Hükümetler sosyal medya ile savaşmıyor

Abone Ol

Geçtiğimiz günlerde Sosyal Araştırmalar Merkezi(STM)  Yönetim Kurulu Başkanı, millet vekili Zahid Oruç ile ilginç bir tartışma yaptık. 

Onunla yaptığımız konuşmaların ardından, sosyal medyadaki birikimlerimin bir kısmı da değişti ve “stm.az” veb sitesinde bir yazı yazdım.

Şu anda, küresel politik gündem, teknoloji yeteneklerinin genişlemesiyle farklı bir noktaya geldi. Şimdi, sağ merkezli politik çağrılar sosyal medyada yayılmakta ve sol protestolar internet üzerinden yayılmaktadır. 

Bazı organizasyonların amaçlı etkinlikleriyle, dünya çapında yeni "zorba" kareler ortaya çıkıyor.

Sosyal medya, siyasi savaşlar, açgözlülük ve anayasa karşıtı zorlukların ana propagandası haline geldi. Sosyal ağlara siyasal sömürü yoluyla nasıl erişilir?

“Renk Devrimi” senaryoları geliştirilmektedir. Sembolleri kullanarak, sosyal medyada açık ve kapalı gruplarda gizli bir siyasi örgütlenmeler oluyor dünyada.

Devletlerin laikliğine yönelik bir tehdit var. Radikal dini hareketler farklı ülkelerden ve sekülerizmi tehdit eden zararlı ideolojik propagandalar kullanıyor.

Yabancı unsurların elleri uzanıyor. Bu nedenle, tam da sosyal medya yoluyla yabancı istihbarat kendini aktiv ortaya koyuyor.

Sosyal hoşnutsuzluk unsurları pekiştiriliyor.

Yalan ve çığlık, öfkeli dezenformasyon insanlara sosyal ağlar aracılığıyla iletiliyor.

Son zamanlarda, sosyal medyanın olanakları dünya genelinde büyüyor ve genişliyor. “ We are social 2018” raporunda önemli ve düşündürücü ifadeler var. Şu anda dünya çapında 3 milyardan fazla sosyal medya kullanıcısı var. Aynı şekilde, aktif cep telefonu kullanıcılarının toplam sayısı 3 milyardan fazladır.

Facebook artık Azerbaycan  ve komşu ülkelerde siyasi bir platform olarak daha popüler olmasına rağmen, Twitter dünyadaki kilit politikalardaki önemini korumaktadır. 

Sonuç olarak:

Twitter kullanıcıları arasında kadınlar erkeklerden daha fazla.

35-49 yaşları arasındaki insan sayısı Twitter'da daha fazla.

Siyasi sözlükteki yeni kelimelerden biri Facebook devrimidir. "Arap Baharı" nda, Maidan etkinliklerinde Facebook insanları toplamanın odak noktası haline geldi. Bu çerçevede, aktivliyin hala Facebook'un kullanıcı sayısına öncülük ettiğini söyleyebiliriz. Facebook'un ardından Whatsapp ve Youtube liderliğini sürdürüyor. Telegram ve Pinterest gibi sosyal ağ platformlarında daha az kullanıcı var.

Küresel olarak, gazeteler, televizyonlar ve tüm geleneksel medya türleri hala küresel olarak üstündür. Her yıl internet kullanıcılarının sayısı, sosyal medya kullanıcılarının sayısı giderek artıyor.

Tüm bu durumlarda, yetkililer sosyal medya ile savaşmıyorlar ve internetin özgür olduğu demokrasilerde sosyal medyayı lokomotif olarak kabul edenlerin bu tür faaliyetlerini önleyebiliyorlar.

Sosyal medya devrimi beyinde  yaratmalıdır, sokaklarda değil!