• Olumsuz moddan hızlı çıkabilmenin yolları nelerdir? -

Ne kadar kendimize vakit ayırsak, farkındalıkla tercihlerimizi yapsak da bazen beklenmedik ağır olaylar bazen çok sevdiklerimizin yaşadığı sorunlar bazen de tüm dünyayı etkileyen genel meseleler enerjimizi, mutluluğumuzu, olumlu duruşumuzu bozabilir. İnsan olmanın bir parçası, etrafımızda olan bitene duyarlı kalabilmemizdir. Hayatın her alanında olduğu gibi burada da bir denge sağlamak önemlidir ki olaylar bizleri etkilesin, değiştirsin gerekirse, duygular hakki verilerek yaşansın, baskılanmasın ama yakıp / delip geçmesin.

Örnek vermek için çok uzaklara gitmemize gerek yok; doğal afetleri, ölümcül virüsü, savaş tehlikeleri ile hepimizi derinden etkileyip olumsuz bir ruh haline çeken bir aydı, Ocak 2020. Şimdi bütün bu acının ortasında, gündelik hayat da bizi beklemiyorken ne yapacağız? Hayatımıza bizi tatmin eden, ruhumuzu dolduran bir şekilde anda kalarak devam edecek, sorumluluklarımızı yerine getirip hala verimli ve üretken kalabileceğiz?

Kendimize ve evrene yapabileceğimiz en iyi şeylerin başında, kurban psikolojisini bırakmak gelir. Olaylar ne kadar acı verici olursa olsun; hiçbirimiz, bu acıyı, direk etkilenenler kadar derinden yaşıyor, onları tamamen anlıyor olamayız. Sanki birebir yaşamışçasına feryat, figan etmek; bizlerin -başka ajandalar gütmüyorsak- olsa olsa acı seven, kendini oyalamak için trajediye tutunan, başka şeyleri suçlamayı seçen yanımızın yansımalarıdır. Bu durumun beni tedirgin eden yani ise; toplumsal yalan bir başka anlaşma daha oluşturma riskidir. Toplumsal yalan anlaşmalar diye adlandırdığım durumlar, el birliği ile uygulamaya soktuğumuz şekilci ama içi boşaltılmış, insanı özünden uzaklaştıran uygulamalardır. 

Kurban psikolojisi ve toplumsal yalan anlaşmalarımızı aştıktan sonra ‘ne yapabilirim?’ ilk sorumuz olmalıdır. Enerjimizi düşüren, ruhumuza iyi gelmeyen, küçük ya da büyük her ne olursa olsun, konu için elimizden gelen bir şey var mı? Çözüme bir katkıda bulunabilir miyiz? 

Olaylara dövünürken, bir diğerinin yasını yaşama şeklini didiklerken gayet aktif olan içimizdeki kurban, söz konusu harekete geçmek olduğunda eylemsiz bir yargıca dönüşüp sürekli eksik ve yetersiz olduğumuzu fısıldar durur. Kendi kendimizi azımsar, sabote ederiz, üretmeyiz. Oysa gözlemlediği olumsuz durumun içinde kaybolup gitmektense, sorumluluk alıp çözüme yönelik harekete geçmek hem farkındalık hem olgunluk belirtisidir. 

Elimizden geleni yaptığımızda da enerjimiz hemen yükselmeyebilir. Elimizden gelen şeylerin vadeleri uzun olabilir. Elimizden gelen şeyler, çözüme yetmeyebilir. Ancak ondan sonra odağımızı, enerjimizi düşüren olaylardan çekmemiz gerekecektir. Bu sorumluluklarımızı bıraktığımız ya da artık acı çekmediğimiz anlamına gelmez. Sağlıksız bir döngünün içinde körelmektense, kendimizi döngüden çıkartıp daha yüksek bir perspektiften tekrar ve yapıcı olarak bakabilmemizi sağlar. Odağımızı bize iyi gelen şeylere kaydırmamız yerinde olur. Bu gibi durumlar için olumlu bir ruh halindeyken bir liste çıkarmak, olumsuz bir ruh halindeyken de buradan seçmek, yardımcı olacaktır. İşte, hep tavsiye edilen ve benim de tecrübe edip faydasını gördüğüm birkaç öneri;

Doğaya çıkmak,

Müzik dinlemek,

Nefes egzersizi yapmak,

Resim yapmak ya da el becerilerine yönelik keyif alınan bir şeylerle meşgul olmak,

Spor / yoga yapmak,

Vakit geçirmekten keyif aldığımız insanlarla bir araya gelmek,

Meditasyon yapmak,

Gülümsemek,

Duş almak,

Kendimize sağlıklı bir yiyecek hazırlamak,

Eğer bir günlüğümüz / ajandamız varsa doruk performanslarımızı, değerlerimizi ve hayat amaçlarımızı ziyaret etmek,

Hobilerimizle meşgul olmak.