Aşk, ihtiras, hırs, sadakat, hüzün, emek, duygusal zeka, dijital zeka… yok yok…

Gören katılıyor. Gören katılıyor.

Sevda bu bulaşıcı

Seven sevene

Koca bir aşk şehri yaratılan

Patrick Süskind’in ‘Koku’ su halt etmiş.

Sarılan sarılana…

Çok beğendim.

Ne mi bu ?

Sinema günleri başladı canım.

Hikaye çok güzel, kurgu acayip

Senarist, dramaturji

Işıkçı, casting, efektler, ses, müzik, nefes…

Kareografi, hele o fondaki dansçılar 

Bir bakıyorsun tango, birden rumba… ardından samba, rock-n roll 

Ve işteee… karşınızda hip-hop

Bir Hiiippp bir hoppppp

Ay bayılacam

Ça- ça- ça bile var!

Yerinden kalkıp yağmurlu sokakları hayal edip  ‘singin in the rain’ yaparsin.

Dene bak ben yaptım. Kaynım da yaptı!

Her sahne kanını kıpır kıpır dondururken (!)

Akıllara ziyan geçen saatlerle zaman nasıl geçiyor anlamıyorsun bile !

Tüm zamanların en iyi hikayesi

Müzikal komedi

Emeği geçenleri kutlarım.

Ha bir de festivalde bir ikili var ki

Tam bir bitkisel fabl!

Soğan ve patates başrolde.

Çocuk filmi desem… ı-ıhhh diil

Düşündüren güldürü bu!

Karagöz- Hacivatvari replikler

Hayat Hikayesi bunların ki

Dram!

Yıllarca onlara verilen emekler, adlarına kurulan borsalar, vakıflar…

Çektikleri eziyetleri anlayanlar sendika bile kurdu be.

Bir gittiler bir geldiler

Bir gittiler bir geldiler

Yok kansere iyi geliyor yok şeker bu dediler. Proflar diyetisyenler işi gücü bıraktı uğraştı da uğraştı.

Bir cicili bicili marketlere çıktılar

Bir pazarlarda fanila- donların yanına

Tanzim ettiler olmadı

Bir ara sinirleri çok yıprandı, birbirlerine düştüler.

O ‘Sen tam bir kurukafasın’ derken diğeri ’Ya sen!  şişko patates susss’ dedi.

Ahhh vahhh

Yaşamak zehir zıkkım oldu ikiliye!

Sonunda onurları kırıldı siyanür içtiler.

Ağlayarak çıktım. 

Öyle böyle değil gözyaşlarım tazyikle daireler çizip akarak…