Gün boyunca Ay Aslan burcundayken;  kendini ortaya koyma, show yapma, organizasyon becerileri, liderlik, yönetme, becerilerimiz ile ön planda olacağımız bir gün olarak yaşayacağız. Ancak akşama kadar saat 20:30 da ay’ın boşluğa girişi ile bu enerji son bulacak. 
Ay boşlukta iken ise, olayları akışa bırakmak en doğru hareket biçimidir…
Akşam üzeri ise 22:51 Ay Başak burcuna geçecek. Ay’ın Başak burcuna geçişi ile  2,5 günlük süreçte aytınıya ve detaylara önem verdiğimiz, mükemmeli yakalamak adına çevremizi açımasızca eleştirdiğimiz bir sürece giriyoruz. Bu nedenle çevremizi eleştirirken iki defa düşünmekte fayda var “ acaba dozu aşıyor muyum?” Çünkü bunu düşünmeden yapıyorsunuz ve ne olursa olsun siz yine memnun olmayacaksınız. Bu 3 günü bu enerjiler içinde yaşıyorsunuz. Boş yere kalp kırmayın.
Bir konuya bir kaç yönden bakarken konunun özüne inmekte zorluk çekebilirsiniz. Alternatif tedaviler, bitkilerle şifa üzerinde çalışılabilecek günler.
Gece yarısına doğru ise saat 23:18’deAy  Başak burcunda Balzamik faza geçecek. Yeniay öncesi olayları sonlanma ve bitirme aşamasına geçiyoruz. Yeniay öncesi gecenin giderek kararmaya başladığı bu süreç; bir yerde de Plüto’nun amaçlarına da hizmet edecek. 

GÜNÜN ÖNEMLİ GEZEGEN HARAKETLERİ:
VENÜS BAŞAK BURCUNA GEÇİYOR
8 EKİM 2015 - KASIM 2015
Akşam İstanbul saati ile saat 20:29’de  Venüs Başak burcuna geçecek ve burada ki seyahatini 8 Kasıma kadar sürdürecek..
Bu süreçte kaygı duyduğumuz bir sürece gireriz. İlişkilerimizde sevgi veya cinsellik yerini ciddiyete bırakır. Ve rutine bağlanmak ister. Yani hayatınızda olan kişileri tekrar, tekrar görürsünüz. Duygu yoktur, heyecan yoktur. Belli bir kurallar ve rutin olarak gerçekleşir bunlar. Yani bir sevgiliniz varsa onu sürekli her gün aynı şekilde görmek isteyebilir ama bundan hiçbir şey hissetmeyebilirsiniz.. Asıl olan sizin için düzenli olarak aynı hareketi yapmak olacaktır…
Bu aynı zamanda finansal bakımından da bu süreç içinde gelecek kaygısını yaşayacak olduğumuz bir süreç olacak bu.
Piyasalarda bir tedirginlik, yaşanabilir. Dikkat. Panik yok… Zaten konu Başak’ların elinde olacağından, zayıf halka tespit edilip, sağlam olanıyla değiştirilecektir. Elde ki kağıtlar kazanç sağlamayabilir ancak, daha iyisi ile bir karşılaştırma söz konusu olabilir.
İster ilişkilerde, ister diplomasi veya ister finansal alana da hep daha mükemmeli yakalamak için harcanacak enerjinin, bazen dozu aşar nitelikte eleştirilere maruz bırakacağını unutmayalım ve bu dönem bunun farkında olalım…
***
Diğer bir önemli gezegen hareketi ise bir süredir retro hareketini sürdüren Merkür, özellikle iletişim alanlarında yanlış anlamaların neden olduğu sorunlar yaşattı.
Bu akşamüzeri durağanlaşmaya başlayacak.1 gün sonra tam durma noktasından sonra yavaş, yavaş direk hareketine dönmek için hız kazanmaya başlayacak. Yaklaşık 1 hafta sonra direk hareketinde normal seyrinde devam edecek.
Bu da şu demek oluyor. Özellikle önümüzde ki bu 1 hafta içinde etkisini en problematik olarak hissedeceğimiz Merkür’ü temsil eden konularda;
Teknolojik veri ve data kaybına uğrayabilirsiniz.
İletişimde yanlış anlamalardan doğan problemler zirveye çıkabilir.
Mail gibi haberleşme alanlarında sorun yaratacak evrak kayıpları yerine ulaşamam gibi sorunlar yaşanabilir.
İletişim kaynaklı, çifte rezervasyon v.s. veya hiç yerinizin olmaması gibi teknolojik aletleri kullanarak yaptığınız işlerden kaynaklı doğacak problemleri özellikle seyahat yapanlar , ticaret yapanlar ve medya ve basın alanında uğraşanlar yaşayabilir.
GÜNÜN AY AÇILARI:
Gece yarısı güne başlar başlamaz etkin olacak olan (00:10)  Ay’ın Uranüs ile 120 derecelik açısı ile;
Beklenmedik sürprizlerden hoşnut olabileceğimiz sonuçlar çıkabilir.
Orijinal bir zaman dilimi olup, daha önceden yaşanmamış bazı orjinallikler yaşayabilirsiniz.
İçgüdüsel üst oktavdan bilgiler içimize sızabilir. Aniden bir şeyleri bildiğimizi fark edebiliriz.
Ani hatırlamalar ile geçmişte sorun olmuş konulara ani çözümler bulunabilir.
Ani şok hatırlamalar yaşanabilir.
Özgürlük hissi tavan yapıp, bu duygu ile hareket edebilir ve bunu talep eder. Duygusal olarak özgür olmaktan hoşnut olacağımız bir zaman dilimi olarak yaşayabiliriz.
Marjinal ve bireysel davranızlarımızla dikkatleri çekeriz.
Devrimci hareketler bireysel faaliyetler olarak gerçekleşebilir.
Üst oktav sezgiler devrede olur. Bilgiyi yukardan çekeriz.
*
Geceye doğru ise saat 23:00 itibari ile  Ay’ın Venüs ile kavuşum yapacak olması tüm gün bu enerjiler ile yoğunlaştıltan sonra günün gergin ve yorgunluğunu atmak için ikili ilişkimize sığınmak isteyebiliriz…
Bu süreçte tolerans yükselir. İkili ilişkilerden duygusal olarak besleniriz…
***
Biz zamanlar bir ada varmış.
Kibir, Mutluluk, Bilgi ve bu hikayede ismi geçen diğerleri hep bu adada yaşarmış. Ve tabii ki Aşk. Bir gün, her nasılsa, adanın batmakta olduğu anlaşılmış.  Bir panik, bir panik! Müthiş bir arbede yaşanmış.
Herkes adayı terk etmek için yollar aramaya başlamış:
Sandallar hazırlanmış, filikalar adaya yanaşmış, ayrıca tekneler ve yelkenliler de varmış.
*
Herkes adayı birbir terk ediyor ya...
Aşk direniyormuş!
Bir türlü gitmek istemiyormuş.
Böyle de keçiymiş.
*
Ada neredeyse battığı zaman ise...
Anlamış ki Aşk, ne yapsa nafile...
Yardım istemeye karar vermiş.
İşte o sırada şişman Zenginliki görmüş, kendisi gibi şişman olan bir tekneye yerleşmekteymiş.
Aşk, en masum haliyle:
- Beni de yanına alır mısın Zenginlik? demiş.
Zenginlik cevap vermiş:
- Çok isterdim ama alamam, biliyor musun teknemde çok fazla pırlanta ve elmas var ben onlardan vazgeçemem. Beni anlıyorsun değil mi, senin için yerim yok Aşk, belki başka sefere demiş.
*
Aşk, bu sefer de çok güzel bir yelkenlinin içindeki Kibirden yardım istemeye karar vermiş.
Biraz ürkekçe:
- Kibirciğim bari sen bana yardım et, demiş.
Kibir de:
- Edemem Aşk, sen sırılsıklamsın, tüm buraları ıslatırsın, hem sen benim başıma iş açarsın demiş.
Üzüntü de yakınlardaymış.
Aşk yılmamış, usulca ona yaklaşmış:
- Seninle gelsem Üzüntü, olmaz mı? diye fısıldamış.
- O kadar üzgünüm kü Aşk, yalnız kalmaya ihtiyacım var diye yanıtlamış Üzüntü.
Mutluluk da o sırada Aşkın yanından gelmiş geçmiş.
*
Tam umudunu yitirdiği anda Aşk...
Birden bir ses işitmiş:
- Gel Aşk! Ben seni yanıma alacağım.
Bu sesin sahibi Aşktan daha yaşlı biriymiş.
Ama Aşk kendini o kadar şanslı ve mutlu hissetmiş, o kadar kendinden geçmiş ki, kendisini yanına alan bu kişinin kim olduğunu sormayı o sırada akıl edememiş. Zaten Aşkın aklı hiç bir zaman başında değilmiş! Yeni bir kara parçasına vardıklarında, yani kurtulduklarında, Aşka yardım eden o kişi yoluna devam etmiş. İşte o sırada bizimki, ona ne kadar da minnettar kaldığını fark edip, koştura koştura Bilgiyi bulmuş ve sormuş:
- Kimdi o bana yardım eden?
Bilgi cevap vermiş:
- O Zaman idi.
Aşk da demiş ki:
- Peki ama bana neden bana yardım etti?
Bilgi gülümsemiş:
- Çünkü sadece Zaman, Aşk’ın ne kadar büyük olduğunu anlayabilir!
Sağlıkla