"Burada bu mesajı veriyorum. 45 yılda KKTC'de birçok sektör oluştu. Sıkıntılarımız olabilir, Türkiye'nin de Kıbrıs'tan dolayı sıkıntıları olabilir, ama 20 Temmuz'un 45. yılında da ifade ettim. Çok zahmetli ve sıkıntılı günler geçirdik. Hep birlikte çalıştık. Çünkü biz Türkiye'ye güvendik, Türkiye de bize güvendi. Nihayetinde, 45 yıl sonra Akdeniz'de bir devlet.. Doğu Akdeniz'de ulusumuzun, Türk milletinin geleceği bakımından çok önemli bir pozisyon yakaladık.”

Haber ve Fotoğraflar: M. KEMAL SALLI

Başbakan Ersin Tatar’ın himayelerinde, Turizm ve Çevre Bakanlığı organizasyonunda, İstanbul’da gerçekleştirilen, Kuzey Kıbrıs Turizm İşbirliği Toplantısı resepsiyonu, çok sayıda sektör temsilcisinin ve iş insanlarının katılımıyla gerçekleştirildi

Kuzey Kıbrıs Turizm İşbirliği Toplantısı dolayısıyla İstanbul’da turizmciler ve basın mensuplarıyla toplantılar yapan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar ile Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel, Kıbrıs’ta ve Doğu Akdeniz’de yaşanan gelişmeler ve turizm konusunda ayrıntılı bilgiler verdiler. 

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar ile Turizm ve Çevre Bakanı Ünal Üstel’in İstanbul temaslarını ve açıklamalarını iki ayrı bölüm olarak vereceğiz. Bugünkü bölümde Başbakan Tatar’ın konuşmalarını veriyoruz.

“ÇOK SIKINTILI GÜNLER YAŞADIK”

Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Başbakanı Ersin Tatar, Kuzey Kıbrıs Turizm İşbirliği Toplantısı ve Resepsiyonundaki konuşmasında, basın hayatına yabancı olmadığını, İstanbul’da 10 yıl gazetecilik yaptığını söyledi ve eski meslektaşlarından KKTC turizminin daha da canlandırılması konusunda yardımlarını istedi. 

KKTC'nin pekçok yönden büyük bir gelişme süreci yaşadığını, Akdeniz çevresinde muazzam hidrokarbon rezervlerinin keşfedilmesinden sonra Kıbrıs’ın küresel çapta ilgi odağı olduğunu belirterek şöyle dedi: "Burada bu mesajı veriyorum. 45 yılda KKTC'de birçok sektör oluştu. Sıkıntılarımız olabilir, Türkiye'nin de Kıbrıs'tan dolayı sıkıntıları olabilir. Ama 20 Temmuz'un 45. yılında da ifade ettim. Çok zahmetli ve sıkıntılı günler geçirdik. Hep birlikte çalıştık. Çünkü biz Türkiye'ye güvendik, Türkiye de bize güvendi. Nihayetinde 45 yıl sonra Akdeniz'de bir devlet. Doğu Akdeniz'de ulusumuzun, Türk milletinin geleceği bakımından çok önemli bir pozisyon yakaladık.”

“TÜRK HALKININ HAKLARINI KİMSE ALAMAZ”

Konuşmasında, Yunanistan’ın yeni Başbakanı Miçotakis’in Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki sondaj çalışmalarına ilişkin, “Türkiye’ye tepki Kıbrıs (Güney) ve Yunanistan’ın işbirliği ile sınırlı değil. Bu AB’yi de ilgilendiriyor. Bu mesele sadece bir üye ülkesinin egemenlik haklarının değil AB’nin kendi enerji politikaları ile de ilgilidir. Herhangi bir Türk tahriği cevabını alacak” şeklindeki açıklamasına da değinerek şöyle dedi:

"Ecevit'in ve Erbakan'ın mekanı cennet olsun. Talimatı verdiler ve Mehmetçik Ada'ya geldi. Kıbrıs'a barışı getirdi. Kıbrıs'taki soydaşlarının mal ve can güvenliğini korumak için geldiler. 

45 yılın sonunda bakıyoruz ki KKTC, Türkiye'nin güvenliği için de fevkalade önemli bir devlet olarak ortaya çıkmıştır. Tarih bunu asla silemez. Onun için buradan Kıbrıs'a gelip mesaj veren Yunanistan'ın Başbakanına sesleniyorum. Türk ulusu arkamızdadır. İstediğiniz kadar konuşun. Kıbrıs'ta iki halk var. Türk halkının uluslararası anlaşmalardan doğan haklarını kimse alamaz. Bunu, KKTC Başbakanı olarak söylüyorum."

 “ANAVATANDAN DAHA FAZLA TURİST VE ÖĞRENCİ BEKLİYORUZ”

Başbakan Tatar, Türkiye'nin ve KKTC'nin uluslararası anlaşmalar çerçevesinde Doğu Akdeniz'de son derece güçlü bir konumda olduklarını belirterek, "Çok zahmetler çektik. Ekonomik yapıyı daha da güçlendirmek zorundayız. Anadolu'dan getirilen suyun verdiği nimetle tarımda yakalanan başarıyla KKTC devleti kendi insanına refah ve esenlik vermeye devam edecektir. Rekabet var. Komşularla mukayeseler var. Halkımızın esenliğini ve refahını artırmak için daha fazla üretmemiz lazım. Yine bu noktada ana vatandan çok şeyler bekliyoruz. Daha fazla turist ve öğrenci bekliyoruz" dedi.

BAŞBAKAN TATAR: “MARAŞ’IN TÜRKYÖNETİMİNDE YERLEŞİME AÇILMASI GEREKİR”

Kıbrıs’ın fethinde Türklerin 70 bin şehit verdiğini belirten Başbakan Tatar, tarih boyunca Türklerin Ada’da yaşadıkları sıkıntıları, mezalimi anlattı ve Maraş’ın yeniden yerleşime açılma konusunda da bilgi verdi. 

KKTC'nin Gazimağusa şehrine bağlı olan, yerleşime ve iskana kapalı bulunan Maraş'ın yerleşime açılması konusuna da değinen Başbakan Tatar, "Oranın 45 yıl kapalı kalması yeter. Tazminat meseleleri de var. Yapılan çalışmalarda oranın Osmanlı malı olduğu, İngiliz döneminde yapılan yanlışlıklara mallarımızın talan edildiği ortada. Oranın Türk yönetiminde yerleşime açılması gerekiyor. Taşınmaz Mal Komisyonu diye bir kurum var KKTC'de. Avrupa'nın da tanıdığı. Oraya başvuracaklar. Eski sakinleri Rumlar ve İngilizler de olabilir. Amerikalılar da olabilir" diye konuştu.

Maraş'ı parça parça yerleşime açmayı planladıklarını anlatan Başbakan Tatar, Magosa'ya gidildiğinde ve yüksek bir bina üzerinden bakıldığında, buranın Magosa'nın devamı olduğunun kolayca görülebleceğini söyledi. 

Başbakan Tatar, bu sayede sahilin KKTC ekonomisine kazandırılacağını aktararak, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Kapalı olduğu için tazminat meseleleri de var. Bundan da kurtulmuş olacağız. Hükumetimiz şu anda çalışmalar yapıyor. Envanter çalışmaları var. Bilahare bundan sonraki adım böyle olacak. Bir yerin 45 yıl kadar kapalı kalması doğal değil. Orası KKTC sınırları içerisindedir. Güvenlik kuvvetlerimizin koruması altındadır. Orası belli ki zamanında çok önemli bir turizm bölgesiydi. Orada İngiliz Kraliyet ailesine ait bir otel gördük. Oralarda belli ki güzel günler geçirmişler. Yazık. İnsanlığa yazık. Açılması gerekiyor."

​​​​​​​

“DOĞU AKDENİZ’İN ZENGİNLİKLERİNDE PAYIMIZ VAR” 

Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmelere de değinen Başbakan Tatar, burada Türkiye'nin bu konuda çok kararlı bir duruş sergilediğini söyledi. Doğu Akdeniz'deki zenginliklerde Kıbrıs Türklerinin de payı olduğunu yineleyen Başbakan Tatar, "Türkiye'nin de hakları var. Bu anlaşmalarla Türkiye'nin gemileri geldi. Bütün bunların çalışmaları fevkalade yerindedir. Tek başına bu kazıları yapamazsın. Tek taraflı yapacaksanız Türkiye de yapacak" dedi.

Başbakan Tatar, Türkiye'nin KKTC ve Doğu Akdeniz konusunda kararlı bir duruş sergilemesinin Kıbrıs Türkü’ne moral verdiğini belirterek, her konuda anavatan ile dayanışma içinde olacaklarını vurguladı. Gelecek nesillerin hak ve çıkarları adına da bu çalışmaları yaptıklarını kaydeden Başbakan Tatar, AB'nin de Rum tarafına destek verdiğinin farkında olduklarını, Kıbrıs'ta her sorunun ancak ortak kararla bir çözüme kavuşturulabileceğini söyledi. 

COŞKUN: “KIBRIS BİZİM İÇİN YALNIZCA BİR GÜVENLİK ADASI DEĞİL”

İstanbul Kültür Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz da, resepsiyonda yaptığı konuşmada,  Kıbrıs'ın Türkiye'de yaşayanlar için çok önemli olduğunu anlatarak, "Kıbrıs bizim için sadece bir güvenlik adası değil, sadece turizm, kültür ve sanat değil. Kıbrıs bizim için bizden bir parçadır. Kıbrıs'a yönelik her Türk vatandaşının her Müslümanın yapacağı her keşif gezisi şahsi, toplum ve millet hayatımıza yapılan bir gezi olacaktır. Çocuklarımızla ailemizle dostlarımızla Kıbrıs'a gitmek, tanımak ve anlamak bir vatandaşlık görevidir" dedi.