Mehmet Berk Ergin, diğer ismiyle iyilik meleği… O diğer sosyal medya fenomenleri gibi para kazanma savaşında değil. 2 milyonu aşkın takipçisi bulunan ve bu takipçileriyle birlikte sosyal sorumluluk projelerine el atan bir fenomen …  Mehmet Berk Ergin ile röportajı gerçekleştirmek için tam 1,5 ay uğraştık, neden mi ? Çünkü o tüm zamanını gerçek anlamda yardıma muhtaç insanlara ayırıyor. Bir mağdurun derdi onun derdi oluyor… Bugüne kadar  Valilik izni bulunan binlerce insanın yanında olan ve dertlerine derman bulan genç fenomen Mehmet bek ergin ile dününü ve bugününü konuştuk.

Kendinizden bahseder misiniz?

23 Kasım 1994 tarihinde Bingöl’de doğdum. İstanbul’da yaşıyorum. Hayat devam ediyor. Eğitim olarak, sosyal hizmetler ve gazetecilik bölümlerinden mezun oldum. Adalet bölümü, iş sağlığı ve güvenliği bölümlerine ise devam ediyorum. Notlar gayet iyi, hukuk bölümüne geçiş yapmayı planlıyorum.

Sizi sosyal sorumluluğa iten sebebin yaşadığınız zorluklar olduğunu duymuştuk. Bu günlere gelmenizdeki serüveni bize de anlatır mısınız?

Çocukluğumda yaşadığım zorluklardan ötürü 3 farklı konuda yazılar yazmıştım, dereceye girmişti. Sonra Adana’da yerel bir basında yazmaya başladım. 2008 gibi ulusal medyada yer almaya başladım. Bu süreçte takipçilerim artmaya başladı topluma nasıl faydalı olabilirim düşüncesiyle sosyal sorumluluğa yöneldim ve o gün bu gün sosyal sorumluluğa aynı hassasiyetle devam ediyorum.

BİNLERCE İNSANA YARDIMIM DOKUNDU

Bu güne kadar kaç kişiye yardım eli uzattınız?

Takipçilerimden Allah razı olsun tedavi kampanyaları, erzak ve eşya konuları, Ramazan’da kumanyalar, öğrencilere kıyafet ve ayakkabı kampanyaları, kan duyuruları derken on binlerce insana yardımları dokundu.

SÜMEYRA’YI ÇOK ÖZLÜYORUM

Sizi etkileyen bir anınızı paylaşabilir misiniz?

Erzurumlu minik Sümeyra’ya karaciğer nakli gerekiyordu. Durumu çok ciddiydi bir paylaşımla o kadar çok insan Sümeyra’ya koştu ki, ünlülerde gördüğümüz doktor kamuoyu açıklaması Sümeyra’da da oldu. Ailesinin ağzından aktaracağım, Sümeyra, 18 Aralık 2016 tarihinde rahatsızlandı. Midesi bulanıyordu. Hastanede yatırıldı. Yemek borusunda sıkıntı vardı. Tam bir yıl sonra yine aralık ayında Sümeyra sabah 6 gibi kan kustu. Hastaneye kaldırıldı. Sizin yaymanızla binlerce kişi aradı. Sümeyra o sırada yoğun bakımdaydı. Sümeyra’nın karaciğer ihtiyacı olduğu öyle bir yayıldı ki. Neredeyse tüm Türkiye destek oldu. Sümeyra uyandığında doktor ona ünlü oldun demişti. Sümeyra nasıl olduğunu sorduğunda doktor da olan biteni anlatmıştı. Ablan anlatsın sana, demişti. Ben gittiğimde bana sordu ben de “Evet” dedim. Sizinle tanışmayı çok istiyordu. Mehmet abi çok tatlı, çok yakışıklı, derdi. Yani sizi çok sevmişti. Mutlaka tanışmak istiyordu.” Sümeyra’yı Ankara’ya bekliyordum. Ailesiyle gelecekti. Fenalaştı. Kalbi 2 kez durdu döndü en son vefat etti. O zamanlar Bingöl’e gideceğimi duyurmuştum. Arkadaşları aileyle irtibat içerisinde olduğumu bildiğimden aileyle irtibata geçip Erzurum Üniversitesinde konferans vermemi istediler. Tüm hazırlıklar tamamdı. Hayat işte bu, ben gidiyordum; tam da o gün bu kez ablası karaciğerden rahatsızlandı. Sümeyra annesini ve abisini karaciğer yetmezliğinden kaybetmişti. Sümeyra artık yok. Galerimi ne zaman açsam onu görüyorum, gözlerim doluyor. Özlüyorum onu. Bu sebeple insanlarımızdan ricam hesaplarını kan ve organ nakil duyuruları için de kullansınlar.

Birçok fenomen sosyal medyayı kazanç amaçlı kullanıyor ancak siz yardıma muhtaç insanların yanında olmak için kullanıyorsunuz. Bunun sebebi ne?

Estağfurullah. Herkesin kendine göre bir düşüncesi ya da planı hatta kariyer planı olabilir. Benim gayem ise yaşadığım zorluklardan bu günlere geldiysem toplumun yanında olmak gerekir dolayısıyla hayatımı sosyal sorumluluğa adadım.

KADINA,ÇOCUĞA VE HAYVANA ŞİDDET ARTTI

Adli konularda da çok aktifsiniz. Ülkeyi derinden üzen birçok olayda avukat yakınlarınızla olaylara dahil olduğunuzu görüyoruz. Kadına şiddet klibinde de yer aldınız. Bu konuda neler düşünüyorsunuz?

Eski zamanlara bakıyorum bir de günümüze bakıyorum üzülüyorum. 2000’li yıllarda şiddet bu kadar değildi, şimdi ise dünyanın her yerinde kadına, çocuğa ve hayvana şiddet korkunç şekilde arttı. Dünyanın her yerinden mesajlar alıyorum. Ülkede olaylara dahil olmak kolay oluyor yabancı ülkelerde ise oradaki tanınmış isimler arasında çevrem varsa direkt onlar aracılığıyla adım atıyorum çevrem yoksa da oranın yetkililerine ulaşmaya çalışıyorum. Bu devir beni çok korkutuyor…

Kitabınız ne durumda?

Bu sıralar biraz fırsatım oldu tekrar çabalıyorum. Umarım bir an önce bitiririm.  40 kadar anı tamam. Birbirinden duygusal anılar var, bu anıların ışığında kişisel gelişim kitabı olacak.

Sağlık sorunlarınız olduğunu duyduk. Son durum nedir?

Şu an sonuçların çıkmasını bekliyorum umarım kötü sonuçlar çıkmaz. Kasımdan beridir ciddi sorunlar yaşıyorum dolayısıyla bu sıralar sosyal medyada pek aktif değilim ama yakında bambaşka dönmeyi planlıyorum.

Çok çok geçmiş olsun. Lütfen dikkat edin kendinize. Pandemi hakkında ne düşünüyorsunuz?

Bir an önce bu musibetten kurtulsaydık çok iyi olurdu. Herkes zor durumda.

Yardım talepleri nasıl teyit edilebilir?

Tedavi kampanyalarında Valilik izni istenebilir. Burs için öğrenci belgesi istenebilir. Eşya ve erzak için ise muhtarlıktan fakirlik belgesi istenebilir. Aynı şehirde iseler yerinde görülmekte fayda var.

Köşe yazarlığı serüveniniz sona mı erdi?

Hayır. Yakın zamanda bambaşka format ile tekrar döneceğim inşallah. Şu an son çalışmalarımı yapıyorum sağlık sorunlarım araya girmeseydi şu an tamamlanmış olurdu.

Yeni projelerin var mı?

Uluslararası çapta büyük projelerim var, umarım faaliyete geçiririm. Sağlık sorunlarımı toparladığım an tüm çalışmalarımı bir anda yürütmek isterim.Kamuoyunun merak ettiği bir şey var ünlülerde bilmediğimiz yardımseverler var mı? Şahsen benim de bildiğim gizli yardım eden isimler var fakat sosyal sorumluluğun öncü isimlerinden birisi olan size de sormak istiyorum.

Evet, gizli gizli yardım yapan öyle isimler var ki… Söylesem, insanlar der ki o da mı yardımsever. Hiç umulmadık isimler bile yardımsever. İsimlerinin her zaman gizli tutulmasını tutan koca yürekler onlar. İyi ki varlar.

Yeşilçam için ne düşünüyorsunuz? Bir takım projelerinizin olduğunu duyduk.

Evet, Yeşilçam için bir takım projeler hazırladım. Sinemamızın emektarlarının birçoğunun hali gerçekten çok üzücü. Ne hikayeler var ne hikayeler… Onlar bu durumu hak etmiyor. Onların telif hakları konusu bile içler acısı. Aslında bir düzenleme gerekiyor telif haklarıyla alakalı. Her yerde filmleri dönüyor ama kazandıkları yok. Oysa günümüzdeki oyuncuların bir sahnesini bile yayınladığınızda yapımcısından oyuncusuna herkes tepenize çökebiliyor. O dönemdekilerinin de böyle imkanlarının olması çok iyi olurdu.