Kazak Hanlığı’nın kuruluşunun 550. yılında, ünlü Kazak edebiyatçısı İlyas Esenberlin’in GÖÇEBELER üçlemesi, Anadolu Türkçesi’ne çevrildi. İlyas Esenberlin’in 1969 yılında yayınlanan ve Sovyetler Biriliği’nde tartışmalara neden olan GÖÇEBELER üçlemesi, pek çok dile çevrilmiş olmasına rağmen, Anadolu Türkçesi’ne ancak bu yıl çevrilebildi. Kazak Hanlığı tarihi ile halkını buluşturan İlyas Esenberlin`in ünlü üç ciltlik "Göçebeler" romanı, Kazak Hanlığı`nın kuruluşunun 550’inci, Esenberlin`in doğumunun 100’üncü yılında Anadolu Türkçesi’ne kazandırılmış oldu.

Yazı ve fotoğraflar: M. KEMAL SALLI

Kazak Hanlığı’nın kuruluşunun 550. yılında, ünlü Kazak edebiyatçısı İlyas Esenberlin’in GÖÇEBELER üçlemesi, Anadolu Türkçesi’ne çevrildi. İlyas Esenberlin’in 1969 yılında yayınlanan ve Sovyetler Biriliği’nde tartışmalara neden olan GÖÇEBELER üçlemesi, pek çok dile çevrilmiş olmasına rağmen, Anadolu Türkçesi’ne ancak bu yıl çevrilebildi. Kazak Hanlığı tarihi ile halkını buluşturan İlyas Esenberlin`in ünlü üç ciltlik "Göçebeler" romanı, Kazak Hanlığı`nın kuruluşunun 550’inci, Esenberlin`in doğumunun 100’üncü yılında Anadolu Türkçesi’ne kazandıdılmış oldu.

Geleneksel Nemat Kelimbetov Okumaları bağlamında “Tarih Bilinci ve Edebiyat” paneli ve ünlü Kazak edebiyatçısı İlyas Esenberlin’in GÖÇEBELER üçlemesinin tanıtım toplantısı, geçtiğimiz günlerde, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü ve Kazakistan Ankara Büyükelçiliği işbirliği ile İstanbul`da yapıldı.

Kazak usulü kitap açılış merasiminden önce, İstanbul Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü her sene geleneksel olarak gerçekleştirdiği "Nemat Kelimbetov Okumaları" toplantısı çerçevesinde “Tarihî Bilinç ve Edebiyat” konulu bir panelde, Kazakistan'ın Türkiye Büyükelçisi Janseyit Tuymebayev ile Türkiye ve Kazakistan’ın Türk Dünyası edebiyatı ve tarihi üzerine araştırmalarıyla tanınan akademisyenler, ünlü Kazak edebiyatçısı İlyas Esenberlin’in edebi kişiliğini ve GÖÇEBELER üçlemesinin Kazak halkı üzerindeki etkilerini anlattılar.

1970’lerde yayınlanmasından bu yana, dünyanın çeşitli dillerine çevrilmesine rağmen, GÖÇEBELER üçlemesi ancak bu yıl Anadolu Türkçesi’ne çevrilebildi. İlyas Esenberlin canını tehlikeye atarak kaleme aldığı GÖÇEBELER üçlemesi, tarihi gerçeklerin ideolojik baskılar sebebiyle yazılamadığı Sovyet döneminde, Kazakların tarihi bilincini kaybetmemelerini sağlamıştı.

GÖÇEBELER üçlemesinin “Elmas Kılıç” adını taşıyan birinci kitabı Kazak Hanlığı’nı kuran Janibek ve Kerey hanları, “Can Çekişme” adlı ikinci kitabı hanlığı dağılma sürecinden kurtararak tüm Kazakları bir bayrak altında toplamayı başaran Abılay Han’ı ve “Gazap” adını taşıyan üçüncü kitabı ise ülkesinin Çarlık Rusya’nın boyunduruğu altına girmesine isyan edip bağımsızlık mücadelesine girişen Sultan Kenesarı Kasımoğlu’nu anlatmaktadır.

İlyas Esenberlin bu diziyi kaleme alırken, roman tekniği yanı sıra yazdıklarının tarihle örtüşmesine büyük özen gösterdi. Çünkü o, Kazak halkına, özellikle Kazak gençliğine tarih bilinci kazandırmayı amaçlıyordu. Tarihte yaşananları roman tadında anlatırsa, Kazakların geçmişte yaşadıklarını daha kolay özümseyeceklerini, bu yolla köklü bir tarih bilinci oluşturabileceğini biliyordu.

GÖÇEBELER dizisi büyük ilgi gördü, tarihi dokusunun sağlamlığı ve edebi değeri dolayısıyla çeşitli dillere çevrildi. Esenberlin’in GÖÇEBELER dizisi 1970’li yıllarda yayınlandı, ama bizim bu değerli Kazak edebiyatçısını ve Kazakların tarihini bir roman tadında anlattığı ünlü eserini tanımamız, Kazak Hanlığı’nın 550. kuruluş yılına rastgeldi.

Aradan geçen bunca zamana rağmen GÖÇEBELER’in giderek artan ilgi ve heyecanla okunmasının nedeni, İlyas Esenberlin’in edebiyatla Kazak tarihinde yaşanan çok çarpıcı olayları çok ustaca birleştirebilmesidir.

KONUŞMACILAR KAZAK HANLIĞI’NI VE İLYAS ESENBERLİN’İN EDEBİ KİŞİLİĞİNİ ANLATTILAR

GÖÇEBELER üçlemesinin tanıtıldığı toplantı ve “KAZAK HANLIĞI’NIN 550. YILI ve İLYAS ESENBERLİN” konulu panel İstanbul Üniversitesi Kongre Merkezi ve Kültür Merkezi'nde gerçekleştirildi. Panelde söz alan Janseyit Tüymebayev (Kazakistan Ankara Büyükelçisi), Prof. Dr. A. Azmi Bilgin (İ. Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü) Prof. Dr. Gülşen Alışık (Marmara Üniversitesi Türkiyat Enstitüsü Müdürü) Prof. Dr. Ahmet Taşağıl (Yeditepe Üniversitesi) Prof. Dr. Abdulvahap Kara (Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi) Prof. Dr. İsmail Doğan (Ordu Üniversitesi) Doç. Dr. Esengül Kapkızı (Süleyman Demirel Üniversitesi – Kazakistan) Malik Otarbayev (TÜRKSOY Kazakistan Ülke Temsilcisi) GÖÇEBELER üçlemesini ve İlyas Esenberlin’i anlattılar.

Toplantının açılış konuşmasında söz alan Kazakistan'ın Türkiye Büyükelçisi Janseyit Tuymebayev, üçlemenin, Kazak Türk tarihinin geçmiş devirlerini ve Kazak Hanlığı'nın yaşadığı ölüm kalım mücadelesini tarihi gerçeklere bağlı kalarak anlattığını, yaşanmış olayları edebi bir üslupla günümüze taşıdığını söyledi. Büyükelçi Tuymebayev, "İlyas Esenberlin'in 'Göçebeler' ismi üç ciltlik romanı, 17. Asırda başlayan ve 18. Asırda Kazak Türk halkının mutlak galibiyetiyle sonuçlanan Kalmak-Congar saldırıları ile yaşanan büyük ve sürekli savaşların cereyan ettiği, tarihin çok önemli bir dönemine ışık tutan edebi olduğu kadar tarihi değeri de yüksek olan bir romandır" dedi

'ÜLKELERİ BİRBİRİNE BAĞLAYAN EDEBİ İLİŞKİLERDİR'

Romanın editörü, Anadolu Türkçesi’ne kazandırılmasında büyük emeği geçen Mimar Sinan Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Abdulvahap Kara da, GÖÇEBELER üçlemesinin içerdiği çok önemli tarihi dersler nedeniyle, Anadolu Türkleri tarafından da mutlaka okunması gereken bir eser olduğunu belirterek, "Kazak Sovyet edebiyatının güçlü kalemlerinden İlyas Esenberdi'nin üç ciltten oluşan ve Kazak Hanlığı'nı anlatan Göçebeler romanı Türkçe’ye çevrildi. Bununla Türk-Kazak edebiyat ilişkileri, kültür ilişkileri yeni bir döneme girdi diyebiliriz. Çünkü çok önemli bir eser. Ve bu eser sayesinde Türk-Kazak edebiyat ilişkileri daha da gelişeceğinden umut ediyoruz" dedi.

Edebiyat ve kültürel ilişkiler olmadan iki ülke arasındaki ekonomik ve uluslararası ilişkiler her zaman pamuk ipliğine bağlı olacağını belirten Prof. Dr. Kara konuşmasına şöyle devam etti:

Nitekim bugün Rusya ile yaşadığımız sorun bunun örneğidir. Ticari ilişkilerimiz 40 milyar dolara ulaştı, ama bir uçak kazasıyla hemen yerle bir oldu. Dolayısıyla, eğer edebi ilişkilerimiz Rusya ile iyi olsaydı, bu daha az sarsıntıyla geçiştirilebilirdi. Bu yüzen diyorum, Kazak edebiyatının büyük eserinin Türkçeye kazandırılması iki ülkenin edebi ve kültürel ilişkilerinde yeni bir dönem başlamıştır.”

KAZAK ÜSULU KİTAP AÇILIŞ TÖRENİ

Tören sonunda GÖÇERLER dizisinin açılış töreni Kazak geleneklerine göre yapıldı; Kazakistan'ın Türkiye Büyükelçisi Janseyit Tuymebayev ve panelistler renkli kordelara sarılmış kitapların açılışını birlikte yaptılar. Büyükelçisi Tuymebayev, İ. Ü. Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. A. Azmi Bilgin’e ve panele katılan konuşmacılara günün anısına plaketler verdi. Törene katılanlara Türkçe’ye çevrilen GÖÇERLER dizileri hediye edildi.

İlyas Esenberlin’in Göçebeler üçlemesi, Kazakistan'ın Sovyetler Birliği’ne bağlı olduğu çok sıkıntılı bir dönemde, 1969'da yayınlamıştı. İlyas Esenberlin’in Kazaklara tarih bilinci kazandırmayı hedeflediği bu romanını hoş karşılamadılar. Yazar ömrü boyunca baskı altında yaşadı ve başına gelmeyen kalmadı.

KAZAK HALKINA TARİH BİLİNCİ KAZANDIRMAK İÇİN GÖÇEBELER DİZİSİNİ YAZAN İLYAS ESENBERLİN’İN BAŞINA GELMEYEN KALMAMIŞTI.

Üç ciltten oluşan GÖÇERLER dizisi Kazakların çok eski bir geçmişe ve çok köklü bir kültüre sahip olduklarını, bağımsızlık uğruna çok çetin savaşlar verdiklerini, bu yüzden çok sıkıntılar çektiklerini anlatıyor. Daha sonra değişik dillere çevrilen roman Kazak halkının binlerce yıllık çok köklü bir tarihi geçmişe ve çok zengin bir kültüre sahip olduklarını anlatıyor. Kazak Hanlığını kuruluşunun 550. ve İlyas Esenberlin’in doğumunun 100. yılında Türkçeye kazandırılan roman üç ciltten oluşuyor.