Hocalı Katliamı’nın 20. yılında, ülkemizde yapılan pek çok protesto gösterisinde, bu katliamı Ermeni’lerin yaptığı vurgulanmaktadır.

Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesinde 26 Şubat 1992 tarihinde, sivil Azeri Türklerinin katledilmesi, sadece görüldüğü gibi değildir.

ABD TİME dergisine göre katliam Ermenistan’ın ve 366. Motorize Piyade Alayı’nın desteğindeki Ermeni güçlerince gerçekleştirilmiştir.. denmektedir...

Ermeni kuvvetlerine, Ermenistan Cumhurbaşkanı Serj Sarkisyan komuta etmekteymiş.

Katliamın Ermeni güçlerince yapılan bir intikam olduğu açıklanmıştır.

Bu katliamda 106’sı kadın, 83’ü çocuk ve 70’den fazla yaşlı olmak üzere toplam 613 savunmasız Azeri vatandaşı katledilmiştir.

487 kişinin ağır yaralandığı, 150 kişinin kaybolduğu ve 1275 kişinin rehin alındığı bu katliamda, Uluslararası İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün raporuna göre, cesetlerde yapılan incelemelerde, cesetlerin birçoğunun yakıldığı, gözlerinin oyulduğu ve başlarının kesildiği tesbit edilmişti.

1992’lerde Ermenistan’ın bu katliamı yapabilecek ölçüde bir askeri gücü olmadığı, büyük ölçüde Rusya’nın desteği ile bu katliamın yapıldığını tarafsız gözlemciler belirtmiştir.

2005 yılında gazetemizi ziyaret eden Rusya’nın İstanbul Başkonsolos Yardımcısı Vitaly Soldatenkov ile yaptığım görüşmede bu tespit ve iddiaları gündeme getirerek yorum yapmasını istemiştim. Konsolos Yardımcısı, bu konunun siyasi olduğunu ve yorum yapamayacağını açıklamıştı.

Eski Sovyetler, peyk ülkeleri yönetebilmek için ülkeleri birbirine mahkum etmişti.

Ermeni’lerin yoğun yaşadığı Dağlık Karabağ bölgesini Azerbaycan’ın içinde, Azerilerin yoğun olarak yaşadığı Nahcivan Bölgesi’ni de Ermeni toprakları içerisinde bırakmıştı.

Rusya’nın Kafkaslarda etkinliğini sürdürebilmesi için, aynen Sovyet politikası izlenmektedir.

Ermeniler desteklenerek, Dağlık Karabağ-Hocalı’da Azeri katliamı yaptırılmıştır.

Günümüzde olaylar değerlendirilirken, fotoğrafın bir bölümü değil, tamamı değerlendirilmelidir.

Anadolu’dan göç ettirilen Ermeni’lerin çocuklarını Türk aileler evlerinde saklamıştı, sürgüne göndermemişti.

Çocukların ve kadınların katledilmesi, ancak SOYKIRIM sözcüğü ile ifade edilebilir.