10 MİLYON TAVUĞU YOK ETMEKLE KÜMES HAYVANCILIĞI SONA ERDİRİLEBİLİR Mİ?
Fikret Bila üstadımız, "Çok önemli de olsa, bir konu, yerini bir başka konuya kaptırırsa unutulmaya yüz tutar" diyor.
Fikret Bila da, Abbas Güçlü, Hikmet Çekinkaya ve bizim gibi kuş giribi ile kümessiz yaşam konusunu, milyonlarca insanımızın yaşam biçimini değiştirme zorunluluğunun zorluğunu gündemde tutmaya çalışıyor.
Influenza (kuş gribi) konusunda titizlik gösterenler haksız değil. Bakanlar peşpeşe açıklamalar yapma gereği duyuyorlarsa konuşulacak, yapılacak bir şeyler var demektir.
Tarım Bakanı Mehdi Eker'in, cuma günü, Hong Kong'da yapılan uluslararası "Kuş ve İnsan Gribi Taahhüt Konferansı" dönüşünde yaptığı açıklamalar, konunun tüm dünya ülkeleri tarafından çok ciddi olarak ele alındığını gösteriyor. Bu, hem sevindirici hem de ürkütücü bir durum; tehlikenin büyük olduğunu ve şakaya gelmediğinin bir göstergesi.
Tarım Bakanı Mehdi Eker, ayağının tuzu ile yaptığı açıklamada, kuş gribinin üç önemli halkasına işaret etti:
1. halka: Taşıyıcılar, yani yabani göçmen kuşlar.
2. halka: Kümes hayvanları. Yabani göçmen kuşların atıkları ya da kendileriyle doğrudan temasları dolayısıyla salgın hastalıkların yeryüzüne inmesine, insanlara bulaşmasına bilmeden, istemeden aracılık eden sevimli kanatlı yaratıklar...
3. halka: İnsanlar.
Tarım Bakanı Eker, "kuş gribinin insanlığın başına yeni bir felaket açmaması için ikinci halkayı kırmamız, yok etmemiz gerekiyor" diyor.
H5N1 virüsünün taşıdığı potansiyel tehlike o kadar büyük ki, biz ne kadar görmezden gelsek de gelip gündemin baş köşesine oturuveriyor.
İTLAF BİR ÇÖZÜM MÜ?
Tehlike büyük, tehlike ölümcül; peki çözüm?..
En kestirme çözümü Sağlık Bakanı Recep Akdağ günler önce açıklamıştı; "Türkiye'de tereddüt edilmeden ev ölçeğinde beslenen 10 milyon tavuk itlaf edilecek!"
Kararı Hong Kong Konferansından dönen Tarım Bakanı Mehdi Eker de doğruladı. Devlet Bakanı Abdüllatif Şener de itlaf için gerekli kaynağın ayrıldığı, operasyonun başarıyla yürütüldüğünü ayrıntılarıyla açıkladı.
Şu aşamada yapılacak başkaca bir şey de yok gibi. Milyonlarca kanatlıyı boğazlayacağız çözüm olarak.
Köyünde, kırsalında yaşayan milyonlarca insanı, bu kez de kuş gribini önleme operasyonu gerekçesiyle yoksullaştırıp, iş olanağı hazırlamadan büyük şehir varoşlarına göçe zorlayacağız.
Sağlık Bakanı, "H5N1 virüsünün insan sağlığı konusunda yarattığı tehlikenin büyüklüğü Türk insanının yaşam kültürünü değiştirmeye zorlayacak boyutta" diyor.
Yeri geldi; itlaf operasyonunun ne kadar başarılı olabileceğini ve yan etkilerini değerlendirirken, Anadolu'da 35 yıl çocuk doktorluğu yapmış Selahattin KARAYEĞEN'in, Abbas GÜÇLÜ'ye yazdığı mektubun bazı bölümlerini, buyrun birlikte okuyalım:
"... 1960-95 yılları arası asıl mesleğim olan çocuk doktorluğum yanında hobi olmaktan çıkan, ikinci bir yarı meslek olarak hayvancılıkla uğraştım.
'Hiç kümessiz Türkiye olur mu?' sorusunun yanıtı: Asla.
Anadolu halkı için inek ve tavuk hayati bir önem taşır. En ücra köye gittiğinizde bile önünüze bir kaç haşlanmış yumurta, bir çanak yoğurt, biraz kuymak, varsa bir parça köy peyniri köy ekmeği koyarlar."
"... Yıllarca köylüye, her sezon 50 binden fazla et tavuğu, civcivi yetiştirerek sattım. Vatandaş 20-30 tane alır, büyüdüğünde keser yerdi.
Köy çocukları için bir yumurta, bir civciv bir ögün yemek demektir. Protein kaynağıdır. Kışın yollar kapanınca kim, nereden entegre tesiste yetiştirilmiş yumurta ve tavuk eti bulacak!
Köyden yumurtanın sökülüp atılması demek, 0-14 arası çocuk beyninin gelişmesi için gerekli proteine yani süte, yoğurda, yumurtaya veda demek. Bu durum Aziz Nesin'i haklı çıkarır.
Anadolu'nun kuş uçmaz, kervan geçmez köylerine çiftlik yumurtasını, etini önermek, 'ekmek yerine pasta ye' demek gibi bir şey."
"... Kliman Jaro'nun buzulları Afrika nehirlerini beslediği müddetçe, göçmen kuşlar, bizim sazlar çoraklaşıncaya kadar geleceklerdir. Kuş gribinin aşısı bulunursa da, yalancı veba daima insanı da tehdit edecek şekilde devam edecektir.
Köy tavukçuluğunun önü alınamayacağına göre, istensin ya da istenmesin, her köye 2.5 metre boyunda, 1.5 metre eninde, 1.80 metre yüksekliğinde çok sağlam ve çok kalın plastikten yapılmış, kurulması, temizlenmesi kolay, içine girilmeden bakımı yapılabilen, içinde folluk, suluk ve yemliği olan, dışından doldurulabilen, altında ızgaralı gübreliği olan kümesler hazırlanıp derhal dağıtılmaya başlanmalıdır.
Hayvanlar dışarıda gezmeyecek, gübre altında toplanacak, bakım içeriye girilmeden yapılacak şekilde düzayn edilmelidir.
Bu kapasitedeki bir kümesin hayvanına ev artıklarıyla besleme yeterli olacağından, çocukların yumurta ihtiyacı karşılanabileceği gibi, isteyene 45 günde bir de et temin edilecektir. Yeter ki ilçe tarım müdürlükleri belirli zamanlarda periyodik olarak köylüye aşılı et ve yumurta civcivi sağlayabilsin."
'... Çevre sağlığı kadar 4 yaşına kadar normal beynin gelişmesi için protein (et, süt, yumurta) ihtiyacını acilen karşılamak için önlem almak gereklidir."
Dr. Selahattin Karayeğen, yaşadıklarını, deneyimlerini aktarıyor; mutlaka dikkate alınmalıdır.