Röportaj: Güney Güneyan

Gelecek nesilin tarihte ne gibi bir iz bırakabileceği bilinmiyor. Açıkcası çok da umutlu değil gibiyiz, ama benimde içinde bulunduğum 90'lı kuşağın yıllar sonrasında da izlerini perçinlediği birçok güzel zamana şahit olacağınızı biliyorum. Ve umuyorum da aynı zamanda. Bugün daha önce izlediniz mi bilmediğim bir ismi karşınıza çıkardım. 'İzlediğinizi bilmediğim bir isim' dedim, ama bu demek değildir ki hiç, ama hiç denk gelmediniz!

Hayır efendim, belki ona ilk olarak geçmiş zamanda 'Yetenek Sizsiniz' adlı programda Anıl Piyancı ile denk geldiniz. İyi de ettiniz. Ve bugün biliyoruz ki güzel işler bazen şarap misali beklemek zorunda kalmalıdır. Konu tam da bu noktaya gelmiş ise madem, buyurun size Grogi ya da tanınan bir diğer isim ile Ahmet Çadır!

Ahmet Çadır ya da bir diğer tanıdığımız isim ile kim ya hu bu Grogi? Tanımayanlar için nasıl özetleyelim?


Öncelikle tüm dinleyicilerime ve gazete okurlara selamlarımı gönderiyorum. Grogi, spor ve müzik temelli bir yaşam inşaa etmekte olan, 1990 yılında dünyaya gelmiş, eğitimine hep önem veren, somut şeyler elde etmektense, tecrübe etmeyi önceliği haline getirmiş biri. Bu yüzden üniversite ve yüksek lisans boyunca seyahat ettim. ABD, İsviçre, Rusya başta olmak üzere yaptığım tüm bu gözlemler beni, müziğe daha da yaklaştırdı.

Müzisyen kimliğini bir kenara koyar isek, bunların dışında neler yapıyorsun? Günlük hayatında işler ne durumda?


Şükür, işler yolunda. Antrenörlük ve müzik dışında ailem ile vakit geçiyorum. Hayat arkadaşımı buldum. Düğün hazırlıkları gibi tatlı telaşlar içindeyiz. İzmir’in güzel havası bizi her boş günümüzde doğaya yöneltiyor.

Geçmişe dönecek olur isek, neler yaptın? Neler geride kaldı?


On yıl kadar Karşıyaka Spor Kulübü'nde futbol oynadım. Futbolculuk kariyerim geride kaldı, ama yeşil sahalara antrenör olarak devam ediyorum artık. Zamanımı, enerjimi ve moralimi çalan her şey geride kaldı diyebilirim. Veya ben oradan uzaklaştım. Her yaşın olgunluğu ayrı olurmuş gerçekten. Bunu kendi üzerimde gözlemleyebiliyorum.

Bu soruyu sormayı açıkcası çok seviyorum. Çünkü belli ki bu müziğe yön veren bazı özel şeyler var. Ve bu müzik kültürü ile tanışmakta çok önemli bir detay. Pekiyi, hiphop kültürü ile ilk tanışma nasıl oldu?


İlk tanışma ufak yaşlarda MTV'de yayınlanan rap müzik programları ile oldu. Fakat ilk bilinçli tanışma on dokuz yaşımda New York’ta geçirdiğim süre zarfında oldu diyebilirim. 'Dur Daha Yeni Başladık' ismi ile yayınlanan ilk şarkımı da New York’ta yazmıştım. Ülkeye döndüğümde ise aynı ismi tanıyan ilk albümümü yayınlamıştım. Başka hiç bir kültür HipHop kadar bize ait değildi.

Ritmik ve dinamik işlerin altına imzasını atan belli başlı müzisyenler var. Bunlardan birisi de sensin. İzmir genel olarak bu tür projeler ile karşımıza çıkıyor. Bunun nedenini çok merak ediyorum. Sence neden?


Yeterince yorulduğumuzu, üzüldüğümüzü düşüyorum. Dünya acıdan beslenen hırs ve mücadele yüklü bir yer. İnsanlar hep bardağın boş kısmını görüyorlar. Bende müziğim ile insanları eğlendirmeye, gülümsemeye davet ediyorum. Çünkü bu yüzyılın negatifi oldukça çok. Bu yüzden bu neslin mutlu olmaya fazlası ile hakkı var. İnsanları üzmek çok kolay ise, mutlu etmekte bir o kadar kolay olmalı. Ve güzel İzmir'in müziğimize etkisi çok büyük. Ve İzmir her zaman içinizdeki ateşi körükler.

Kayıt öncesindeki aşamada, yani tam olarak henüz daha söz yazma işini soyunduğunuzda kendinizi nasıl bir periyodun içine sokuyorsunuz? Gözlem mi, kurgu mu asıl olay? Yoksa o anki durum ile özdeşleştiğiniz bir karakter gibi mi?


İşimize verdiğimiz önem çok önemli, her sektörde olduğu gibi, gözlem HipHop’un olmazsa olmazı kesinlikle. Bende her yeni üretimimde, gözlerimdeki kompozisyonu, kulaklara ulaştırma gayretinde oluyorum. Bizler önce müziği yapıp, üzerine söz yazan sanatçılarız. Bunu yapabilmek için dinlemek ile duymak ve bakmak ile görmek arasındaki farkı yansıtmak gerekiyor.

Dinleyici kitlen sana çok sadık. Çünkü uzun zamandır yeni bir albüm haberini bekliyorlar. Bu bağlılığın sebebini nedir sence?


Bu güne kadar yaptığımız işler bu bağın en kuvvetli kısmını oluşturuyor bence, bu yüzden iz bırakabildiğimizi düşünüyorum. Toplum sizi belli bir yaştan sonra bir yere koyuyor. Bunu yapar iken duruşunuza, önceliklerinize, işlevlerinize yani kısacası yaşayış biçiminize bakıyor. Kiminin örneği, kiminin idolü, kiminin dostu, kiminin ise düşmanı oluyorsunuz. Dengede durabilmek işin püf noktası. Rüzgarda oradan oraya savrulan bi yapıda olur isek, pinpon topu misali vuran çok olur.

Bu sessizliğin sonunda ne bekliyor? Bir albüm müjdesi vardı değil mi?


Gecenin en karanlık anı, şafak sökmeden öncesi, karanlık ve sessizlik beni çok iyi besledi. Yeni albüm kayıtlarını tamamladık. Sıfır km. Onlarca şarkı ürettik. Çok sürpriz  isimler ile düetler yaptık. Tabir-i caiz ise bazı işler ters köşe oldu. Şuan albümümüz yurt dışında mastering aşamasında. Çıkış tarihini vermemize az kaldı diyebiliriz. (Gülüyor)

Yapım aşaması ve albüme yönelik söylemek istediğin şeyler nedir?


Bu albümde kalabalık bir kadro çalıştık. Tunç Çakır ve Akşit Uğurlu prodüksiyon ve mixaj işlerini üstlendi. Kayıtlarımızı 90’s Kids ve Deney Evi stüdyolarında gerçekleştirdik. Albümün görsel tasarımları 'Rasta Rulez' ya da tanınan bir diğer isim ile Efe Işıldaksoy imzası taşıyor. Altyapıları ile BrokBeatz albümü daha da güçlendirdi. Canlı enstrümanlar, gitarda Ural Sönmez, davul ve perküsyonda Tunç Çakır, bass gitarda Orhan Deniz, kemanda Ceren Aksan, scratchleri ile DJ Mahmut, vokalleri ile de Samsun’dan VocaVoice bize eşlik etti. Albümde ki diğer isimler de süpriz olsun. (Gülüyor)

Pekiyi, icra ettiğiniz müzik seni nasıl bir insan yapıyor?


Bu çok değişken kimin gözünden bakarsanız öyle görüyorsunuz. Kendi gözümden beni daha duyarlı ve bilinçli kıldı diyebilirim. Hepimiz insanız ama insan olarak kalabilmeliyiz.

Türkiye'deki müzik endüstrisi hiphop kültürünü dezenformasyona uğratıyor mu? Çünkü yasallaşma süreci en sıkıntılı süreç gibi duruyor dışarıdan bakıldığında, ama işin içinde olan müzisyenler için bu durum nasıl ifade edilebilir?


Endüstri, sanatçıdan ticaret adamı olmasını bekliyor. Burada işler ayrılıyor. Dezenforme olanlar ve kendini koruyanlar olarak. Biz kendi ekibimizle, aile ortamı ve aile kuralları çerçevesinde işimizi ilerletiyoruz. Yapamayan yapımcılara rağmen parada yapıyoruz.

Pekiyi, bağımsız mı çalışacaksın? Bir plak şirketi ile anlaşma sağladın mı?


Bu güne kadar hep independent, bağımsız çalıştık. Henüz bir şirketle anlaşmadık. Bir bağ kuracak olursak yine özğürlüğümüz ve önceliklerimiz bu kararı verecek. Hazır bir ürünü bölüşmek çok kolay, ama beraber hazırlayıp bölüşebilmek olay.

Daha önce birçok alternatif türde müzik yapan müzisyene sorduğumda pek de iyi bir cevap alamadığım o soruyu sana yönelteyim öyleyse. Dijital platformlardaki gelir dağılımı tatmin edici bir boyutta mı?


Diğer dünya ülkelerine göre yüzdeliklerimiz daha düşük bu ülke durumuyla orantılı, haliyle ülkedeki olaylardan sanatçılar büyük etkileniyor, konserler organizasyonlar iptal oluyor. Tabii, hepsinden önce toplumun müziğe ayıracak vakti, enerjisi kalmıyor, ama herşeye rağmen HipHop söylenmeyenleri söylemeye devam ediyor, edecekte.

Ülke sınırlarımız dışına yönelecek olur isek eğer, şu an ülkemiz göz önüne alındığında icra edilen bu müzik janrı tatmin edici bir noktada mı?


Bilim ve sanatta ülke olarak gerideyiz, ama betonu delip yeşeren çiçekler bize örnek oluyor. Bizi motive ediyor, umut veriyor. Rap müzisyenleri olarak, her geçen sene daha büyük işlere imza atıyoruz.

Gelişmekte olan bu müzik sektörü için bir tavsiyen var mı?


Denemekten, üretmekten çekinmemek gerek. Çünkü büyük adımlar için bazen deli cesareti gerekiyor. Bilinçli üretim kavramını aklımızdan çıkarmadığımız sürece tabiî ki.
İyi şarkı, iyi klip milyonlarca insana ulaşıyor. Ve bizler zihni uyutan besteler yapmıyoruz. Tam aksine de uyandırıyoruz. Kimi buna kendi düşüncesi gibi sahip çıkıyor, kimisi rahatsız oluyor.

Bitirmeden önce lansman ve benzeri bir etkinlik olacak mı?


Albüm çıkış tarihimizle birlikte tüm konser takvimimizi sosyal medya hesaplarımızdan paylaşacağız. Birçok ilimizde kısmet ise sevenlerimiz ile buluşacağız. En yakın sahne alacağım konser ise 22 Ekim’de İstanbul Volswagen Arena'da. Yeri gelmiş iken; tüm hiphop severleri bu büyük buluşmaya bekliyorum. Sonrasında ise Burn’ün sponsorluğunda Grandmaster Flash, Ceza, Grogi, Sansar Salvo ve Dj Sivo sahnede olacağız. Duymayan kalmasın.