Kare Elma’nın çıkış hikayesini anlatan  Yazar Burhan Yazıcı ile ‘Sudan'da yerde biriken yağmur suyundan yere uzanıp eğilerek içmeye çalışan çocukları görünce yüreğim çok acıdı dayanamadım’  diyerek Sudan’da su kuyusu açma haliyle çıktığı bu muhteşem yolculuğu konuştuk ve çok samimi cevaplar aldık. işte muhteşem sohbetimizden kesitler…

Sayın Burhan Yazıcı hocam söyleşimize hoşgeldiniz. Bizler sizi tanıyoruz zaten ama tanımayan okuyucularımız için kısaca Burhan Yazıcı’nın kimlik oluşumunu bize anlatır mısınız? 

Merhabalar efendim hoşbuldum. Teşekkür ederim. Karayazı ilçesinde 20.06.1984 (emin olmamakla birlikte, yıl doğruda) yılında doğdum. 7 çocuklu ailenin 2 abisi 1 ablası, 2 erkek, 1 kız kardeşi olan tam olarak ortanca çocuğuyum.Yani bir ailenin ortanca çocuğunu ararsanız o benim işte. 1989 yılında zorluk ve yokluklardan dolayı İstanbul'a göç eden, sonrasında Kocaeli'nin Gebze ilçesine yerleşip, Çayırova' da yaşam mücadelesine devam eden bir aileyiz. İlkokul, ortaokul ve liseyi Çayırova'da okudum. Halende Çayırova'da ikamet etmekteyim. Evliyim, 2 dünyam var. Zeynep Sude ve Zümra ellerinizden öper. 

Edebiyatla bağınız ne zaman başladı?

İlkokulda iken hep farklı yazardım, çizerdim. Hiç ilkokul çocuğu olamadım. Okula başladığım ilk 2 hafta sonrasında okuma yazmaya geçmiştim. Kafamda çok kurar, ona göre de yazardım. Düşünsenize 1989 da göç edip geldiğimizde biz Türkçe bilmiyorduk. İnanın çok zorluk çekmiştim, herkes oyun oynuyor, konuşuyor, eğleniyor, ama sen ne dediklerini bilmiyorsun. Yaptığım tek şey sağa sola kaçan toplarının peşinden koşup getirmekti. Ama okula başlama vakti gelene kadar ki geçen 1 yıl içinde çok şükür Türkçe konuşmaya, arkadaşlarım ile anlaşamaya başlamıştım. Okula başladığımda ise herkesten önce yazmaya ve okumaya başlamıştım. Okumayı çok severken, yazmayı da çok sevdiğimi normal kitabımdaki ödevimi, deftere aynen yazıp, özetini çıkarırken anlamıştım. Şiir okumayı çok seviyor, duygulu ifadeler ile aileme okurdum. Heyecan ve aşk ile.

Yazmaya ne zaman başladınız? İlkyazın anınızı paylaşır mısınız?

Aslında yazı yazmayı ilk öğrendiğim andan itibaren hep yazdım. Sadece farklı gördüğüm makale, hikaye ve ders notlarını yazmayı çok seviyordum. Ciddi anlamda yazma konusu, ''Neden benimde bir kitabım olması, bende yazacağım'' kendime söylendiğim de lise bire gidiyordum. Fakat fırsatlar, imkanlar ve yanlış yönlendirilmem bu vakti buldu. Nasip dedik ve sustuk. İlk yazı ve yazılarım ise, ortaokulda komposizyon olarak hep yazdım. Askerde ise ilk hikayemi kalemi almıştım. Bir askerin teskere alacağı gece yaşadığı ve teskere sabahını görememiş olması ile ilgili güzel bir hikaye yazmıştım. Okuyan herkesin fazlasıyla beğenisini almıştım. Bende bu durum üzerine niyetimi sağlamlaştırarak, yoluma devam ettim.

Hayatınızda aldığınız en iyi karar?

Evlat sahibi olmaya karar vermiştim.

Aldığınız en iyi tavsiye?

Babam;''Oğlum kendin kazan ve yardım et'' her zaman bunu derdi bana babam. Bunu bana yaşayarak ve yaşatarak öğretti.

Siz ne tür kitaplar yazıyorsunuz?

Bu ilk kitabımda ''kişisel gelişim'' kitabı olarak yazdım. Doğrusu kitaba başladığımda sadece kendi biyografim ile bitirmekti amacım. Fakat yazdıkça daha geniş bir kitleye hitap etme niyetim oluştu ve neden olmasın dedim. Böylece daha kapsamlı yazarak, araştırarak devam edince böyle bir kitap meydana gelmiş oldu.

‘Kare Elma’ kitabınızı biliyoruz çok etkileyici gerçek ve hüzünlü bir öyküyü anlatıyor, peki okuyucularımıza da içeriğinden kısaca bahseder misiniz? 

Sabrı, şükrü, tevekkülü ve teslimiyeti anlatan, sadece kendi çocukluğumun biyografisini yazarken, yaşamış olduğum tüm zorluklara örnek olacak hikayelerle besleyip, ayet ve hadislerle destekleyerek, kitabımı tamamlamış oldum. Kitabımda yaşadığım onca zorlu, ama şu an şükrettiğim tüm ağır olayları yazdım. İnanıyorum ki okuyan herkes mutlaka kendisini sayfanın birinde, bir yerinde bulacaktır. Gülerken, hüzünlenecek ve benimle beraber ağlayacaktır.   

‘Kare Elma’ kitabınıza ilgi nasıl oldu. Beklenen ilgiyi bulabildiniz mi?

Kitabı yazarken bölümleri tekrar tekrar başa dönüp okurken, kendi kendime üzüldüğüm, ağladığım çok anlar oldu. Heyecanlanıp terledigim üzüldüğüm, ayrıca güldüğüm anlarımı yine yeniden yaşadığım için, karşılaşacağım güzel beklentiyi umarak yazdım.

Allah'a şükürler olsun ki beklediğimden daha çok ilgi oldu. Yorumlar, duygusal geri dönüşler süper oldu. Herkes kitabı okurken, kendisini bulduğu sayfada sosyal medyadan geri dönüş yaparak, değerli yorumlarını ilettiler sağolsunlar.

Bu kitabı yazmaya karar vermedeki amacınız neydi?

Bu kitabı yazmak daha öncede belirttiğim gibi  hayalimdi. Fakat bir Tv programında bu hayalimi, bir hedefe yönlendirerek hızlanmasına sebeb oldu. Sudan'da yerde biriken yağmur suyundan yere uzanıp eğilerek içmeye çalışan çocukları görünce yüreğim çok acıdı. Tabi bu arada çıplak olmaları, aç olmaları ayrı bir tarafa. Tüm bunları görünce kitap hayalimi hızlandırarak, o an kafamda oluşan o çocuklar için ne yapabilirim sorusuna, bir su kuyusu açtırabilirim cevabını kendime verdim. Böylelikle hedefime biran önce ulaşmam için harekete geçmem gerekiyordu. Harekete geçtim.

Sudan’da bir su kuyusu açma projenizden bahsettiniz. Biraz açar mısınız? Sizi böyle güzel ve anlamlı bir projeye iten sebepler neler?

Evet aslında borcum çok var. Her nekadar hayalim desemde işin maddi boyutuda vardı. Borçlarımı ödeyip çocuklarıma daha rahat bir hayat sunabilirdim. Ama dediğim gibi o kurak bölgelerde yaşayan insanların ne zor şartlar altında hayata tutunma mücadelelerini görünce buna kayıtsız kalamazdım. Evet borcum çok var ama ödenir bir şekilde. Bizler musluktan tertemiz suları, çocuklarımıza içermeyip, hazır su alma derdine düşerken, bir defa elbise giyindirip, dışarı çıkıp geldikten sonra hemen üzerini yine değiştirirken, çocuklarımızı banyoya sokarken, sıcak suyun gelmesini beklerken 2 kova suyun boşa akıttığımızda, çamurlu sudan şu içmeye çalışan bir aileyi görüpte, görmezden gelemezdim. Tüm bu sebebleri önüme koyduğumda borçlarım mı yoksa su kuyusu mu bile kendime sormadan böyle bir karar aldım. 

Tüm yazarlarımıza örnek teşkil edecek güzel bir proje bu. Peki, kitap satışlarından su kuyusu açmak için gerekli bütçe elde edilebilir mi?

Estağfurullah teşekkür ederim. Doğrusu çok büyük bir mevla da değil. Ama benim için tabii ki büyük bir para. Borcumun çeyreğini bitirebilirim. Bölgeye göre kuyu fiyatı değişiyor. Bazı yerlerde derinliğe göre fiyat belirleniyor. Ama araştırmalarıma göre ortalama 15 bin tl yi buluyor. 5000 -12000 kişilik bir köye bir kuyu yetebilmekteymiş. Ne yapayım elimden bu gelirse bunu yapacağım. Çok değerli Kare Elma okuyucularım ile beraber bunu başaracağıma inanıyorum. Allah'ın izni ile. En nihayetinde yaşarken ve öldükten sonra devan edecek sadakay-ı cariyemiz devam etsin. Açacağımız o kuyudan bir damla su bir karıncaya bile isabet etse bizlere yetecektir inşaallah. 

İmza günleri ve etkinlikler düzenliyor musunuz?

Tabii ki çalıştığım fabrikada güzel etkinlikler yaptım. 1500 kişiye ulaştım. İmzalı ve hoş sohbetli anılar biriktirdim. Darıca 1. Kitap fuarında yerimi aldım. Yakınlarda kocaeli 12. Kitap fuarı olacak orayada nasip olursa katılacağım. Kafelerde ve kitap evlerinde imza günleri yapacağım. Hepsi belli bir plan içinde ilerliyor.

Okuyucularınız kitaplarınızı nereden bulabilirler?

İnternet üzerinden tüm platformlarda bulabilirler. Burhan Yazıcı #KAREELMA  diye yazdığımızda hemen önünüze çıkar. 

Bundan sonra ki hedefleriniz neler?

Hedeflerim su kuyusundan sonra, nasip olursa yine o bölgelerden gözleri görmeyen çocuklar var. Katarakt ameliyatı olunca gözleri görecek yavrulara yardım etmeyi düşünüyorum. Kişi sayısı veremem, bütçeme göre o vakit karar vermek üzere en az 4 çocuğa dokunmak isterim inşallah. 

Aileniz, sizin yazar olma yolculuğunuzda yer aldı mı? Onların bu konuda size yansıyan fikirlerini öğrenebilir miyiz?

Aileme süpriz oldu. Tamamen bitirdikten sonra kitabı hediye ettim. Eşime parayla sattım tabii  ki.(Gülüyor)

Annem ve babam çok duygulandılar. Beraber oturduk biraz ağladık. Çünkü kitabımda onlarda vardı. Onlarıda anlattım. Çok duygusaldı çok. Memnun kaldılar ve çok dua ettiler.

Kimsenin okumayacağını bilseniz bile yazar mıydınız?

Zaten öyle başladım. Herşeyden önce hiçbirşey olmasa bile hayalim gerçekleşecekti. Onu ön görerek yazdım. Kimse tanımıyor sonuçta, herkes okuyacakta değildi. Ama çok şükür 1500 kişi okudu. Halada devam ediyor satışlarım.Yani hedefime yaklaşıyorum, adım adım da olsa yaklaşıyorum. 

Bir yazar olarak okuduğunuz ve beğendiğiniz yazarlar kimlerdir? Burhan Yazıcı Türk ve Dünya Edebiyatında kimleri okuyor?

Ben kişisel gelişim kitapları okuyorum. Ahmet Şerif İzgören, Muhammet Bozdağ, Erdal Demirkıran, Üstün Dökmen.

Yabancı olarakta Joe Navarro, Tony Buzan.

Ayrıca Mevlana, Yunus Emre, Nabi, Şadi hayatımın tüm etki alanlarında yerleri başımın üstündedirler.

Yazma ritüelinizden bahseder misiniz? Örneğin hangi ortamda, hangi materyallerle, hangi müzikle, nasıl bir coğrafyada yazmayı tercih ediyorsunuz?

Öyle kendimi soyutladığım uzaklaşmak ya da sessizliğe bürünmek gibi bir durumum olmadı. Mesela Kare Elma'yı yazarken ofisimde fırsat buldukça, o anki yazmak istediğim ruh halini yakaladığımda yazarım. Yazdığım konuyu yüreğimin sahiplendiği her ortamda yazarım. 

Yazmak sizin için hayat boyu sürecek bir serüven mi yoksa yazmayı bırakmayı düşündüğünüz bir zaman var mı?

Yazacağım hiç vazgeçmeden yazacağım. Bazen dile getiremediğim bir şeyi, ya da çok şeyi yazarım rahatlarım. Bu arada yazdıktan sonrada bir kişi de olsun benimle okursa o bana yetecektir. 

Yeni kitap çalışmalarınız var mı? Varsa çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Yeni projelerim var. Ama şu anlık Kare Elma ve hedeflerimi gerçekleştirmem lazım. Bunun içinde gece gündüz demeden mücadeleme devam edip,  biran önce hedefime ulaşma çabamdayım.

Sanat adına başka ne tür çalışmalarınız var?

İşim gereği insanlarla çok içiçeyim. Tüm çalışmalarım insanlığa hizmet anlamında ilerliyor ve mücadelem bu yönde ilerleyecek. Bunun yanısıra tiyatro geçmişim oldu. Eğitici ve öğretici oyunlar oyunlar oynadım. Fırsatım olsa yine yaparım.

Türkiye de kitap yayınlatmak zor mudur?

Değil paran olduktan sonra her vakit istediğini yapabilirsin. Ben bu kitabımı ilk baskılarına kredi çektim, firmamdan avans aldım, arkadaşımdan borç aldım. Bu şekilde baskı paramı toparlamış oldum.

Son olarak, yazar olmak isteyenlere tavsiyeleriniz nelerdir? Kendi yol felsefenizden önerileriniz var mı?

Hayatımız boyunca her ne olursa olsun, bir amaç ve hedef uğruna yaşantımızı belirlememiz gerekir. İnsana ve insanlığa dokunmak bir fayda sağlamak için mücadele etmek en başta, insanı bir görev olarak bilip,ömrümüzü idame etmemiz gerekir. Varsa bir en ufak düşüncemiz, kalemi alın elinize ve hiç düşünmeden başlayın.Yazın arkadaşlar, ya ne olacak ki kaybedeceğiniz tek şey kaleminizin mürekkebi olur.

Kare Elma diyorki;

Her şey olmalı değil,

Bir şey olmalı insan… 

Saygılarımla efendim. 

Biz de Önce Vatan Gazetesi ailesi olarak bizimle yaptığınız bu özel ve içten röportajdan ötürü değerli sanat yüreğinize şükranlarımızı sunar, gelecek çalışmalarınızda başarılar diliyoruz…