Sevgili okuyucularım bu makalemde sizlere birbirinden farklı ve birbirinden güzel sekiz kitabı tanıtmaya çalışacağım. Şimdiden keyifli okumalar diliyorum. Araştırmacı-yazar Mahmut Çetin'in kaleme aldığı "Tepedelenli Ali Paşa ve Halil Hamit Paşa'dan Kemal Derviş'e Dededen Toruna Genetik İhanet!" isimli kitap Emre yayınları tarafından neşredildi. Kitabın arka kapağında "Genetik İhanet" şu cümlelerle özetleniyor; "Birisi bağımsız devlet kurma sevdasında, diğeri yabancılarla işbirliği yaparak padişahı devirme sevdasında iki dedenin torunudur Kemal Derviş... Bir dönem emperyalizmin genel valisi gibi hareket eden Devlet Eski Bakanı Kemal Derviş, bu kitabın temel olgusu... Kamuoyu Kemal Derviş'i sadece ekonomist olarak tanıyor. Elinizdeki kitap ise Kemal Derviş'in köken ilişkilerini gün yüzüne çıkarıyor. 'Dededen Toruna Genetik İhanet'te sanılanın aksine, insan davranışının etnik kökenle bir bağı olmadığı, davranışların zihniyetle alakalı bir durum olduğu dolaylı olarak ele alınıyor." 'Dededen Toruna Genetik İhanet', Mahmut Çetin'in 'Boğaz'daki Aşiret' kitabıyla başlayan aile tarihi araştırmaları zincirinin bir parçası... Bu çalışma, Osmanlı'dan günümüze uzanan bürokrasi klanından birbirine akraba iki ailenin tarihini, Kemal Derviş özelinde anlatıyor. Gazeteci-yazar Mehmet Nuri Yardım tarafından kaleme alınan "Kayıp İstasyon" isimli kitap da; edebiyatımızın kayıp veya ihmal edilmiş şair ve yazarları hakkındaki araştırmalardan oluşuyor. Kayıp istasyonun yolcularından işte bazıları; Safiye Erol, Ziya Osman Saba, Abdülhak Şinasi Hisar, Nahit Sırrı Örik, Osman Cemal Kaygılı, Sermet Muhtar Alus, Refi Cevat Ulunay, Nihat Sami Banarlı, Ercüment Ekrem Talu, Hamamizade İhsan, Fazıl Ahmet Aykaç... Türk edebiyatının kayıp istasyonları... Aylık Kitap Haber Dergisi'nde 2,5 yıl boyunca yayımlanan, ardından kitaplaşan "Kayıp İstasyon"da hayatlarını ve eserlerini incelediği edebiyatçıların bilinmeyen ilginç yönleri ele alıyor, yazar. Şule Yayınları'ndan çıkan kitap 264 sayfa. Kayıp İstasyon Türkiye Yazarlar Birliği tarafından "biyografi" dalında yılın kitabı seçilmişti.Mehmet Nuri Yardım... Yitik değerlerin, kayıp edebiyatçıların peşine düşen, onları bir vazife bilinciyle ortaya çıkarıp yeniden hatırlatan yorulmaz bir araştırmacı... Kendisini tebrik ediyor daha nice eserler vermesini diliyorum. Uluslararası Teknolojik Ekonomik ve Sosyal Araştırmalar Vakfı(UTESAV), değişik tarihlerde gerçekleştirilen panel ve konferansları, "Kültürden Ekonomiye Türkiye'nin Yarını" başlığı altında kitaplaştırdı. Vakıf Genel Sekreteri Olcay Yazıcı'nın editörlüğünde çıkan kitapta ülkenin kalıcı değerleriyle, zamanın kaçınılmaz gereği olarak değişip, dönüştürülmesi gereken yeni durumlara dikkat çekiliyor. Ekonomik, teknolojik olduğu kadar, fikrî ve entelektüel derinlikler de taşıyan kitapta, ülkemizin seçkin aydınlarının görüş, düşünce ve tahlilleri yer alıyor. "Ekonomiden Kültüre Türkiye'nin Yarını" adlı kitapta; "Osmanlı'da Devlet, Toplum ve Ekonomi", "Ekonomik Sermaye ile Entelektüel Sermayenin Birleşmesi", "Savaşın Ekonomik, Teknolojik ve İnsanî Boyutu", "Beyin Göçü ve Sermaye Hareketliliği", "Küreselleşmenin Neresindeyiz ya da Neresinde Olmalıyız?", "İletişim Çağında İnsanın Yalnızlığı" ve "Cemiyetin Çekirdeği Aile" başlığı altında ele alınan mevzularda, küresel dünyanın temel problemlerine işaret edilerek; yeni değişmelere ayak uydururken, kendi kültür değerlerimizin de, mutlaka muhafaza edilmesi gereğine dikkat çekiliyor. Erhan Eken'in hazırladığı ve Müstakil Sanayici ve İşadamları Derneği (MÜSİAD) tarafından neşredilen "İktisat Tarih Zihniyet Dünyamız" adlı kitap, Çerçeve Dergisi'nin 1994 ile 2004 yılları arasında çıkan sayılardan seçilen 16 makaleden oluşuyor. Tarih, geçmiş insanların hayatlarından ibret almak, iktisat da yaşadığımız hayatı daha insanca yaşamak için bilinmesi gereken bir disiplindir. Kitapta derlenen konular özellikle araştırmacı ve akademisyenler için bir güzel kaynak eser niteliği taşıyor. Okumuş Adam Yayınları arasından çıkan ve gazeteci-yazar Hüseyin Dayı (gazetemiz genel yayın yönetmeni) tarafından kaleme alınan, "Türkler ve Ötekiler" kitabında, "Millet olmak için gerekli görülen şey, dil, kültür gibi birlikteliklerin esasta doğru; fakat temellendirici yaklaşımlarda yanlışlıklarla dolu olduğunu" savunuyor. Millet ve milletleşme konusunda ayrıca şu görüşleri izhar ediyor, yazar Hüseyin Dayı; "Sosyal yapımızda mevcut bulunan Abhaz, Boşnak, Çeçen, Çerkez, Kürt, Laz, Oğuz (Türkmen), Pomak gibi grupların beraberliğinin sosyolojik anlamda isimlendirilemeyişini nasıl açıklayacağız? Bugüne kadar ifade edilen 'mozaik, aşure, çorba ve beton' gibi terimlerin ise sosyolojik açıdan hiçbir anlamı olmadığı herkesçe bilinmektedir." 'Türkler ve Ötekiler' kitabında çok sayıda milletin, tabii ki bu arada Türklerin de oluşumu incelenmekte ve hiçbirinin bugün geçerli olan 'tek köken anlayışı'na uymadığı dile getiriyor, müellif Dayı. Bu uyumsuzluk yazara göre, birleşip bütünleşmeye (entegrasyon) değil, çözülüp dağılmaya (dez-entegrasyon) sebep olmaktadır. Yazar Hüseyin Dayı Bey'i tebrik ediyor, daha nice güzel eserler vermesini diliyorum. Şair-yazar Kazım Kürşat Yücel tarafından kaleme alınan "Güneşin battığı yer... Kızıl Elma" isimli şiir kitabı Tarih Düşünce Dergisi yayınları tarafından neşredildi. 11 konu başlığı altında 104 ayrı şiirden oluşan "Kızıl Elma" adlı şiir kitabında şair Kürşat Yücel, "Yetişir" isimli şiirinde şöyle sesleniyor; "Her şeyin sahibi dilerse eğer;/Toprağın bağrında toprak yetişir./Akıncı atları doğurmak için,/Yelesi ipekten kısrak yetişir./Sakarya diyerek, Tuna diyerek;/Haykıran üstada çırak yetişir./Düşer de kal'ası bahtı karanın,/Burcuna burçlardan bayrak yetişir." Türk kökenli Bulgaristanlı araştırmacı-yazar Dr. İsmail Cambazov'un uzun soluklu bir araştırma ürünü olan "Sofya İslam Enstitüsü: Anılar Belgeler" kitabı Davutoğlu yayınları tarafından yayınlandı. Yazar kitabına komünizmin son döneminde Sofya'da düzenlenen "İmam Kursu" ile başlıyor. Bulgaristan'da yaşayan Müslümanların tarihinin daha geniş çapta yazılmasına katkı sağlayacak bir çalışma...Kitapta şu sorulara da cevap veriyor; "Yarı Yüksek İslam Enstitüsü Nasıl Açıldı, Türkiye Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'e Yazdıkları Mektup, Gencev Belası" daha birçok ilginç hatıraları ve zengin resimleri ile Sofya'daki yakın geçmiş tarihe yolculuk yaptırıyor. Kitapta bir çok belgenin orijinali ve şimdiye kadar enstitüden mezun olmuş tüm isimler ve mezuniyet notları yer alıyor. Dileğimiz kitabın daha geniş kitleye ulaşması için Bulgar dilinde de neşredilmesidir. Mehmet Doğramacı'nın kaleme aldığı "Bizim Yunus/Yunus Emre Hayatı ve Divanı" isimli kitap Kitsan yayınları tarafından neşredildi. "Yunus Emre... Ozan, Şair, Hak Aşığı yada Derviş... Hakkında yazılıp söylenenler belli kategorilerle Yunus'u tarife çalıştı.. Bizim Yunus'umuzu aradık yıllarca. "Bir ben vardır bende benden içeru" diyerek dikkat çektiği; hepimizin içinde çağlamaya hazır bir boyuttu aslında aradığımız!..." diyor yazar. "Dağdan 40 yıl odun taşımıştı Taptuk Dergahına. Her seferinde en düzgünlerini seçiyor, eğri olanları budayarak düzeltiyor, "Bu kapıdan değil eğri adam, eğri odun bile giremez" diyordu. Odun neyi sembolize ediyordu? Kapı neydi?.. Her gün gittiği ve ağaç budadığı dağ neresiydi? Neyi fark ettirmeye çalışıyordu Bizim Yunus'umuz?!..Yıllar sonra fark edecektik:- Dağ; Benlik idi, Ego idi..- Odun; Nefsine ait eğrilikleri, Beşeri istek ve arzuları, Dünyaya ait yönüydü."diyen yazar Doğramacı; farklı bir bakış açısının ürünü olan eserinde; bize bizden yakın, bizden özge, Bizim Yunus'umuzu güzel tanıttığından dolayı tebrik ediyorum.