Kıbrıs Barış Harekatı’nın 40ncı yılını 20 Temmuz Pazar günü saat 11:00’de Kıbrıslı dostlarımız ve Kıbrıs Gazileri ile birlikte Taksim Anıtı’na çelenk sunarak kutladık.
Daha sonra İstanbul’da Kahraman Gazilerimiz ve Kahraman Mücahitlerimizin katıldıkları toplantılar tertip edildi. Akşam da İTÜ Maçka Sosyal Tesisleri’nde iftar verildi.
Son birkaç yıldır, tarihimizin şan ve şeref dolu günlerinden Mutlu Barış Harekatı’nın yıldönümü İstanbul’da KKTC Başkonsolosluğu’nun etkili çabaları ile eski yıllara nazaran daha görkemli törenler ve katılımlarla icra edilmeye başlandı. Başkonsolos Sayın Servet DORAK Hanımefendi’yi yürekten kutlar, bir Kıbrıs Gazisi olarak en kalbi teşekkürlerimi sunarım.
Değerli dostlarım,
40 yıl önce Temmuz ayı yine bugünlerde olduğu gibi çok sıcaktı ama, inanınız düşmandan kaynaklanan her türlü olumsuzluğa rağmen bunaltıcı değildi.
O gün Türk Milleti güçlü bir yumruk gibi sıkılmış, birbirine kenetlenmiş ve kader de bize, bu Yüce Millete hizmet için görev vermişti. Bu görevin sevinci ile hepimiz sanki birer dev gibi idik. Zafere ve milletimize inancımız tamdı, moralimiz tavan yapmıştı. Hiçbir güç karşımızda duramazdı. Nitekim öyle oldu. Sayıca beş katımız olan düşmanın ezici bir tank, top ve ateş üstünlüğü vardı. Ayrıca düşmanın yıllardır tahkim ettiği ve hazırladığı koruganlarına ve mevzilerine taarruz edecektik. Ve Adaya havadan ineceğimiz ve denizden çıkacağımız yerler de aşağı yukarı belli idi.
Adı Barış Harekatı olan 20 Temmuz, tarihimizin modern anlamdaki ilk hava indirme ve çıkarma harekatıdır. Çok da başarılı bir şekilde yönetilen Mutlu Barış Harekatı şan ve şerefle dolu tarihimizde, mutena yerini almıştır.
Bu muhteşem ZAFER’i yürekten kutlarken kahraman şehitlerimizi ve edebiyete intikal eden Kahraman silah arkadaşlarımı rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun, Kahraman Gazilerimize, Kahraman Mücahitlerimize sağlıklı uzun ömürler diliyorum.
Çok Değerli Okuyucularım,
ZAFER’in 40ncı yılında Kıbrıs semaları yine adeta kararmaya başladı. Binlerce şehit kanı ile sulanan topraklarımızı ve kazançlarımızı elimizden almak için dünya adeta ittifak halinde. Kurulan kumpasları ve dolapları farketmemiz ve farketmeyenlere hatırlatmamız gerekiyor. Kısaca Kıbrıs’a sahip çıkmamız gerekiyor. Kıbrıs hepimizden görev bekliyor.