Hz.Mevlana'ya atfedilen güzel bir söz var; "İnsan ne kadar geriyi görürse o kadar ileriyi görür." Çünkü; tarih zaman zaman tekerrür eder. O nedenle sık sık tarihimize göz atmamız gerekir. Geçen hafta Harp Akademileri Komutanlığında bir konuşma yapan Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, adeta Hz.Mevlana'nın sözünü hatırlatıyor ve diyor ki: "'Arşiv' diye adlandırdığınız dokümanları hangi sıklıkla kullanıyorsunuz? Biliyorum ki, soru hepinizi ürküttü. Bu soruyu yöneltmemdeki maksat, artık elinizdeki geçmiş yıllardan kalan dokümanların şu anki gereksinimlere cevap verememesi gerektiğini vurgulamaktır." Evet, özellikle yakın tarihimizi iyi bilmek zorundayız. Geçmişe takılıp kalmadan yeni metotları ve teknolojiyi kullanarak ileriye dönük bir takım projeler üretmek zorundayız... Lider, bugünden yarını görendir. Özkök Paşa, veciz konuşmasında bakınız lideri nasıl tanımlıyor; "Lider, herkesin bir tarafa baktığı sırada diğer tarafta olup biteni de görebilendir. Yaptıklarını başkası beğensin diye değil, kendisi beğenip doğru bulduğu için yapandır. Tepelerin arkasını görebilendir. Sadece kabul edilebilecekleri yapan değil, yaptığını kabul ettirendir." Türkiye'nin her şeyden önce birlik beraberlik şuuruna ihtiyacı vardır. Başbakan'la Cumhurbaşkanı'nın sürekli ihtilaf halinde olduğu bir ülkede kalkınma, birlik ve beraberlikten ne kadar söz edilebilir? Bunu kimseyi suçlamak için söylemiyorum. Hiç kimseye baştan şartlı olarak suçlu ve hain gözüyle bakılmamalıdır. Vatanını ve milletini seven herkesin düşüncelerinde bir takım değişiklikler olması son derece tabidir. Tabi olmayan onları farklı şekilde yorumlayıp, ateşe körükle gitmektir. Ülke kalkınması için tüm kurumlar barışık olmalı ve birbirini saymalı ve sevmelidir. Genel Kurmay Başkanı Sayın Hilmi Özkök'ün konuşmasında, ileriye dönük projeksiyon sunması ülkemiz açısından fevkalade önemli ve bir o kadarda sevindiricidir. Özkök Paşa; 'Şartlanma zincirini kırın' diyor ve devam ediyor; "İçinizden birinin aklına gelen ve sizlere başlangıçta oldukça sıra dışı gelen bir fikir, çözümün anahtarı olabilir. Sizlere tavsiyem; hiçbir zaman ileri sürülen bir fikre karşı ön yargıyla hareket etmeyiniz. Çok aykırı fikirlerle karşılaşabilirsiniz, hele bu fikirlere 'vatan haini bir düşünce' gibi çok iddialı bir önyargı yla yaklaşırsanız, fikirlerden istifade marjını daha başlangıçta sıfırlamış olursunuz. Uygarlık karşı fikirlerin çarpışmasıyla gelişmiştir." Elbette, fikirlerin çarpışmasından hakikat doğar. Yeter ki fikirler samimi ve art niyetten uzak olsun. Sayın Özkök, bir önemli noktanın altını çiziyor; 'Test liderliği öldürür' diyor. Evet, bugün Anadolu liseleri ve üniversiteler girmek için çocuklarımız yarış atı gibi kullanılıyor. Eğitimde kriter, ne kadar hızlı ve doğru test çözerseniz, 'iyi lise ve üniversiteye girersin' mantığı işliyor. Böylece analitik düşünce tamamen kayboluyor. Böyle bir eğitim sistemiyle; İngilizlerin Hindistan'da; 'logaritma ezberlettiği' gibi ülke için hiçbir işe yaramaz, sadece ezberlediklerini bilen, düşünce üretmeyen, icat ortaya koyamayan nesiller türer. Bu da ülkenin istikbali açısından son derece talihsiz bir durumdur. Sayın Özkök bununla ilgili Güney Kore örneğini veriyor; "Güney Kore'ye ziyaretim esnasında Koreli rehberin sorduğu şu soruyu unutmuyorum: "1=5, 2=25, 3=125, 4=625 ise 5 nedir?" Bu soru aslında bir matematik sorusu gibi görünse de bir matematik sorusu değildir. Tamamen algılama ve soruya bakış açısıyla ilgilidir. Sorunun cevabı birçoğunun düşündüğü gibi 3125 değil, 1'dir. Çünkü 1=5 ise 5=1'dir. Şartlanmaların zincirini kırmadan unutulmaz kişiler olamazsınız." Devletin yönetim hususunda da Sayın Özkök şunları söylüyor; "Bir devletteki yönetim kalitesini, devleti oluşturan kurumların kalitesi belirlemektedir. Ayrıca bunu tamamlayan diğer hususlarsa, kurumların iç ahengi ve diğer kurumlarla uyumlu, etkili işbirliği ve eşgüdüm içinde çalışmasıdır. Bunları gerçekleştirebilen ulusların profili sürekli yükselmektedir. Bu nedenle bir ulusun refahı, istikrarı, geleceği, bağımsızlığı için iç barışın öneminin altını kalın çizgilerle çizmek istiyorum." Genel Kurmay Başkanı Sayın Hilmi Özkök Paşa'nın konuşması her yönüyle iyi hazırlanmış, muhtevalı ve bir o kadar da mesaj yüklü bir metin. İnsan arzu ediyor ki; diğer kurumlarımızda bu tür demokratik açılımların öncüsü olsun. Sayın Özkök'ün konuşması her kurum ve kuruluş için bir örnek niteliği taşıyor. Bu nedenle Sayın Özkök'ü kutluyorum. Ordumuz adına geleceğe umutlu bakıyorum. Hilmi Özkök Paşa'nın mesajı bugünden ileriyi görmek... İleri için plan, proje ve hazırlık yapmaktır. Büyük devlete yakışan da budur. Gerisi laf-ı güzaftır.