‘Hâmilelik ve Alkol’ adlı kitap genel olarak hamilelikte alkol tüketimi ile ana rahmindeki bebeğe verilen zarar arasındaki ilişkiden bahsetmektedir. Kadınlarda giderek artan alkol kullanımı, onların kendilerine zarar vermesi ile birlikle, çocuklarını da etkilemekte, ciddî hasarlara yol açmaktadır.
Modern Psikiyatrinin babası olarak bilinen Benedict-Ayoustin Morel 1857’de bir ırkî bozulma teorisi ortaya atmıştır. Morel’in teorisine göre, ebeveynin alkol kullanması ilk kuşak çocuklarda ahlak bozukluğuna, aşırı alkol düşkünlüğüne ve niteliklerin gerilemesine, onların çocuklarında ise daha ağır belirtilerin görülmesine sebebiyet verir. Dördüncü kuşak çocuklarda bu bozulma kısırlığa yol açacak kadar ilerlemiştir ve nihayetinde bu soy sona erer.
Irsî hastalıkların % 21’i ve ırsî bozulmanın % 20-30’u alkolle bağlantılıdır. Alkolün ana rahmindeki bebek üzerinde muhtemel etkileri vardır. 20. yüzyılın ilk on yılında ‘bebek alkolikleri’ Robinovitch iki gruba ayırmıştır. Birincisi, zayıf olan ve büyük ihtimalle bebeklik devresinde ölen alkolik bebekler; ikincisi de anne sütüne karışmış olarak aldıkları alkolün yol açtığı problemlerle karşılaşan bebeklerdir.
Kraliyet Doğum ve Jinekoloji Koleji İlmî Danışma ve Patoloji Komitesi, Nisan 1983’te şu açıklamayı yapmıştır: ‘Hâmilelik sırasında alkol alımının tamamen kesilmesini gerektirecek yeterli delil olmadığını düşünmekteyiz. Fakat aşırı alkol tüketiminin ana rahmindeki bebeğin büyümesi ve gelişmesi üzerinde kesin olarak olumsuz etkileri vardır ve hangi miktara kadar alkol alımının güvenli olduğu bilinmemektedir. Bu sebeple, kadınlar hamilelikte alkol alımının muhtemel zararlı etkilerinin bilincinde olmalıdırlar.’
Annenin alkol kullanımı, bebeğin normal gelişimi ve canlılığı açısından çok zararlı bir durumdur. Bu açıdan verdiği zarar babanın alkol kullanmasının verdiği zararla kıyaslanmayacak derecede fazladır. Kadınların alkol kullanmasının önüne geçilmesiyle, yalnızca toplumu sağlığa zararlı bir konudan uzak tutmuş olmakla kalmayıp, çocukların eğer yaşarlarsa toplum için birer yük veya tehlike oluşturacak bir biçimde dünyaya gelmeleri de önlenmiş olacaktır.
Başka bir araştırmaya göre ise, alkolik annelerin bebeklerinin % 91’i normalden daha ufak ve baş çevresi ölçümleri normalden ortalama % 5 daha düşük ve her on bebekten biri ‘fetal alkol sendromuna özgü anormal yüz yapısına sahiptir.
Doğum sonrasında bebeklerin çoğu yavaş bir büyüme gösterirler ve yine bu araştırmaya göre 1 yıldan fazla yaşamayı başarabilen on bebekten altısında gelişme geriliği tespit edilmiştir.
Son olarak, yapılan başka bir araştırmada, hamilelikte orta düzeyde içki içen annelerin çocukları, 4 yaşına geldiklerinde dikkatlerini bir konu veya nesneye yoğunlaştırmakta güçlük çektiklerini ortaya koyuyor. Bu annelerin hiçbiri hamilelikleri sırasında ortalama olarak dört bardaktan fazla içki tüketmemişlerdir. Orta düzeyde alkol tüketen annelerin bebeklerinde daha gizli hasarların oluştuğu görüşü böylece ortaya çıkıyor.
Bu kitap hamilelikte alkol kullanımının yol açtığı tehlikeli durumların değerlendirilmesi ve kadınların bilinçlendirilmesi noktasında önemlidir. Ayrıca alkolün bebeğe verdiği zararların yanı sıra sebep olduğu bozuklukların farkına varılması, akıl ve ruh bakımından sağlıklı bireylerin yetiştirilmesi adına yapılmış bir çalışmadır.
Moria Plant’ın yazdığı; Mesut Temiz’in Türkçeye çevirdiği 133 sayfalık kitap Doruk Yayınları tarafından 1997 yılında piyasaya verilmiştir. İkinci el kitap satıcılarında bulunabilmektedir.
KİTAP VE OKUMAK ÜZERİNE ÖZLÜ SÖZLER:
KİTAP VE OKUMAK ÜZERİNE ÖZLÜ SÖZLER:
Bir milletin en değerli hazinesi, onu yükselten kitap yayınlarıdır. (Churchill)
Bir kitap en iyi arkadaştır. Bugün için ve ebediyen… (M. F. Tupper)
Kitapları süs olarak dolap içinde tutmanın hiçbir değeri yoktur; çünkü o zaman kitapla diğer eşyalar arasında bir ayırım yapamayız. (John K. Bangs)
Kitapların düşmanları insanlarınki ile aynıdir: Ateş, em, zaman ve içindekiler. (Paul Valery)
İçinde bir şey bulunmayacak kadar kötü bir kitap yoktur. (Balzac)
Bazılarının yaşaması yeryüzüne bir yüktür, ama iyi bir kitap, usta bir kafanın hayattan sonraki hayat için mumyalanmış bir hazine gibi saklanmış en değerli hayat unsurudur, (John Milton)
KUŞBAKIŞI:
MOSTARİ:
KUŞBAKIŞI:
MOSTARİ:
Bir köprü bekçisinin günlüğü denilebilecek şiir dolu kitapta Yazar ve Psikolog Gündüz Vassaf, Mostar Köprüsü’nü ve onun tedâi ettirdiklerini anlatıyor:
‘Mostar’da günlerim, aylarım, bir türlü ayrılamadığım Köprübaşında geçti. ‘Hâtıra Notları’ diye yazmaya başladıklarım ayakta bekleyen bir köprü bekçisinin nöbet defterine dönüştü. Bazen yüzlerce turist arasında, bazen gece saatlerinde tek başıma Köprü’yü bekledim. Ben Köprü’yü sahiplendim, o beni zapt etti. Bana neler yaşattıysa ben de dünyamı, duygularımı, düşünce ve hezeyanlarımı onunla paylaştım. Taa ki bir gün beni azad edene kadar.”
Kitabının macerası, Birleşmiş Milletler Barış Gücü’nde çalışırken Bosna’da yaşayan kuzeninin Mostar’daki evinde kalabileceğini söylemesiyle başlar. Mostar’a varışının ertesi günü, dünyanın dört tarafından gelen herkes gibi Vassaf da evrensel ününe savaş acıları eklenmiş Mostar Köprüsü’nün yolunu tutar, yanında taşıdığı küçük defterini çıkarıp bir kaç gözlemini yazar. Hava kararmaya başladığında, elinde kalemi, Köprü duvarının üstünde defteri, kendini de dönüştürecek bir âlemin beklenmedik yolculuğuna çıkar.
Anı olarak yazmaya başladığı notların bir köprü bekçisinin nöbet defterine dönüşür:
Ve... Tam da Köprü yolculuğu bitmek üzereyken savaşın çıkmaz sokağından bir sesleniş: Mostar Manifestosu!
YAPI KREDİ KÜLTÜR SANAT YAYINCILIK: İstiklal Caddesi Nu: 161-161/A Beyoğlu 34433 İstanbul.
Telefon: 0.212-252 47 00
Belgegeçer: 0.212-293 07 23
www.ykykultur.com e-posta: ykypazarlama@ykykultur.com
BÜYÜK DÜŞÜNENLER / EKONOMİ DEHALARININ HİKÂYELERİ
Telefon: 0.212-252 47 00
Belgegeçer: 0.212-293 07 23
www.ykykultur.com e-posta: ykypazarlama@ykykultur.com
BÜYÜK DÜŞÜNENLER / EKONOMİ DEHALARININ HİKÂYELERİ
Sylvia Nasar’ın yazdığı kitabı Berna Gülpınar dilimize çevirmiş.
14 Mart 1883 tarihi, dünyayı değiştiren adamlardan birinin, Karl Marx’ın ölüm tarihiydi. Eduardo Galeano’nun hatırlattığı üzere, Londrada’ki cenaze törenine mezarcıyı da sayarsak 11 kişilik ‘kalabalık’ bir topluluk katılmış(!) Marx, ekonomi hakkında yazılmasına rağmen ekonomiden hiç anlamayanların bile (en azından) adını bildiği Kapital hakkında şöyle demişti: ‘Benim kadar az parası olup da para hakkında bu kadar çok yazan kimse olmadı. Kapital, onu yazarken içtiğim tütünün parasını bile karşılamayacak.’ Oysa birkaç yıl önce yaşanan ve izleri hâlâ devam eden küresel ekonomik krizde, herkes Kapital’i yeniden okumuştu. Çünkü ekonominin en önemli kitaplarından biri olan Kapital, bugüne ve yarına dair onlarca şey söylüyordu. Ama son ekonomi dehası Marx değildi. Önce O’na karşıt teoriler geliştiren, sonra daha başka teoriler dile getiren başka isimlerde var. Alfred Marshall, Sidney Webb ve eşi Beatrice Potter, Irving Fisher, Joseph Schumpeter, Wittgenstein’n kuzeni Friedrich von Hayek, Maynard Keynes ve bugünkü ekonominin diğer kilometre taşları… Sinemaya da uyarlanan, meşhur ‘Akıl Oyunları’nın yazan ekonomist Sylvia Nasar bu defa dünyanın kaderini belirlemiş ekonomi dehalarının hayat hikâyelerini anlatıyor. ‘Büyük Düşünenler’ sıkıcı biyografi veya tarih değil, iç içe geçmiş müthiş bir ekonomi romanı aslında.
ALTIN KİTAPLAR: Göztepe Mahallesi, Kâzım Karabekir Caddesi Nu: 32 Bağcılar, İstanbul.
Telefon: 0.212-446 38 88
Telefon: 0.212-446 38 88
Belgegeçer: 0.212-446 38 90
e-posta: iletisim@altinkitaplar.com.tr // www.altinkitaplar.com.tr
KENTLER VE GÖÇ
e-posta: iletisim@altinkitaplar.com.tr // www.altinkitaplar.com.tr
KENTLER VE GÖÇ
Ahmet İçduygu’nun derlediği Güncel – Sosyoloji alanındaki bu kitapta; Sürekli dile getirilen ‘küreselleşen dünya’ kavramı ve süreci içerisinde en önemli unsurlardan biri olan göç konusu işleniyor. Taşradan merkeze yönelik olanın haricinde artık daha geniş ölçekli ve uzun mesafeli göçler karşımıza çıkıyor. İstanbul’a bir bakın; bundan 30-50 yıl önce, ülkenin diğer bölgelerinden ve komşu ülkelerinden göç alan şehir, bugün dünyanın diğer farklı ülkelerinden göçmen barındırıyor. Legal veya illegal olarak, Asya, Afrika ve Doğu Avrupa ülkelerinden gelen göçmenler ilerleyen yıllarda daha da belirgin olacaklar. Tıpkı Türklerin, daha önceki tarihlerde, başka ülkelerde olduğu gibi...
Ahmet İçduygu editörlüğünde hazırlanan ‘Kentler ve Göç’ isimli kitap, bilhassa İspanya, İtalya ve Türkiye üçlüsünden hareketle göç olgusunu irdeliyor. AB’ye girmeden önce göç veren bir ülkeyken artık göçmenler diyarı olan İspanya, aynı şekilde göç vermekten almaya evrilen İtalya ve Türkiye’ye göçün değişen yörüngesi inceleniyor. Ve bunu tabii ki ‘göç’ konusunda uzman bilim insanları, bütün detaylarıyla ve örneklerle anlatıyorlar. İstanbul, Sevilla, Bolonya, Treviso gibi örnek vaka analizleriyle zenginleşen kitap, sadece ‘göç’ konusunda çalışan kişilerin değil, bugünün dünyasında yaşananları ve yarın olacakları daha iyi anlayabilmek isteyen herkesin ilgisini çekecek nitelikte.
BİLGİ ÜNİVERSİTESİ YAYINLARI: İnönü Caddesi Nu: 6 Kuştepe, Şişli – İstanbul.
Telefon: 0.212-311 50 00 //
Belgegeçer: 0.212-216 24 00
Telefon: 0.212-311 50 00 //
Belgegeçer: 0.212-216 24 00
e-posta: inf@bilgi.edu.tr // www.bilgi.edu.tr
İYİ GÜZEL MUHTEŞEM YARIN:
İYİ GÜZEL MUHTEŞEM YARIN:
İlerleme Atlıkarıncası Walt Disney’in bizzat tasarlayıp ilk olarak 1964 Dünya Fuarı’nda General Electric firmasına ait bölümdü ziyarete açıldı. İdealleştirilmiş ‘tipik’ Amerikan ailesi örnek alınarak, elektrik ve diğer alanlardaki teknolojik gelişmelerin hayata etkisini anlatıyordu. Bu gösteri, gelecek bilimi fütüroloji üzerinden kurgulanmıştı ve toplam altı sahneli, döner platform üzerine kurulmuş bir sahmede sunuldu. Bu sahne, başta Walt Disney olmak üzere birçok Amerikalının gelecek rüyasının tezâhürüydü. ‘İyi Güzel Muhteşem Yarın’ isimli roman, bugün bile hâlâ tartışılan tarafları olan bu tahminlerin büyük bir parodisidir. Zaten adını da sözü edilen atlıkarınca için hazırlanan tema müziğinden alıyor. Kanadalı bilimkurgu yazarı, hacker, bloger Cory Doctorow, bu etkileyici romanında, geleceğin hiç de o kadar iyi, güzel, muhteşem olmayabileceğini anlatıyor. İnsanların ürettiği her şeyi yok eden vrampuslar; öldürdüğü insanların beyinleri tek bir merkeze bağlı yüzlerce kopyasını üreten robotlar, dünyayı etkileyen bilgisayar virüsleri ve daha nice ürkütücü şeye rağmen eğlenceü bir bilim kurgu romanı. Büyük bir ilmî projenin ürünü ve ergenlikten kurtulamayan ölümsüz üst-insan Jimmy ve düşlerinin kızı ölümlü Lacey arasındaki aşkî durum da, gelecek eleştirisini ‘cinsellik’ üzerinden gerçekleştiriyor. İçinize kurt düşürecek ama bir o kadar güldürecek bir bilim kurgu.
Bilimkurgu romanını Cory Doctorow yazmış, Algan Sezgintüredi Türkçeye çevirmiş.
VERSUS KİTAP: Caferağa Mahallesi, Albay Faik Sözdener Sokağı Nu: 21 Bensn İş merkezi Nu: 2 Kadıköy, İstanbul. Telefon: 0.216-418 27 02 //
Belgegeçer: 0.216-414 34 42
e-posta: versus@versuskitap.com www.versuskitap.com
RÜYADA TERAKKİ
VERSUS KİTAP: Caferağa Mahallesi, Albay Faik Sözdener Sokağı Nu: 21 Bensn İş merkezi Nu: 2 Kadıköy, İstanbul. Telefon: 0.216-418 27 02 //
Belgegeçer: 0.216-414 34 42
e-posta: versus@versuskitap.com www.versuskitap.com
RÜYADA TERAKKİ
Molla Davudzade Mustafa Nâzım Erzurumî’nin Rüyada Terakki ve Medeniyeti İslamiyeyi Rüyet isimli eseri, ülkemiz sınırları içerisinde kaleme alınmış en eski ütopya (*) metinlerinden birisidir. Roman tarzındaki eser, 1913’te yayınlanmıştı. Yazar, eserinde, 2400 yılında İstanbul’undaki gezintisini anlatıyor. Yazar, bir nevi Türk Jules Verne (**) olarak kabul edilebilir.
Mustafa Nâzım’ın hayâlleri, okuyucuyu çok şaşırtacak sizi çok şaşutacak. Köprülerle ulaşımın mümkün olduğu Büyüada, Heybeliada ve diğer adaları, birer mesire yeri değil sanayii bölgesi olduğunu belirtiyor. Dünya devi bir sanayi ülkesi Türkiye manzarası çiziyor. Mustafa Nâzım’ın hayal ettiği İstanbul ve Türkiye, tamâmen değilse bile büyük ölçüde gerçekleşmiştir. Yazar, sâdece İstanbul ve Türkiye ile ilgili gelecek tahminlerini anlatmakla yetinmiyor, dünya ülkeleri hakkında da tahminlerini yazıyor. Şaşıracaksınız: Günümüzden tam 100 yıl ünce, Çin’in dünyayı tehdit eden müthiş bir ejder olacağını haber veriyor. İslamiyet’in bütün kurum ve kurallarıyla işlerlik kazandığı bir Türkiye tahayyül ediyor ve orada; hırsızlığın, cinâyetlerin, rüşvetin, fakirliğin, huzursuzluğun zerresinin bulunmadığını yazıyor. Romanın yazıldığı dönemde; Birleşmiş Milletler Teşkilatı (BMT) yoktur. Mustafa Nâzım’ın eserinde ‘Milletler Birliği’nden söz etmektedir. Hazırlayalım BMT ne zaman kuruldu? 1945’te. O’nun temeli oluşturan Milletler Cemiyeti de 1920’de, Mustafa Nâzım romanını 1915’te yazdı. İlgi çekici değil mi?
Kitap, Boğaziçi Üniversitesi Yayınları arasında eş zamanlı olarak ; ‘Rüyada Terakki ve Medeniyet-i İslamiyeyi Rüyet’’ adıyla yayınlandı. İçindekiler gerçekten rüya gibi… Fakat hayret edilerek yorumlanacak bir rüya…
(*) Ütopya: Tasarlayıp düşünen tarafından ileri sürülmüş ideal bir siyâsî yönetim veya tutarlı bir toplum düzeni.
(**) Jules Verne: Bilim-kurgu türndeki romanların babası sayılan Fransız yazar Jules Verne, 1828-195 yılları arasında yaşamış ve ‘Deniz Altında Yirmi Bin Fersah’, ‘Dünyanın Merkezine Yolculuk’ ‘Seksen Günde Devr-i Âlem’ ve ‘Aya seyahat’ isimli kitapları yazmıştır.
(*) Ütopya: Tasarlayıp düşünen tarafından ileri sürülmüş ideal bir siyâsî yönetim veya tutarlı bir toplum düzeni.
(**) Jules Verne: Bilim-kurgu türndeki romanların babası sayılan Fransız yazar Jules Verne, 1828-195 yılları arasında yaşamış ve ‘Deniz Altında Yirmi Bin Fersah’, ‘Dünyanın Merkezine Yolculuk’ ‘Seksen Günde Devr-i Âlem’ ve ‘Aya seyahat’ isimli kitapları yazmıştır.
KAPI YAYINLARI: Ticarethâne Sokağı Nu: 53 Cağaloğlu, İstanbul.
Tel: 0 212-511 53 03
e-posta: bilgi@kapiyayınlari.com / www.kapiyayinlari.com
Tel: 0 212-511 53 03
e-posta: bilgi@kapiyayınlari.com / www.kapiyayinlari.com
BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ YAYINEVİ: Cengiz Topel Caddesi Boğaziçi Üniversitesi Uçaksavar Kampüsü
Garanti Kültür Merkezi Arka Giriş Etiler, İstanbul.
Telefon: 0.212-257 87 27
Belgegeçer: 0.212-257 87 27
Telefon: 0.212-257 87 27
Belgegeçer: 0.212-257 87 27
www.boun.edu.tr e-posta: bupress@boun.edu.tr
KISA KISA / KISA KISA…
KISA KISA / KISA KISA…
1- OSMANLICA DERSLERİ: (36) Baskı) Prof. Dr. Muharrem Ergin.
Boğaziçi Yayınları: Prof. Dr. Kâzım İsmail Gürkan Caddesi, Nu: 12 Ortaklar Han Kat: 1 Cağaloğlu, İstanbul
Telefon: 0.212-520 70 76
Belgegeçer: 0.212-526 09 77
www.bogaziciyayinlari.com.tr e-posta: yayin.bogazici@gmail.com
Belgegeçer: 0.212-526 09 77
www.bogaziciyayinlari.com.tr e-posta: yayin.bogazici@gmail.com
2- 50’SİNDE ERKEK: Tuluhan Tekelioğlu. Turkuvaz Kitapçılık:
Barbaros Bulvarı Nu:153 Balmumcu, Beşiktaş 34349 İstanbul.
Telefon: 0.212-354 30 00
Belgegeçer: 0.212-288 50 67
e-posta: info@turkuvazkitap.com.tr // www.turtuvazkitap.com.tr
Telefon: 0.212-354 30 00
Belgegeçer: 0.212-288 50 67
e-posta: info@turkuvazkitap.com.tr // www.turtuvazkitap.com.tr
3- AÇLIK OYUNLARI: Suzanne Colins. Çeviren: Sevinç Tezcan Yanar. Baskım Yılı: 2011.
Pegasus Yayınları.
Telefon: 0.212-244 23 50
e-posta: info@pegasusyayinleri.com
Telefon: 0.212-244 23 50
e-posta: info@pegasusyayinleri.com
4- İBÂDETLERİYLE EFENDİMİZ / KUL NEBİ (sav): Gürol Akci. 280 Sayfa. Baskı tarihi: Şubat 2013.
Işık Yayınları: Bulgurlu Mahallesi Bağcılar Caddesi Nu:1 Üsküdar, İstanbul
Telefon: 0.216 522 11 44
Telefon: 0.216 522 11 44
Belgegeçer: 0.216-650 94 42
e-posta: bilgi@isikyayinlari.com // www.isikyayinlari.com
e-posta: bilgi@isikyayinlari.com // www.isikyayinlari.com
5- BELGELERLE DÜNDEN BUGÜNE 28 ŞUBAT: Saygı Öztürk. Doğan Kitap. 19 Mayıs Caddesi, Golden Plaza Nu:1 Kat:10 Şişli 34360 İstanbul.
Telefon: 0.212-373 77 00
Belgegeçer: 0.212-246 66 66
www.dogankitap.com.tr e-posta: satis@dogankitap.com.tr