Kırklareli'de FETÖ/PDY yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında "silahlı terör örgütüne üye olma", "silahlı terör örgütü" yöneticiliği ile örgütün haberleşme programı "Bylock"u kullandığı gerekçesiyle haklarında dava açılan, aralarında şube müdürü, komiser, komiser yardımcısı ve polis memurlarının da bulunduğu 47 eski emniyet personelinin yargılanmasına dördüncü gününde devam ediliyor.

Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Halk Eğitim Merkezi'nde oluşturulan salonda yapılan duruşmada, 41'i tutuklu sanık ve bazı tutuksuz sanıklar hazır bulundu.

Polis ekipleri, duruşma dolayısıyla salon çevresinde geniş güvenlik önlemi aldı.

Sanık yakınları, duruşma salonunun önünde kurulan kontrol noktasında üst araması yapıldıktan sonra salona alındı.

Duruşmada savunma yapan tutuklu sanıklardan eski komiser yardımcısı İbrahim Aymak, etkin pişmanlık yasasından yararlanmak amacıyla örgüte ilişkin bilgiler vereceğini söyledi.

Bugüne kadar örgüte ait bilgileri mahkeme heyeti ile paylaşamadığı için pişman olduğunu belirten Aymak, örgüte 2005 yılında Ordu'da polis memuru olduğu dönemde katıldığını anlattı.

Kur'an-ı Kerim öğrenmek amacıyla örgüte dahil olduğunu aktaran Aymak, Kur'an öğrenmek için gittiği kursların bir süre sonra "Gülen sohbetlerine" dönüştüğünü ifade etti.

Toplantılarda örgüte bağlı olan öğretmen ve polislerle tanıştığını, bu kişilerle zaman zaman sohbetler düzenlediklerini bildiren Aymak, ''2008 yılına kadar Ordu'da toplantılara katıldım. Bu sohbet ve toplantılarda bizden sorumlu kişiler ile önce Kur'an-ı Kerim okurduk sonrasında ise Gülen'in kitaplarıyla internet aracılığıyla videolarını izlerdik. 2008 yılında ise komiser yardımcılığı sınavında başarılı olarak Lüleburgaz i̇lçesi̇ne atandım. Lüleburgaz'da da tanıştığım bir komiser ile sohbetler yaptık.'' diye konuştu.

Bylock kullandığını itiraf etti

Aymak, 2014 yılından sonra tutuklu sanık Selami Menek'in telefonuna örgütün haberleşme sistemi olan ByLock'u yüklediğini öne sürdü.

Programın nasıl kullanıldığını Menek'ten öğrendiğini ileri süren Aymak, şöyle devam etti.

''Menek ile birbirimize deneme mesajı gönderdik. Bu program sayesinde zaman zaman dini içerikli mesajlar göndereceğini, risalelerden önemli konuları not şeklinde göndereceğini ve bunlardan benim de istifade etmem açısından iyi olacağını söyledi. Kendisi sistemde Zeki, benim kullanıcı adım ise yanılmıyorsam İbo idi. Şifremi ise hatırlamıyorum. Bu program ile fazla oynamamam gerektiği söylerdi. Birkaç gün sonra Zeki'den mesaj gelmeye başladı. Gelen mesajlar dini içerikli ayet, hadis tarzı mesajlardı. Bu program bende tahminen 10 gün kadar kaldı. Bu yapıya itaat etsem, kalpten bağlı olsam, bunları anlatıyor olmazdım. Örgütün çözülmesi ve çökertilmesi için bildiklerim, gördüklerim ve yaşadıklarımı anlattım. Keşke imkan ve ortam olsaydı bu bildiklerimi daha önce anlatsaydım. Bu örgüt bugüne kadar bizim dini duygularımızı istismar etti, bundan dolayı çok pişmanım.''

Aymak, katıldığı sohbetlerde ise kendisinden bağış ve kurban kesimi için para istendiğini ancak kendisinin sadece toplantılara katıldığı evlerde yardım amacıyla madeni paraları bıraktığını dile getirdi.

Aymak'ın ifadesinin ardından Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Vahdet Yeltepe, Aymak'ın ismini verdiği bazı sanıkların tariflere uymadığını söyledi. Aymak'ın ifadelerini çelişkili gören Yeltepe, sanığa sorular yöneltti.

Tutuklu sanıklardan Yener Badanka, söz alarak, duruşma arasında Aymak'ın kendisine ''Psikolojim bozuk, ben etkin pişmanlıktan yararlanacağım. İndirim alırız belki.'' dediğini iddia etti.

Sanık avukatı ise müvekkilinin kendisini ifade etmekte zorlandığını, savunmalarını yazılı olarak mahkeme heyetine sunacaklarını belirtti.