ŞANLIURFA - Şanlıurfa’da tarihi M.Ö. 10 binli yıllara dayanan Urfa Kalesi'nde ilk kez Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın koordinasyonunda, belediyelerin de desteğiyle kazı çalışmaları başladı. Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül beraberindekiler ile kalede yürütülen kazı çalışmalarını inceledi. Balıklıgöl platosunda yer alan ve M.Ö. 4’üncü ve 5'inci yüzyıllarda Şanlıurfa’da hüküm süren Abgarlar döneminde yapıldığı tahmin edilen tarihi kalede Bizans ve İslam dönemine ait kalıntıların bulunduğu alanları gezen heyet, kazı başkanı olan Batman Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Dekanı Arkeolog Prof. Dr. Gülriz Kozbe'den bilgi aldı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Zeynel Abidin Beyazgül, kalede daha önce hiç kazı yapılmadığını, ilk kez böyle bir kazı yapılmasının mutluluğunu yaşadıklarını söyledi. Kalenin çok sayıda devlet tarafından kullanılması nedeniyle tabakalar halinde kazı çalışmasının yapıldığını belirten Beyazgül, "Kazılarda her döneme ait tarihi bulgular ortaya çıkarılacak. Şanlıurfa'nın merkezinde yer alan bu tarihi mekan çokça ziyaret edilen bir yer. Neredeyse başlangıç dönemlerinde Göbeklitepe kadar ziyaret edilen bir mekan. Daha sonra Göbeklitepe'nin şöhretiyle birlikte daha fazla ziyaret edilmeye başlanmıştır. Şimdi buna bir de Karahantepe eklenmiştir. Orada da çok sürpriz tarihi anıtlar ortaya çıkarılacaktır. Belki Göbeklitepe'den de daha önceki bir döneme rast gelinecek. Urfa'mız tarih, kültür, sanat, müzik, gastronomi merkezi, bunun da bir örneği üzerinde bulunduğumuz Urfa Kalesi" dedi.

AÇIK HAVA MÜZESİ HALİNE GETİRİLECEK

3 aydır 12 kişilik ekiple kazı çalışmalarını sürdürdüklerini ifade eden kazı başkanı Prof. Dr. Kozbe ise kazının ilk yılı olduğu için sınırlı sayıda alanı açtıklarını, bu nedenle az miktarda bulguya ulaştıklarını ifade etti. Açtıkları alanların tarih açısından umut verici olduğunu kaydeden Kozbe, şöyle devam etti.

"Şanlıurfa’nın merkezinde bulunan tarihi Urfa Kalesi’nde açtığımız alanlar Urfa'nın farklı dönemlerini, Göbeklitepe ve Karahantepe'de sergilenen, neolotik olarak tanımladığımız dönemlerin dışındaki dönemlerini, bunlar Abbasiler, Memlükler, Selçuklular, Osmanlıları ortaya koyan mimari bulgular ve buluntularla karşı karşıyayız. Hedefimiz bu zaman dilimlerini göz önüne serecek, ziyaretçilerin ziyaret ettiğinde alanı algılamalarını kolaylaştıracak bir takım restorasyon projeleriyle alanı açık hava müzesi haline getirip, Şanlıurfa'nın turizmine yeni bir destinasyon olarak sunmayı hedefliyoruz.”

EDESSA KRALLIĞI BURASI

Açıklamasında birtakım kaygılarının olduğunun altını çizen Kozbe konuşmasını şöyle sürdürdü:

“Tabi arkeolojik birtakım kaygılarımız da var. Mesela Edessa Krallığı denilen krallığın yazılı kaynaklardan çok bilgisini biliyoruz, yerel Urfa Krallığı’dır burası. Bu krallığın nekropol alanları uzun yıllardır kazılıyor, gün yüzüne çıkarılıyor. Bizim de yaptığımız bu çalışmalarımızla Edessa Krallığı'nın idari merkezini, saray binasını ortaya çıkardığımız mimarinin bu saraya ait olduğunu düşünmekteyiz."