Hırs, herhangi bir şeye karşı doyumsuz, tutku halini almış, güçlü bir çekimdir. Insan hırslanınca tutkuyla istediği şeyi ele geçirmek ister.

Hırslı insan için önemli olan tek şey, istediğini almaktır. Hırslı insanda kıskançlık, haset, nefret, hiddet gibi duygular vardır. Tüm olumsuz duygular hırslı insanda yer alır.

Hırslı insan zamanla ahlaki değerlerden de vazgeçer ve onların yerine hırsla ilgili olan değerleri getirir. Bu değerler bencillik ve egoyla ilgili olduğu için hem onu hem de karşısındakini mahveder. 

Duyu organları kişiyle temasa geçtiğinde zihin yorulmaya başlar, beden ve duygular tahribata uğrar. Böylece sürekli insan koşuşturmaca halinde olur. Zihnin birçok nesneye yönelmesi ve kişinin kendisini nesnelerle özdeşleştirmesi mutsuzluğun temel nedenidir.

Insan eğer kendisinin beden olmadığını, eşsiz, ruhi varlık olduğunu idrak ederse ve bu bilince göre hareket ederse doyuma kavuşur. Doyum, nedensiz mutluluk ve saadet getirir. Coşku ruhtan gelen, zevk ise bedenden gelen bir olgudur.

Eğer kişi sürekli zevke yönelik hareket ederse gerçek mutluluğu yakalayamaz. Hep arayış içinde olur. Oysa ki Coşku, özde olan bir nitelik olduğu için hiç bir zaman sönmez. Ve ebedidir. 

Hırslı insan kesinlikle mutlu değildir. Hırs bir alışkanlıktır, hırs sonradan öğrenildiğinde hırstan vazgeçmek daha kolay olabilir. Zeki olan kişi, hırslı olmaz. Ama akıllı insan kesinlikle hırslı olur. Hırs kesinlikle zararlı bir olgudur. 

Eğer insan hırsı kimseye zarar vermeden kullanıyorsa o zaman bu olgu yararlı hale gelebilir. Ama kişi bu hırsı bencilce kullanarak, hedeflerine ulaşmak için yaparsa o zaman hırs zarar verir. 

O yüzden hırs yapıcı veya yıkıcı olabilir. Hırslı insan hem kendine hem de başkalarına zarar verir. Kişi eğer hedefine ulaşmazsa yıllarca üzülür, hatta travma bile geçirir. 

Hırs duygusu çok derin olduğu için kesinlikle hafife alınmamalıdır. Örneğin mükemmelliyetçi ebeveynler çocuklarını birer yarışmacıya çevirerek hem kendilerine hem de çocuklarına zarar verir. 

Hırslı kişi birşeyin üzerine çok düşer ve onu şiddetle arzular. Hırs dolu insan şefkat hissini de yitirir. 

Hırstan özgürleşmek için hırs gözlemlenmeli ve bu olgudan kaçınılmamalıdır. Insan kendine dönmeli,  hatalarını daha net kavramalı ve kendisiyle yüzleşmelidir. O zaman hırs, olumlu ve yararlı olan azme dönüşür .

Geçici olan zevkle değil, ebedi olan coşku ile yaşamınızı zenginleştirin. İşte o zaman her an kutlama ve sevinç içinde olacaksınız.