Memur-Sen'den "Bütün saldırılara rağmen adım adım hayata geçirdiğimiz 'güçlü ve büyük Türkiye' idealinin tam anlamıyla tecellisinin sağlanmasının tek yolu toplumsal tesanütümüzü koruyarak devlet ve millet birlikteliğini güçlendirmektir." açıklaması yapıldı.

Memur-Sen'den yapılan yazılı açıklamada, son aylarda Türk ekonomisini hedef alan manipülatif saldırıların ABD Başkanı Donald Trump'ın Twitter hesabı üzerinden Türkiye'ye yönelik ek vergi açıklamasıyla yeni bir evreye girdiği aktarıldı.

Açıklamada, "Aslında ABD Başkanının bu açıklamaları aşikarın beyanından başka bir anlam taşımamaktadır. Zira biz, son zamanlarda ekonomimize karşı yapılan operasyonların emperyalizmin Türkiye'ye dönük olarak geliştirdiği 'grand stratejinin' daha önce terör örgütleri eliyle gerçekleştirdiği saldırıları, 15 Temmuz işgal girişimi gibi bir taktiksel devamı olduğunu biliyoruz." ifadeleri kullanıldı.

"Rahip Brunson'ı teslim etmezseniz..." ile başlayan tehditlerin Amerika'nın hezeyanları olduğu belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

"Evet, mesele rahip Brunson değildir. Mesele, batmakta olan bir stratejidir. Ülkemizde bazı kesimlerin yaşadığımız süreci hala Brunson üzerinden okumaya çalışmaları ve hatta hukuku hiçe sayarcasına 'ver Brunson'u krizden kurtul' kolaycılığı 15 Temmuz'da büyük bir yenilgiye uğrattığımız emperyalizmin yeniden mevzi kazanmasından başka bir şeye hizmet etmeyecektir. Aslında mesele açık ve seçik bir şekilde karşımızda durmaktadır. Küresel emperyalizmin öncüsü ABD, kendi içindeki krizi gizlemek için dünya devletlerine savaş açmış durumdadır. Dünyanın birçok yerinde yeni arayışlar, bağımsız politikalar geliştirilmektedir. Yani küresel emperyalist ABD'nin gerek ekonomik anlamda gerekse siyasi anlamda kendi içinde yaşadığı krizler, bir hegemonik boşluk oluştururken, dünyada her devlet yeni ittifaklar yeni paktlar oluşturmak için çabalamaktadır."

Bu durumun yeni bir dünyanın habercisi olduğuna işaret edilerek, "Bu dünyanın kurulması noktasında gerek tarihi derinliği ile gerekse de tarihi derinliğine koşut olarak geniş bir coğrafyaya hitap eden Türkiye'ye büyük imkanlar sunmaktadır. Bütün saldırılara rağmen adım adım hayata geçirdiğimiz 'güçlü ve büyük Türkiye' idealinin tam anlamıyla tecellisinin sağlanmasının tek yolu toplumsal tesanütümüzü koruyarak devlet ve millet birlikteliğini güçlendirmektir." değerlendirmesi yapıldı.