İSTANBUL - Türkiye'de geniş bir okuyucu kitlesine ulaşan ve 19. sayısı yayımlanan İzdiham Dergisi, yeni yayın dönemine büyüyen ekibi ve projeleriyle başladı.

İzdiham Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Bülent Parlak, AA muhabirine yaptığı açıklamada, derginin ilk olarak "izdiham.com" internet sitesi üzerinden yayın hayatına başladığını aktardı. 

Bir öğretmen arkadaşıyla makarna dükkanı açacakken arkadaşının vazgeçtiğini dile getiren Parlak, "O sırada izdiham.com yavaş yavaş ismini duyurmaya başlıyordu ama o zamanlar zordu. Çünkü edebiyatçılar şiirlerinin veya metinlerinin internet üzerinden yayınlanmasını hiç hoş karşılamıyorlardı. Bense geleceğin internette olduğunu görebiliyordum. Matbu gerçekten zor bir şeydi. O makarna hüsranından sonra, arkadaşlarla toplandık ve dergi çıkarma isteğimi belirttim. Makarna dükkanı açacaktık, edebiyat dergisi çıkardık" dedi.

Bülent Parlak, derginin 2008'de yayın hayatına başladığını belirterek, şu değerlendirmede bulundu: 

"Birkaç arkadaşıma söylemiştim. Benden bir amaç istediler. Buna çok şaşırdım çünkü bir şey üretmek için illa ki bir amaç ve netice gerekmiyordu. Bunu çıkarırken birilerine bir şey öğretmekten ziyade, ben sadece bir şey yapmak istiyordum. Dergiyi o maksatla çıkardım. Ağustos'ta bütün paramla dergiyi bastık. İlk kez çıkan bir edebiyat dergisine göre, gayet iyi bir rakama ulaşmıştı. Hatta dağıtıcı beni tebrik etti. İlk sayı için beklemiyordum. Benim fark etmediğim ama başkalarının fark ettiği şey neydi bilmiyordum. Şu an da bilmiyorum. Ne yaparsam yapayım, bunda benim bir matematiğim olmuyor. Ben içimden nasıl geliyorsa öyle yapıyorum. Yani derginin ikinci etabındaki 20 bin basıyoruz çıkışı da oydu. Çünkü o anda da içimden öyle geçiyordu."

"Yapı itibariyle ben vazgeçen biri değilim"

İzdiham Yayınları bünyesinde şiir, deneme ve öykü türünde 18 kitap yayımlandığını belirten Parlak, "Bir yayınevi kurduk. Yayınevinde de ağırlıklı olarak şiir kitabı basmaya başladık. Bana o kadar şiir kitabı basma batarsın dediler. Battık. Haklı çıktılar. Yapı itibariyle ben vazgeçen biri değilim" ifadelerini kullandı.

Bülent Parlak, dergi ekibi olarak Üsküdar'da bir kitap kafe açtıklarına da işaret ederek, "Burayı bir kültür merkezine dönüştürmeye çalışıyoruz. Film okumaları, yazar söyleşileri, imza günleri, felsefi konuşmalar. Bütün bunlar küçük ama bize ait olan bu yerde yapılacak inşallah " diye konuştu. 

Edebiyat serüveni sürecinde arkadaşlarıyla beraber yürüdüklerini, yürümeye de devam edeceklerini kaydeden Parlak, şu bilgileri verdi:

"Özer Turan bana Şırnak'ta çok büyük destek olmuştur. Hakan Göksel en başından beri vardı. Güven Adıgüzel, Yasin Kara ile bir dergi çıkarıyordu. Onlar katıldı. Berkan Ürgen, Tarık Taş, Beyazıt Bestami yer aldılar. Bu eşlik eden arkadaşlar sadece edebiyatla uğraşıyor değillerdi. Garson da var, ceviz alıp satan da var, montajcı da var ama bizim o kadar güzel arkadaşlığımız vardı ki biri ceviz sattığında hepimiz cevizci olduk. Ben dergi çıkardığımda hepsi şair oldu. İş biraz da böyle yürüdü, birbirimize sahip çıkarak. Bir de zaman içerisinde gelip giden arkadaşlar oldu. Onur Korkmaz, Hatice Büşra Benli, Feyza Özcan, Seda Nur Bilici. Yeni nesil arkadaşlar da katıldı, yer yer yazdılar destek verdiler."

"Bütün bunlar nasip meselesidir"

Parlak, Türkiye'nin dört bir yanında dergi okurlarının, okuma faaliyetleri yaptığına dikkati çekerek, bunun giderek yaygınlaştığını ve İzdiham ekibinin de bundan dolayı çok mutlu olduğunu söyledi.

İlk şiirinin Aralık 2005'te Dergah Dergisi'nde yayımlanmasından sonra edebiyata ilgi duymaya başladığını ifade eden Parlak, söyle konuştu:

"Mustafa Kutlu'nun şiirimi yayınlaması ve yüz yüze görüştüğümüzde de teşvik edici şeyler söylemesinin ardından edebiyatla ilgilenmeye başladım. O esnada da 2006'nın Şubat ayıydı sanırım Şınak'a öğretmen olarak tayinim çıktı. 1,5 sene görev yaptım. Şırnak sürecinde de iki ya da üç şiirim daha Dergah Dergisi'nde çıktı. İstanbul'a gelince bir internet sitesini yayına soktum. Daha sonra askere gittim. Askerden geldikten sonra da sürekli birşeyler yapmak istiyordum. Ben zaten yapı olarak da sürekli sürekli bir şey yapma telaşında olan biriyim."

Dirayet, itirazlar ve arkadaşlarının yanında durmasıyla bu kadar edebi üretim yaptıklarını aktaran Parlak, "İlk şiirim yayınladığında, o zamana kadar hiç şiir kitabı okumayan birinin, Türkiye'de en çok satan bir edebiyat dergisinin yayın yönetmeni olması aslında bütün bu anlattıklarımın ötesinde bir nasip meseledir. Yoksa bunlar çok hesaplasanız, çok iyi edebiyatçı arkadaşlarınız olsa da olmuyor" ifadelerini kullandı.