Vergi kayıp ve kaçaklarını önlemenin yolu olarak, hükümet her mahalleye mini bir vergi dairesi şubesi kurmayı düşünüyormuş. Bu amacı şöyle özetliyor Maliye Bakanlığı: 

"Söz konusu çalışma ile yeni sistemde gelir idaresi, mükellef odaklı hale gelecek ve mükellef haklarını gözeten bir yapıya kavuşacak. Fonksiyonel örgütlemeyi içeren yeni modelde, birimlerde mükellef ve sektörler itibariyle bir örgütlenmeye gidilecek. Sorunların yerel düzeyde çözülmesi amacıyla da taşra teşkilatı, merkezle bütünlüğü bozulmadan güçlendirilecek. Çok kademeli organizasyon yerine daha yalın ve matriks yönetim anlayışı idareye egemen kılınacak." 

Vergi dairelerinin halen birer çile kapısı olduğu, göz ardı edilemeyecek bir gerçektir. 

Vergi daireleri verimli çalışamıyor!? Vatandaşa iyi hizmet veremiyor!? 

Vergi idaresinde bir reform ve iyileştirme yapılacaksa, öncelikle mevcut vergi dairelerinin verimli çalışmasını sağlamak ve mükellefle bütünleşmesini temin etmek gerekiyor. 

Bilindiği gibi ülkemizde 2.5 milyon memur, bürokrasi dediğimiz paslı çarkı döndürme(me)ye çalışıyor!? 

Bu paslı çark iyi dönmediği için, vatandaş idareden sürekli şikayetçi durumdadır. 

60 milyonluk İngiltere'nin memur sayısı 600 bindir. Birbirine  yakın nüfusa sahip olan iki ülkenin, memur nüfusu arasındaki uçurum, bizim fakirleşmemiz yolunda en önemli kilometre taşlarından biridir. 

Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgesinde toplanan vergiler, vergi daireleri memurlarının masraflarını karşılamaktan uzaktır. 

Maliye teşkilatı, bürokrasiye boğulmuş ve iş üretemiyor. 

Mevcut Vergi Dairelerine ek, mahalle vergi büroları açılırsa vergiler daha iyi toplanır, vergi tabana yayılır diye umulmaktadır!? 

Teşkilatta reform yapılmadan, Maliye ile mükellef arasındaki güven bunalımı ortadan kaldırılmazsa, vergi tabana yayılamaz. 

Açılacak küçük şubelerle ancak masraflar artacaktır. 

Bürokratik harcamalarda tasarruf hedefleyen Maliye, yeni cari açıklar meydana getirecektir. 

Ahlâk ve karakter sağlam olmadıkça, cemiyette esaslı bir iş görmeğe imkân yoktur. 

İsmet İnönü