bey tuttuğu günlüklerle kayıt altına almış, anıları Türk Tarih Kurumu “Demirci Akıncıları” adı ile yayınlamıştır. 
1921 yılı Şubat ayı başlarında İbrahim Ethem Bey bir kısım akıncı ile Demirci Kasabası civarında, Ulus Dağı’nda gizlenmek zorunda kalmış, düşman da O’nu yakalamak için bölgeyi kuşatmış ve operasyonlara başlamıştı. 
Nazife Kadın dağda aç kalan İbrahim Ethem Bey’e yiyecek hazırlamış, komşusunun küçük oğlu Molla Hasbi ile karlarla kaplı Ulus Dağı’na, İ.Ethem Bey’in her türlü ziyareti yasaklamasına rağmen çıkmış, gizlendiği yerde İbrahim Ethem Bey’e ulaşmış, dönüşte de Yunan askerleri tarafından yakalanmış. 
Kavakönü Köyü meydanında yapılan bütün işkencelere rağmen İbrahim Ethem Bey ve arkadaşları hakkında hiçbir bilgi alamayan Yunan askerleri, önce Molla Hasbi’yi şehit ettiler. Bilahare Nazife Kadına da İbrahim Ethem Bey’in yerini bildirmesini, aksi takdirde orada yanmakta olan fırına atacaklarını bildirdiler. 
Bütün işkencelere dayanan, “Nerede olduğunu bilmiyorum. Ama bilsem de söylemem” diyen Nazife Kadını Yunanlılar diri diri fırına atıp hunharca şehit ettiler. Artık bu kahraman, yiğit, yüksek vatansever ve asil yavrumuz Molla Hasbi ve Nazife Kadın Cumhuriyetimizin Şeref Madalyaları’dırlar. Şüphesiz öyle de kalacaklardır. 
Anneler Gününde yiğit ve kahraman Nazife Kadını, en mümtaz annelerden biri olarak, yüksek saygı ile anıyor ve selamlıyorum. 
Mekanı cennet olsun.