Bakan Akdağ, AK Parti Eskişehir İl Başkanlığı'nda düzenlediği basın toplantısında, Eskişehir'in bölgenin bir numaralı cazibe merkezi olduğunu, bunda ulaşım kolaylığı ve nüfus büyüklüğünün de önemli payı bulunduğunu söyledi.
''Sağlıkta Dönüşüm Programı'' ile Türkiye'de birçok şeyin değiştiğini ifade eden Akdağ, şöyle konuştu:
''Gerçekten hizmetin boyutunda büyük farklılaşmalar oldu. Aradan 10 yıl geçince geçmiş durumu biraz unutuyoruz. Şöyle bir hatırlarsak, rahmetli Cem Karaca'nın 'İşçisin sen işçi kal' şarkısında olduğu gibi bir defa işçiysen büyük perişanlık yaşıyordun. İşçi emeklileri ve yakınları da tabii bunun içinde. Bir ilaç alabilmek için hastanenin bodrum köşelerinde saatlerce beklenirdi. O günlerden çok farklı noktalara geldik.''
Bakan Akdağ, 2002'de Eskişehir'de 27 ambulans bulunduğunu belirterek, şöyle konuştu:
''Eskişehir'de 50'nin üzerinde ambulansla hizmet veriyoruz. Yatırım miktarı olarak da onarımlar, yeni cihazlar ve bazı binalar yaptık. Bizden önceki 9 yılda 10 milyonluk yatırım varken biz 127 milyonluk yatırım yapmışız. Eskişehir hem merkeze ve ilçelerine hem de çevredeki bazı illere hizmet veriyor. Yapmayı düşündüğümüz planlarla kıyaslarsak bu yaptıklarımız küçük kalır. Şöyle ki aşağı yukarı 127 milyon liralık yatırım yapmışız ama önümüzdeki dönemde 3 yılda 300 milyon liranın üzerinde sağlık yatırımı planlamış durumdayız. Böylelikle 450 milyon liraya yakın yatırım tamamlamış olacağız. Önümüzdeki 3 yılı da içine alırsak AK Parti iktidarında yarım milyarlık yatırımı Eskişehir'de gerçekleştirmiş olacağız.''
Eskişehir'de 600 yataklı hastane yapılacağını söyleyen Akdağ, şöyle devam etti:
''Yunusemre Devlet Hastanesi için 30 Mayıs'ta ihale tarihi alındı. İhale sürecinden sonra bu hastaneyi 2015 seçimlerinden önce hizmete sunacağız. Aynı şekilde 800 yataklı kamu özel ortaklığıyla yapılacak bölge hastanemiz için ihale sürecindeyiz. Ümit ediyorum ki bu hastane de 2015 seçimlerinden önce tamamlanacak. Hem doğu hem de batıya doğru alanda iki büyük alanda hastane yapmış olacağız. Bu iki hastane planlarımıza göre asgari 30 yıllık ana hastane ihtiyacını görecektir. Bunlar tabii kolay olmuyor. Birileri çıkıp AK Parti hükümetlerini yolsuzlukla suçluyor. Ana muhalefet partisinin genel başkanından bahsediyorum. Bu büyük bir haksızlıktır. Ana muhalefet partisi genel başkanı bunu yaparken AK Parti'yi yıpratmayı hedef alarak yapıyor ama hem haksızlık yapıyor hem de bu hesaplar tutmaz. Daha önceki dönemlerde yaşadık gördük.''
''Yasaklar, yoksulluklar ve yolsuzluklar kırmızı çizgilerimizdir''
''Bu halkın parasını en doğru biçimde ve en tasarruflu kullanan bir hükümetiz'' diyen Akdağ, şunları kaydetti:
''Onun için bu kadar yol yapabildik, hızlı tren yapabildik. Onun için bu hastaneleri yapıyoruz. Onun için ilacını geçmişle kıyaslanmayacak şekilde vatandaşımıza cömert biçimde ulaştırabiliyoruz. Onun için bu ülkede hava ambulansları vızır vızır vatandaşı, organı ve organ nakli yapılacak insanları taşıyor. Ana muhalefet partisi genel başkanına Eskişehir'den şöyle seslenmek istiyorum. Karalama ve iftira kampanyasının fayda etmediğini daha önceki seçimlerde görmediysen Sayın Kılıçdaroğlu gözünü aç da gör. Bu kadar iftira ettiniz, halkımız bize yüzde 34 oy vermişti. Bu yüzde 47'ye çıktı, biraz daha iftira ettiniz yüzde 49'a çıktı. İsterseniz iftiralarınıza biraz daha devam edin bu yüzde 50'nin de üzerine çıkacak. Vatandaşın basireti ve feraseti, ülkesini her yabancı ülkeye gittiğinde şikayet eden bir ana muhalefet partisine nasıl davranacağını ya da ona ne şekilde oy vereceğini bilecek durumda. Bir ana muhalefet parti liderinin yapabileceği en yakışıksız hareket yurt dışına çıktığında kendi ülkesini şikayet etmek olabilir. Yolsuzlukların, yoksullukların üzerine gitmiş bir hükümetiz. Bizim için yasaklar, yoksulluklar ve yolsuzluklar kırmızı çizgilerdir. Kendimiz buraya yaklaşmadığımız gibi kimseyi de yaklaştırmayız.'
Bakan Akdağ, bir gazetecinin ''Elektronik reçete Eskişehir'de bazı hastanelerde hizmet vermeye başladı. Devlet hastanelerinde de bunu görecek miyiz?'' sorusu üzerine, ''Bu bir anlamda pilot çalışma. Sosyal Güvenlik Kurumu'yla bunları görüştük. Uygulamaları görmemiz lazım. Elektronik reçeteyi mutlaka ülkeye yerleştireceğiz ama bu sürede doktorlarımıza, eczacılarımıza ve vatandaşlarımıza da tam çalışan bir sistemle tüm ülkede bunu yaygınlaştırmamız lazım. Eskişehir örneğinde bunu uygulayarak göreceğiz'' dedi.
Akdağ, ''Hastanede çalışan taşeron işçilerin kadrolu ya da sözleşmeli olarak çalıştırılmasıyla ilgili proje var mı?'' sorusu üzerine de şunları söyledi:
''Böyle bir çalışmamız yok. Ancak Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanımız hizmet alımı firmalarıyla çalışan işçilerin hukukunu daha çok gözetecek bazı değişiklikler üzerinde çalışıyor. Sağlık Bakanlığı için söyleyebilirim. Aslında çok önemli tedbirler aldık. Mesela bir hizmet alım firmasında çalışan işçisinin sigortası ödenmeden firmalara para ödemiyoruz. İşçilerin maaşlarının ödenmesi için işçiye tekabül eden ödeme kısmını doğrudan bankaya yatırıyoruz.''
