Merhum Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, ''Uludere'de gösterilen hassasiyetin yarısının da Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarına gösterilmesini çok isterdim'' dedi.
     Gülefer Yazıcıoğlu, Ankara Ticaret Odası'nda düzenlenen, ''Muhsin Yazıcıoğlu Külliyatı'' tanıtım toplantısında, eşini kaybedeli 3 yıl olmasına rağmen bu konuda hiç yol katedilmediğini savunarak, soruşturma kapsamında tutuklanan kişilerin birer birer serbest bırakıldığını söyledi.
     Yazıcıoğlu, ''Burada şunu söylüyorum, ülkeyi yönetenlere. Muhsin Yazıcıoğlu'nun arkasında, Uludere'deki olanlar gibi dış mihraklar olsaydı, Muhsin Yazıcıoğlu'nun hakkını o zaman mı arayacaktınız? Ben Uludere'deki insanlara 'Oh olmuş, ölmüş filan' demiyorum. Ama Uludere'de gösterilen hassasiyetin yarısının da Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarına gösterilmesini çok isterdim'' diye konuştu.
      Muhsin Yazıcıoğlu'nu seven insanların topladıkları bilgi ve belgeleri yetkili mercilere sunduklarını aktaran Yazıcıoğlu, şunları kaydetti:
     ''Ümit ettik. Ümidimizi yitirmek istemedik. Hukuku çiğnemek istemedik. Muhsin başkan gibi davranmak istedik. Çünkü Muhsin başkan ülkesinde kavganın, gürültünün çıkmasını istemezdi. Bizim arkamızda ağa babalarımız, dış mihraklar yok. Ama bizim arkamızda bir tek Allah'ımız var. Şuna inanıyorum ki bunu aydınlatmayanlar, şimdi rahmetli Özal'ın meselesini çözmeye çalışıyorlar ya. O da çözülsün, mutlaka çözülsün istiyorum, benim ülkemde hiçbir şey karanlıkta kalmasın. Ama 3 yıl olmuş bir olayı aydınlatamayanlar, Turgut Özal'ın, bir başkalarının meseleleriyle uğraşırken bizimkini niye gözardı ediyor. Bizimkine gelince o kadar dosya varken, o kadar şey varken birer ikişer o insanları nasıl serbest bırakıyorlar. İnanıyorum ki 12 Eylül'de tecelli eden ilahi adalet, Muhsin Yazıcıoğlu ve arkadaşlarının davasında da mutlaka ve mutlaka birgün tecelli edecektir.''
     ''Muhsin Yazıcıoğlu Külliyatı''nı hazırlayan araştırmacı yazar Hakkı Öznur ise Yazıcıoğlu'nun manifestosu ile hayal ettiği Türkiye'nin bu külliyatta yer aldığını ifade etti.
     28 Şubat sürecinde, herkesin sustuğu ve korktuğu sırada, Muhsin Yazıcıoğlu'nun korkmadığını ve çekinmediğini belirten Öznur, Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazasının peşini bırakmayacaklarını ve kimsenin bu olayı karartamayacağını söyledi.
     BBP Genel Başkanı Mustafa Destici de helikopter kazasıyla ilgili, haklarının teslim edilmesini ve olayın aydınlatılmasını istediklerini dile getirerek, ''Bizler, Muhsin Yazıcıoğlu'nun geride bıraktığı dava arkadaşları, onun için her şeyi ama her şeyi yaparız. Bunu herkes bilmeli'' dedi.
     HAS Parti Genel Başkanı Numan Kurtulmuş ise arkadaşlarının, Muhsin Yazıcıoğlu'nun adını yaşatmak için her şeyi yaptıklarını ifade etti. Bu nedenle Yazıcıoğlu'na gıpta ettiğini belirten Kurtulmuş, konuşması sırasında göz yaşlarına hakim olamadı.
     Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu da Muhsin Yazıcıoğlu'nun en kritik zamanlarda dik durmuş bir siyasetçi olduğunu kaydetti.