Prof. Dr. Alkan, Türkiye'nin siber saldırılara karşı koymak için "siber ordu" kurması gerektiğini kaydetti.

TBMM

TBMM Bilgi Toplumu Olma Yolunda Bilişim Sektöründeki Gelişmeler ile İnternet Kullanımının Başta Çocuklar, Gençler ve Aile Yapısı Üzerinde Olmak Üzere Sosyal Etkilerinin Araştırılması Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar'ın başkanlığında çalışmalarını sürdürüyor. 
Komisyonun bugünkü toplantısında, Bilgi Güvenliği Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Gazi Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Alkan, internette bilgi güvenliği konusunda sunum yaptı. 
Alkan, dünyanın artık ''siber saldırılar ve siber savaş'' olgusuyla karşı karşıya bulunduğunu belirterek, ''Biz Türkiye olarak siber saldırılara en yoğun maruz kalan ülkeler arasındayız. Bu konuda bazen ilk 3, bazen de ilk 10 içinde yer alıyoruz'' diye konuştu. 
''Anonymous'' adlı hacker grubunun Türkiye'deki birçok kuruma yaptığı siber saldırıları anlatan Alkan, Türkiye'nin hızla organize bir ''siber ordu'' kurması gerektiğine işaret etti. Ülkelerin artık bu konuya büyük yatırımlar yaptığını kaydeden Alkan, ''Artık istihbaratın da ajanların da niteliği ve şekli değişti. Siber istihbarat başladı. Şimdi bütün ülkeler bu alana yatırım yapıyor'' şeklinde konuştu. 
ABD'nin siber savunma için günlük 12 milyon dolar harcadığına dikkati çeken Alkan, bu ülkenin, maruz kaldığı siber saldırılar nedeniyle uğradığı ekonomik kaybın ise yılık 100 milyar doları bulduğunu söyledi. ABD'nin bu yüzden siber ordusunu kurduğunu bildiren Alkan, aynı zamanda Rusya, Çin, İngiltere, İsrail ve İran'ın da siber ordular kurduğunu ve bu ülkelerin sadece savunma değil, saldırı amaçlı siber timlere de sahip olduğunu anlattı. Ayrıca bazı ülkelerin ''taşeron hacker'' kullanmak suretiyle, hukuki birtakım yaptırımlardan da kurtulmayı amaçladığını dile getiren Alkan, ''Günümüzde dünya, savaşlarını siber savaş şeklinde yapmaya başladı'' dedi. 

Siber saldırı çeşitleri
Siber saldırıların sadece kamu kuruluşlarının sitelerini göçertmek şeklinde olmadığını, hayatı doğrudan ilgilendiren çok daha ciddi saldırıların akla gelmesi gerektiğini bildiren Alkan, şunları kaydetti:
''Bu saldırılar arasında; hava trafiğini kontrol edip, uçakların inişini kalkışını engellemek ve havadaki uçakları birbirine çarptırmak, trafik ışıklarını kontrol altına alıp bir şehrin trafiğini bir anda keşmekeş içinde bırakmak, doğalgaz boru hatlarındaki basıncı artırıp patlamalara sebebiyet vermek gibi birçok saldırı biçimi sayılabilir.''
Alkan, birçok ülkenin ''Siber Güvenlik Strateji Belgesi'' hazırladığını belirterek, ''Türkiye'nin de bir an önce bu belgeyi hazırlayıp yayınlaması gerekir. Bu belge, devletin bütün kurum ve kuruluşlarının siber saldırı karşısında kendilerini savunmak için ne yapmaları gerektiğini ortaya koyacaktır. Klasik savaşlarda topun menzili bellidir ama siber savaşta menzil belli değildir. Bir devlet, dünyanın diğer ucundaki bir başka devleti çökertebilir'' diye konuştu. 
2001 yılından bu yana Türkiye'nin çok yoğun siber saldırı altında olduğuna dikkati çeken Alkan, bu saldırılardan birinin de MİT'e yapıldığını; MİT'in çok güvenlikli olması sebebiyle kurumun elemanlarının maaşlarını aldıkları bankaya saldırı düzenlendiğini ve o bankadaki bilgiler aracılığıyla MİT elemanlarıyla ilgili bilgilere ulaşıldığını anlattı.