İSTANBUL - Saraylarda, köşklerde, kasırlarda tarihe tanıklık eden ve zaman içinde yıpranan halılar, Milli Saraylar Halı Restorasyon Atölyesi’nde ilmek ilmek dokunarak onarılıyor. Atölyedeki ustalar 2007 yılından beri yıpranan halıların ömrüne ömür katarken, restorasyon çalışmalarının her aşamasını da kayıt altına alıyor. Restorasyon işlemleri biten halılar, bulunduğu tarihi mekanda yeniden, ziyaretçilerin ayakları altına seriliyor. 


2007’DEN BERİ HALILARIN ÖMRÜNE ÖMÜR KATIYORLAR


Milli Saraylar Halı Restorasyon Atölyesi Sorumlusu Mehmet Köksal, her anı fotoğraflar ile kayıt altına alınan restorasyon aşamalarını şu sözlerle anlattı: 


"Bu atölye 2007 yılında Hereke’de kuruldu. Daha sonra İstanbul’a 2011 yılında nakledildi. Bu işlem şu anda İstanbul Yıldız Şale’de devam ediyor. Bu halılar biliyorsunuz tarihi halılar. Aşağı yukarı 80-90 yıllık tarihi olan objelerimiz. Bu objeler Dolmabahçe Sarayının, kasırların, köşklerin halıları. Hangi saraya ve hangi odaya ait olduğu bize kayıtlı geliyor. Bunlar tespit edildikten sonra önce ehil ellere, yıkamaya gönderiliyor. Yıkama yapıldıktan sonra bizim atölyemize gelir ve burada biz önce halının dokuma tekniği ve iplerinin kalitesini, numarasını tespit ederiz. Sonra, bu iplerin boyamasını yaparız. Tabii senelerin kullanımından dolayı yıpranmalar, aşınmalar olduğundan farklı farklı renkler ortaya çıkmıştır.  Ona göre en yakın renklere boyama işlemi yapıyoruz. Ve ipleri kuruttuktan sonra, mesai arkadaşlarımız ile onarım aşamasına geçilir. Onarım aşamasında ilk önce hasır işlemi dediğimiz işlem yapılır. Sonra tığ ya da iğneyle dokuma işlemi yaparız. En son ise tesviye aşamasına geçilir. Yani üstündeki tüy aşaması, halının kendi bünyesine yaklaşması için tesviyesi yapılır. Her aşama fotoğraflanarak kayıt altına alınır. Tüm bu işlemler bittikten sonra halı seksiyon bölümüne nakledilerek bulunmuş olduğu mekana serilir” 


“HER HALI DOKUYAN RESTORASYON YAPAMAZ”


Halı dokumak ile restorasyon yapmak arasında farklar olduğunu vurgulayan Köksal, şöyle konuştu:


"Burada şu anda 6 kişi mevcut. Tüm mesai arkadaşlarımız bu işin ustası, yetişmiş elemanlar. Onun için burada hepsi bir halıyı aldığında tüm işlemlerini yapmak ile muktedir. Yeni halı dokumak da kolay bir iş değildir ama onarım işi ile yeni halı dokumak arasında çok büyük farklar var. Çünkü onarım işinde düşünün ki bir insanı doktor ameliyata almıştır ama karşısına ne çıkacağını bilemez, onu açtıktan sonra fark eder. Burada da aynı. Halıya başlarsın, halı dışarıdan çok iyi görünür ama içteki atkı ve telleri çürümüştür. Bizim mesleğimiz sabır işidir. İğne ile kuyu kazmak gibi. Burada insanların bazı yerlere geldiği zaman dinlenmesi lazım. Halıya bir bakıyorsun, iğne atarsın öbür taraftaki çürümüş olan yer kırılır hemen. Sabredip, tahammül etmezsen bu mesleği yapamazsın. Bir de seveceksin bu mesleği. Bütün mesai arkadaşlarımız da bu işi severek yapıyor. Biz de bu halıların ömrüne ömür kattığımızda,  bundan zevk duyuyoruz. Çünkü bu ata yadigarı, ileri tarihlere aktardıysak ne mutlu bize. Tabii halı dokuması ile benzerliği sadece ilmek atmasını bilmektir fakat halı dokumakla onarım tamamen farklı bir şeydir. Biz mesela usta çırak ilişkisi ile yetişiriz. Daha sonra okullar ama bu işte dediğim gibi zaman ve tecrübe önemli. Halı dokumasında önün açıktır, devam edersin gidersin ama bu iş dokuma ile çok farklıdır. Tabii ki eğitimi farklıdır. Buradakiler doktorun yaptığı gibi ameliyata giriyor. Halının dokularını tamamlıyor. Onun için dokuma ile halı onarımı çok farklı.”


“BİR HALININ RESTORASYONU 2 SENE SÜRDÜ”


Halının yıpranma şekline göre restorasyon süresinin değiştiğini dile getiren Köksal, "Bir halıyı 3 ayda da çıkartabilirsin. Bir halı 1,5 sene, 2 sene de sürebilir. O halının büyüklüğü ve yıpranma şekline göre değişir. Tek tek iğne ile tığ ile onu işliyorsun orada yani. Zaten böyle bir onarımda tarih mefhumunun olmaması lazım. Acele yaparsan işi bozabilirsin.  Temkinli, sakin yapılmalı. En uzun süren bir tane Gördes halımız vardı. İçindeki dokular tamamen yıpranmıştı. Aşağı yukarı 2 yıl sürdü. Buradaki tüm halılar aşındığı için hepsi zor. Sabırla işlenmesi lazım. Bizim mesleğin kolayı yok. Bittikten sonra resimliyoruz, ondan sonra halı seksiyon bölümüne gönderiyoruz ve onlar da mevcut bulunduğu mekana naklediyorlar” ifadelerini kullandı.