İSTANBULUN TRAFİK SORUNU NASIL ÇÖZÜLÜR...

Abone Ol
Her gün yolcu veya sürücü olarak büyük sıkıntı çektiğimiz, hem bizim hem ülkemiz için çok değerli olan zamanımızı ve dövize bağlı akaryakıtımızı heba ettiğimiz trafik sorunu nedeni ile İstanbul yaşanamaz bir şehir olma yolunda hızla ilerlemektedir. İşin acı yönü bu kaosu arttırıcı yönde çok hızlı ve önlenemeyen "daha doğrusu önlenmesi için bilimsel hiçbir önlem alınmayan" bir göçmen bolluğu ve yeni vasıtanın trafiğe çıkma yoğunluğu da konuyu gittikçe Çözümsüzlüğe itmektedir. Ben bazı seçilmiş "nedense hep sorunları çözemeyenler seçiliyorlar" seçkin kişiler gibi rakamlarla sizi şoke edip beceriksizlikleri gizlemek zorunda olmadığımdan hiçbir abartılı rakam vererek bu iddialarımı desteklemek gereği duymuyorum. Bütün büyük metropollerde uygulanan bazı sistemlerin hızla ve korkulandan çok ucuza mal edilerek uygulanması ile güzel şehrimizin en önemli tıkanıklık konuları kolayca çözümlenebilir bu suretle de programlanmış raylı sistemlerin özellikle de yer üstü tesis edilmiş ve edileceklerinin başarılı işlev görmesi sağlanabilir. Şimdi sözün özüne gelip bu çözümleri sırasıyla açıklayalım; 1.     Öncelikle trafik yükünü kaldıramayan ve gittikçe daha büyük tıkanıklık yaşanılan yolların hızla katlı hale getirilmesi gerekir. Bu çözüm ülkemizde mevcut mühendislik kapasitesi,inşaat becerisi,ekipman çokluğu ile tahmin edilemeyecek kadar hızla gerçekleştirilebilir. Hatta bu çözümün uygulanması için trafik bugünkü sıkışıklığı pek az arttıracak kadar engellenecek tarzda organize edilerek temeller hazırlanabilir, esas taşıyıcı kolonlar ve kirişlerin de ön gerilimli olarak uygun bir işyerinde hazırlanıp, geceleri en sakin saatlerde yerlerine konulması organize edilebilir. Bu ikinci kat yolların T biçimi taşıyıcıları mevcut yolların ortasındaki refüjlere veya refüj olmayan yollarda ayrım çizgileri üzerine yerleştirilerek mevcut yolun kapasitesi de aynen kullanılmaya devam edilebilir. İstenir veya gerek görülürse bu taşıyıcılar çelik de olabilir. 2.     Bu tip katlı yolların inşa edileceği dar boğazları tespit zor olmayacaktır,ayrıca bu yollara çıkış ve inişler de bu yollar üzerinde ve girişlerinde tesis edilecek sinyal sistemi ile düzenlenebilir, dar boğazlara  birkaç örnek vermek gerekirse örneğin; _      Akaretler sapağından Barbaros Bulvarının köprü giriş üst geçidi arasında, _      Büyükdere caddesinde Birinci Levent girişi ile Maslak Oto sanayi alt geçidi arasında , _      Aksaray-Sultanahmet arasında, _      Kadıköy'de de İskele meydanı ile Altıyol- FB stadı ve Altıyol -Belediye binası arasında ikinci kat yolların tesisi çok büyük rahatlık getirecektir. 3.     Bu tip yollardan rahatsızlık duyacak olanlar kaldırım genişliği az olan bölümlerdeki binaların ilk katları olabilirse de bu zamanla alışılacak bir husustur. 4.     Diğer büyük sıkıntı özellikle mağaza yoğun bölgelerde ve tek yönlü cadde ve sokaklarda iki taraflı yapılan gelişigüzel ve denetimsiz park etme alışkanlığıdır. Dörtlü sinyallerini açarak istediği yerde park edeceğini varsayma gibi bir kavram yanı sıra, " resmi park yasağı levhalarını" hiçe sayma alışkanlığının mutlaka yok edilebilmesi  öncelikle yeterli park alanı teminini gerektirmektedir. 5.     Bu sorunu çözmek için Belediyenin öncelikle kendisine ait alanları bu işe tahsis ederek dikey çelik yapılı asansörlü otoparklar tesisi ve bunları işletmeye açıp icara vermesi gereklidir. 6.     Bu tip otoparkların imalatı ve tesisi için yeterli teknoloji ülkemizde mevcut olduğu gibi çok büyük alanlara gereksinimi olmayan bu parkların kapasitesi de tek düzlemde altı araba park edilebilecek bir alana en az bunun beş misli araba alacak kadardır. Bu sistemde otoparklara imkan verildiği takdirde yol kenarı park olayı da en az %50 oranında yok edilebilir yani yolların kapasitesi o oranda arttırılarak aslında yollarımızın dar olmadığı da tespit edilmiş olur. 7.     Halen ağırlıklı olarak trafiğe engel olan ve kendisi de gerekli hıza ulaşamadığı için rantabl bir toplu taşıma yapamayan Fındıklı-Sirkeci-Aksaray tramvay hattı ve projelendirilmiş benzerlerinin mutlaka motrisden uyarı alarak yolunu kesen tüm kavşaklarda yaklaşım öncesi kırmızı sinyalle trafiği durdurup duraklar dışında hızını sürekli asgari 30 km/saat de tutacak şekilde teçhiz edilmeleri şarttır. Yoksa mevcut hızı ve gereksiz duruşları ile bu raylı sistem tüm trafik için de bir engel durumundadır. 8.     Yerüstü raylı sistemlerde ideal çözüm kendisine ait tercihli yolu olması ve mümkün olduğunca az durakta durmasıdır. Tekerlekli vasıtalar için de uygun çözüm üst geçitlerden hiç tramvay güzergahı ile kesişmeden geçmesinin sağlanmasıdır. 9.     İstanbul'un iki yakasını birleştiren Boğaziçi köprüsünde Anadolu'ya geçişte akşam saatlerinde tek yönlü yığılma olması hem oldukça yaşlanmış köprü için sakıncalıdır, hem de büyük zaman ve yakıt kaybına neden olmaktadır. Bunun için en uygun çözüm gişeleri tamamen kaldırıp anayoldan ayrım noktalarına koymaktır. Şöyle ki; Üsküdar,Bağlarbaşı,Çamlıca,Acıbadem, E-5 Göztepe ,E-5 Haydarpaşa, Kadıköy, Hasanpaşa, Bağdat Caddesi vb. çıkışlara gişeler uygun değişiklikler yapılarak taşınırsa köprü akıcılığını kazanacak ve vasıtalar seçtikleri yönlere ayrılarak dağılacaklardır. 10.                  Son olarak da Belediyenin mutlaka el atması gereken toplu taşıma vasıtalarından söz etmek gerekiyor bunlar sırasıyla; _     Hurda plakasız,enjektör ayarsız belediye otobüslerinin görev dışı bırakılması,yerine havayı kirletmeyen temiz ve manevra yeteneği ile kalkış hızı yüksek yenilerinin konması, _     "Özel Halk Otobüsü" gibi Türkçe fakiri bir deyimle adlandırılan otobüslerin "sanırım minibüs şoförlüğünden terfi etmiş" şoförlerinin ciddi bir denetim altına alınarak vasıtalarını trafik kurallarına uygun kullanmalarının sağlanması, _     Tekerlek takılmış gaz tenekesi benzeri, ayakta yolcu alabilen minibüslerin devre dışı bırakılması ve bunların sürekli yarattığı trafik keşmekeşinden kurtulunması (Bunlar ancak belediye sınırlarındaki raylı toplu taşıma merkezleri ile beldeler arasında yolcu taşıyabilirler), _     Şehir içinde ancak tamamı oturabilen on yolculuk minibüslere izin verilmesi, _     Taksi olarak kayar kapılı kargo tarzı vasıtalara izin verilmesi bu suretle bir taksinin yolcu alması halinde bazen iki yanındaki kapılarını da açarak yolun büyük bölümünü kaplamasından kurtulunması,kesinlikle lpg sistemi bagaja yerleştirilmiş taksilere çalışma izni verilmemesi gerekmektedir. Sözün özü önerilerimiz bilinmeyen ve yapılamayacak şeyler değildir, ama tespitim odur ki Büyükşehir Belediye Başkanı bunlarla meşgul olmak yerine Başbakanın Belediye başkanlığından kalma fikirlerinin uygulayıcısı olarak görevlendirilmiş görünümdedir, bu nedenle metro hattının çok ihtiyacı olan depo ve tamirhanesinin mutlaka kurulması gereken 4.Levent otobüs garajını ne Ülkeye ne de Belediyeye hiçbir getirisi olmayacak olan uyduruk ucube Dubai kulelerine tahsis etmek zorunda kalmıştır, şimdi İTÜ den metro tamirhane ve deposu için yer talep etmektedir. Dileyelim bu önerilerimiz de buz üstüne yazılmışlardan olmasın. Saygılarımla