KÜRESEL LİDER: NAZARBAYEV, KÜRESEL BAŞKENT: ASTANA

Kazakistan 26 yıllık genç bir Cumhuriyet. Nursultan Nazarbayev önderliğinde 26 yıla birbirinden parlak siyasi ve ekonomik başarılar sığdıran Kazakistan da, başkenti Astana da bugün birer dünya markası. 

Astana bir taraftan “Geleceğin Enerjisi” konulu uluslar arası EXPO 2017 fuarına hazırlanırken, diğer yandan da, küresel barışı tehlikeye sokan Suriye krizini sonlandıracak olan çok önemli bir zirveye ev sahipliği yapıyor. 

Kazakistan’ın Başkenti Astana bugün New York’un, Cenevre’nin yanı sıra “dünyanın yeni barış başkenti” olarak anılıyor.

Bu kez yalnız Türkiye adına değil, tüm insanlık adına sesleniyoruz: “TEŞEKKÜRLER NAZARBAYEV!”

Bütün dünya nefesini tutmuş, Kazakistan’ın başkenti Astana’da, küresel ve bölgesel aktörler arasında yapılacak zirveden çıkacak sonuçları bekliyor. 

Suriye’de kilitlenmiş olan paylaşım kavgasının siyasi, ekonomik ve ruhani boyutları olduğundan, Astana Zirvesi’nin sonuçları dünya barışı açısından belirleyici olacaktır. 

Kazakistan 26 yaşında genç bir cumhuriyet. Astana, Kazakistan’ın ikinci başkenti. Tarihi Kazak kasabası Akmola’nın modernizasyonuyla oluşturuldu ve 26 Ekim 1997’de Kazakistan’ın yeni başkenti ilan edildi. 

Genç Kazakistan da, onun genç başkenti Astana da bugün birer dünya markası. Astana bir taraftan “Geleceğin Enerjisi” konulu uluslar arası EXPO 2017 fuarına hazırlanırken, diğer yandan da, küresel barışı tehlikeye sokan bir çatışmayı sonlandıracak olan çok önemli bir zirveye ev sahipliği yapıyor. 

Buraya dikkat! Küresel aktörlerin dünya barışını tehlikeye atacak bir çılgınlığa yöneldikleri sırada, bir küresel lider çıktı; “Küresel sorunların çözümünde başka yöntemler de vardır” dedi ve tarafları barışın yeni merkezi olan Astana’ya davet etti. ABD, Rusya, Türkiye, İran ve Suriye ile “muhalif gruplar” 15 Ocak’ta Astana Zirvesi’nde bir raya geldiler ve kördüğüm olmuş olan Suriye sorununa bir çözüm bulmak üzere işbirliği yapabilmenin yollarını tartıştılar. 

Suriye’de Rusya ile taban tabana zıt bir politika izleyen ABD’nin Astana zirvesi’ne katılıp katılmayacağı son günlere kadar netleşmedi. Rus Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, “ Suriye görüşmelerine ev sahipliği yapacak Asatana’da yeni Washington yönetimi ile ilk resmi teması gerçekleştirebileceklerini belirtirken, İran Dışişleri Bakanı Cevat Zarif, Suriye konulu zirvede Washington’dan yetkili istemediklerini söylüyordu. Yeni yönetimin henüz yerine oturmamış olmasından dolayı ABD’yi Astana’da Kazakistan Büyükelçisi temsil edecek. 

TÜRKİYE HEM SAHADA HEM MASADA; TEŞEKKÜRLER NAZARBAYEV

Fırat Kalkanı operasyonuyla Suriye’de alana inen Türkiye, bölgesel ve küresel aktörlerle birlikte Astana’na, masada olacak. Hatırlanacağı gibi, 24 Kasım’da yaşanan uçak krizi nedeniyle Rusya ile olan ilişkilerinin buzlanması nedeniyle Türkiye Suriye hava sahasında uçak uçuramaz olmuştu. 

Rusya ve İran’ın Esat’a güçlü destek vermeleri nedeniyle, ABD’nin Suriye politikası’nın çıkmaza girdiğini gören Cumhurbaşkanı Erdoğan, radikal bir kararla, Türkiye-Rusya ilişkilerinin normalleştirilmesi kararını aldı. Çok kritik bir dönemde böylesine önemli bir uzlaşmayı iki tarafın da saygı duyacağı biri gerçekleştirebilirdi. Bu kişi, Türkiye ile stratejik ortaklık anlaşması olan Kazakistan’ın saygın Cumhurbaşkanı, “Türk Dünyası’nın Aksakalı” Nursultan Nazarbayev olabilirdi. 3. Temmuz 2016 tarihli ve “TEŞEKKÜRLER NAZARBAYEV” başlıklı yazımızda, 15 Temmuz darbe girişimini de içeren bu çok duyarlı sürecin perde arkasını anlatmıştık. 

Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev, kardeş ülke, stratejik ortak Türkiye’nin Suriye konusunda çıkmaza girmesini istemiyordu. Ayrıca, Suriye’de kilitlenen paylaşım kavgasını başından beri dikkatle izleyen Nazarbayev, ortak amaçları savunan iki komşu ülkenin işbirliği yapmaları gerektiğini görüyordu. Suriye’nin toprak bütünlüğünü savunan iki ülkenin çatışmaları çok anlamsızdı. Uçak krizinin ardından yaşanan 15 Temmuz darbe girişiminin Türkiye’yi güçsüzleştirmeyi, yalnız bırakmayı hedefleyenlerin komplosu olduğundan haberdardı. 

Bu kritik süreçte devreye giren Nazarbayev, iki tarafın da saygı duyduğu bir isimdi. Arabuluculuk girişimleriyle, Türkiye-Rusya ilişkilerinin normalleştirilmesi sürecini başlatmış oldu. Kurtuluş Savaşı günlerinde bize, “Uzaktaki Kardeşime” şiiriyle  destek gönderen Mağcan Cumabayev’i unutmadığımız gibi, ülkemizin çok sıkıntılı bir döneminde yaptığı katkılar nedeniyle, Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’i de hiçbir zaman unutmayacağız: “TEŞEKKÜRLER NAZARBAYEV.”  

2015’in Ağustos ayında Moskova’da buluşan Erdoğan ile Putin, Suriye’de ateşkes sağlama ve Suriye’nin toprak bütünlüğünü koruma konusunda anlaştılar. Astana Zirvesi’nde Türkiye, Rusya ve İran ile birlikte, Suriye’nin toprak bütünlüğünü garanti eden bir bölgesel aktör olarak oturuyor.  Dönemin Kazakistan Ankara Büyükelçisi Canseyit Tüymebayev, bu ilginç sürecin ana hatlarını anlatırken, bu konudaki temasların 2015’in Ocak ayında başlatıldığını söylemişti. Kazakistan’a Bölge Valisi olarak uğurladığımız Canseyit Tüymebayev’i de saygı ve şükranla anıyoruz..  

KAZAKİSTAN BİR DÜNYA MARKASI

Kazakistan, bağımsızlığını kazandığı 1991 yılından bu yana, siyasi ve ekonomik alanlarda Cumhurbaşkanı Nazarbayev önderliğinde gerçekleştirdiği başarılar dizisi sayesinde, bugün bir dünya markası. 

Nursultan Nazarbayev’in, belki de Atatürk’ten aldığı ilhamla, küçük bir Kazak kasabasından yarattığı Astana, çok genç olmasına rağmen, UNESCO tarafından “dünya kenti” seçilmiş bir başkent.  

Suriye sorununa çözüm üretmek üzere Kazakistan’ın Başkenti Astana’da bir araya gelen olan tarafların, Suriye’de güvenlik sağlanmadan reformların yapılamayacağını savunan bir barış süreci ilan etmeleri bekleniyor. 

BAŞARIYA GİDEN KARARLI YOL

26 yaşında çok genç bir devlet olan Kazakistan ve Başkenti Astana birer dünya markasıdırlar, ama bu başarının arka planında kendisini ülkesinin geleceğine, dünya barışına, insanların mutluluğuna adamış bir küresel aktör vardır. Kazakistan’ın 26 yılda gerçekleştirdiği olağanüstü başarılarda Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev’in büyük payı vardır.

Suriye krizine bir çözüm üretme çabası içinde olan taraflar neden New York’ta BM çatısı altında ya da Cenevre’de değil de, Astana’da toplanıyorlar? Astana’nın büyüsü, saygınlığı hangi özelliğinden kaynaklanıyor?

Herkes biliyor ki, Astananın saygınlığı, tüm dünya barışseverlerinin Nursultan Nazarbayev’e duydukları saygının yansımalarıdır.  Kazakistan bir günde dünya markası olmadı. Kazakistan Nursultan Nazarbayev önderliğinde uzun ve kararlı adımlarla yürüdü. Genç Kazakistan, 1991’de bağımsızlığına kavuştuğunda, Sovyetlerden miras kalmış köhne bir ekonomi ve oldukça zengin bir nükleer silah stoku devralmıştı. Nursulatan Nazarbayev, hiçbir macera peşinde koşmadan barışçı bir lider olduğunu ortaya koydu ve dünyanın en büyük nükleer silah stokundan kendi iradesiyle vazgeçti. Semey’de nükleer deneme merkezini kapattı. 

1992 yılında BM Genel Kurulu 47’nci toplantısında Kazakistan Devlet Başkanı Nazarbayev tarafından önerilen Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı (CICA/AIGK), günümüzde tam teşekküllü bir uluslararası kuruluş sıfatıyla faaliyetine devam etmektedir. Türkiye, bu kuruluşun uluslararası düzeydeki itibarının artması için yoğun çaba sarf etmektedir.

KAZAKİSTAN’IN GÖZ KAMAŞTIRAN BAŞARILAR DİZİSİ


Kazakistan'da 130 çeşit halk ve topluluk yaşamaktadır; Rusların, Almanların yanı sıra, Uygur’dan Tatar’a, Başkurt’tan Hakas’a, Karadenizli’lerden Ahıska Türklerine kadar Türk dünyasının bütün unsurlarını burada görmek mümkündür. Kazakistan’ın toprakları Türkiye'nin 3 katı ( 2724.9 km2) olduğu halde nüfusu ancak 16 milyon civarındadır. Çeşitli ekonomik teşvikler uygulanarak yurtdışında yaşayan 7 milyon kadar Kazak'ın atayurtlarına dönmelerine çalışılmaktadır. 


Kazakistan, Nazarbayev’in Bağımsızlık Günü dolayısıyla yaptığı ulusa sesleniş konuşmalarında da belirttiği gibi, başka ülkelerin 100 ya da 150 yılda gerçekleştirebilecekleri başarılar dizisini 25 yıla sığdırabilmiştir.


Kazakistan, Cumhurbaşkanı Nursultan A. Nazarbayev önderliğinde dengeli bir dış politika izleyerek, bölgesel ve küresel çapta etkinliğini artırmaktadır. Kazakistan, Bağımsız Devletler Topluluğu (BDT), Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT), Ortak Güvenlik Anlaşması Örgütü, Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ve Avrasya Ekonomik Topluluğu gibi uluslararası kuruluşların oluşumunda ve yönetiminde aktif olarak yer almaktadır. Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan A. Nazarbayev, Avrasya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı’nın (CICA-AİGK) da fikir babasıdır. 
Genç Kazakistan, Avrasya İşbirliği Diyaloğu’nun 2008-2009, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı AGİT’in 2010 dönem başkanlıklarını üstlenmiştir. Başkent Astana, 1-2 Aralık 2010 tarihinde AGİT Zirvesi’ne ev sahipliği yapmıştır. Kazakistan, 10-12 Haziran 2010 tarihlerinde Taşkent’te gerçekleştirilen zirve ile Şanghay İşbirliği Örgütü Dönem Başkanlığını üstlenmiştir. 28-30 Haziran 2011 tarihlerinde Astana’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi toplantısıyla İslam İşbirliği Teşkilatı Dışişleri Bakanları Konseyi’nin dönem başkanlığını üstlenmiştir.

 
Nursultan A. Nazarbayev önderliğinde, 25 yıl gibi çok kısa bir zaman diliminde, siyaset ve ekonomi alanında göz kamaştırıcı başarılara imza atan Kazakistan, Türk Dünyası’ndaki ilişkilerde öncü rol oynamakta ve bazı önemli konularda somut adımlar atılmasında da çok önemli roller üstlenmiştir. Türk tarih ve kültürünün araştırılmasını sağlayacak Türk Akademi’nin, Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi’nin ve Nazarbayev’in önerisiyle hayata geçirilen Türk Parlamenterler Asamblesi TÜRKPA’nın kuruluşunda Türkiye ile birlikte önemli katkılar sağlamıştır. 
2011 Asya Kış Olimpiyatlarına da ev sahipliği yapan Kazakistan, pek çok adayın yarıştığı EXPO-2017 konusunda da rakiplerini geride bırakmış ve bu çok önemli dünya fuarına ev sahipliği yapma hakkını kazanmıştır.

Nursultan Nazarbayev önderliğinde, 26 yıla birbirinden parlak siyasi ve ekonomik başarılar dizisi sığdırmayı başaran Kazakistan’ın Başkenti Astana bugün, dünyamızı küresel bir felakete sürükleyebilecek boyuta ulaşan Suriye krizine bir çözüm bulmak amacıyla bir araya gelen küresel ve bölgesel aktörlere ev sahipliği yapıyor. Kazakistan’ın Başkenti Astana bugün New York’un, Cenevre’nin yanı sıra dünyanın yeni barış başkenti olarak anılıyor.

Kardeş ülke Kazakistan’ı, Nursultan Nazarbayev önderliğinde gerçekleştirdiği bu başarılarından dolayı bütün kalbimizle kutluyoruz. Yolun açık olsun Kazakistan

“Astana bizim simgemiz ve gururumuz olan, modern bir şehirdir. Dünyaya ülkemizin kapasitesini göstermek için başkentin potansiyelini kullanabildik. İşte bu nedenle, dünya kamuoyu Kazakistan’ı, «EXPO2017- Dünya Fuarı’nın Evsahibi” olarak seçti. Astana olmasaydı, böyle bir seçim olmazdı. Böylesi bir onur herkese nasip olmaz. Yalnızca ülkemizin; eski Sovyet coğrafyasında AGİT’e başkanlık yapan ilk ülke olduğunu, bu kuruluşun zirvesine ev sahipliği yaptığını ve evrensel ölçekte bir etkinlik olan EXPO-2017’yi düzenleyecek olmasını söylemek yeterli olacaktır.”    Nursultan Nazarbayev