H Grubunda mücadele eden ekibimiz oynadığı maçlarda toplam 6 galibiyet, 2 beraberlik ve 1 yenilgi alarak 2020 Avrupa Futbol Şampiyonası elemelerinde inanılmaz bir başarıya imza attı. A Millilerimiz aldığı bu sonuçlarla son maça kalmadan EURO 2020'ye katılmaya hak kazanırken bir yandan da bambaşka bir kimliğe büründü diyebiliriz. 

İnanılmaz derken abartmıyoruz elbette. Henüz bir yıl dolmadan tamamen değişen bir kadro ve sistemle oynayan ekibimiz, Şenol hocanın takımın başına geçmesiyle birlikte yükselen bir ivme yakaladı ve değişen bu hava hem takıma hem 80 milyona sirayet etti. 

Güçlü ve iyi bir takım olmak, Avrupa'da ilerlemek, adınızı duyurabilmek öyle kolay bir iş değil. Dünyanın ve Avrupa'nın önde gelen takımlarına baktığımızda çok iyi oynamadıkları yani performansları düştüğü zamanlarda bile öyle kolay kolay yenilmediklerini görüyoruz. Bu tip takımlar gol atamasalar bile rakibini zorlayan bir oyun oynayarak gol de yemiyorlar. Grupta tek yenilgisini İzlanda ekibine karşı olan A Millilerimiz bu maçta tam da böyle bir performans sergiledi. Milliler belki gol atamadı fakat rakibine de öyle rahatça oynayacağı bir alan bırakmadı, etkili pozisyon şansı vermedi. 

İzlanda oyun tarzıyla ve geleneğiyle her zaman turnuvalarda yer alan bir ekip, Şenol hocanın da daha önce söylediği gibi grubumuzdaki iki güçlü rakipten birisiydi. Buna rağmen A Milliler İzlanda karşısında akıllıca bir oyun sergileyerek ve yalnızca işini yaparak bize lazım olanı almayı bildi. İşin en güzel tarafı ise herkesin istekli ve canla başla oynaması. Bu durum grup maçları boyunca tribünlere de yansıdı ortaya çok güzel görüntüler çıktı. 

Bu maç özelinde Avrupa'da form tutan oyuncularımızın sergiledikleri performanslar oldukça etkiliydi. Özellikle Merih Demiral'in maçın 82. dakikasında İzlanda'nın kullandığı kornerde Magnusson'un kafa vuruşunda kaleci Mert Günok'u geçen topu çizgiden çıkarması maçın kırılma anıydı diyebiliriz. İzlanda takımı duran toplardan çok gol bulan, vücut olarak dirençli ve çok koşan bir ekip, fakat milli takımın defans hattı karşısında koşularının bir anlamı olmadı. Merih Demiral, Çağlar Söyüncü, Umut Meraş ve Zeki Çelik İzlanda hücum hattına geçit vermedi. 

İzlanda'ya karşı çok kritik bir puan alan ve toplam puanını 20'ye yükselten Türkiye, genç kuşak oyuncularıyla ümit vermeye, yol almaya devam ediyor. Sakatlıklar nedeniyle ofansif birçok oyuncusundan yoksun olan ve hücum hattında etkisiz kalan Ay Yıldızlı ekibimiz Cenk Tosun, Abdülkadir Ömür gibi eksik oyuncularının dönmesiyle birlikte şüphesiz ki daha iyi bir takım olacak. Öte yandan oyuncularımızın maç sonu verdikleri röportajlardaki mutlulukları ve gözlerinin içi parlaması uzun süredir yaşamadığımız güzel duyguları bize yeniden hissettirdi. 

Türkiye, tarihinde ilk kez Avrupa Futbol Şampiyonası'na grup maçları bitmeden katılmayı garantilerken, bu takımda emeği geçen başta Şenol hoca olmak üzere tüm oyuncuları tebrik ediyor ve başarılarının devamını diliyoruz...