Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığınca, terör örgütü DHKP-C üyeliğinden aranan zanlıya yardım ve yataklık yaptıkları gerekçesiyle haklarında fezleke düzenlenen 3 şüpheliden birinin evinde sahte kimlik için kullanılan pres makinesi, boş nüfus cüzdanı sureti ile örgütsel doküman niteliğinde şifreli notlar bulundu.
Ankara Batı Cumhuriyet Başsavcılığı, DHKP-C üyesi olduğu iddiasıyla aranan Mert T'nin Etimesgut ilçesinde ikamet eden Murat K'nin evinde saklandığı ihbarı üzerine soruşturma başlattı.
Başsavcılığın talimatıyla harekete geçen Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ekipleri, Bağlıca Mahallesi'ndeki adrese operasyon düzenledi. Operasyonda Murat K, Tuğba Ö, Dilek Y. ve Mert T. gözaltına alındı.
Şüpheli Murat K'nin adresinde yapılan aramada sahte kimlik için kullanılan pres makinesi, boş nüfus cüzdanı sureti, çok sayıda hard disk ve dizüstü bilgisayar bulundu.
Adreste "Paket yakalanırsa zaten her şey ..." ibaresi ile başlayan ve "... Postacının yakın" ibaresiyle son bulan yazı ile "Eylem ava göksel seri para pazar tel postacı twitter" ibareli, şifreli olduğu değerlendirilen notun ele geçirilmesi üzerine Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu, soruşturmayı derinleştirdi.
Savcılıkça sorgulanan Murat K, Kızılay'da bar işlettiğini, şüpheli Mert T'nin de bir süredir yanında garson olarak çalıştığını, yaklaşık 1,5 aydır aynı evde kaldıklarını beyan etti.
Mert T'nin kendisine geçmişte DHKP-C ile bağlantısı olduğunu ve davası bulunduğunu ancak iki yıl önce örgütle bağlantısını kopardığını söylediğini anlatan Murat K, "Ben Mert hakkında soruşturma yapıldığını ve yakalama kararı bulunduğunu bilmiyordum. Evimde bulunan pres makinesi ve nüfus cüzdanı sureti Mert'e aittir. Evimde bulunan yazılarla bir ilgim yoktur." ifadelerini kullandı.
Şüpheli sıfatıyla ifade veren Tuğba Ö. de Ankara Üniversitesinde araştırma görevlisi olarak çalışırken bilmediği bir nedenle KHK ile ihraç edildiğini ve Murat K'ye ait iş yerinde garsonluk yaptığını belirtti. DHKP-C ile herhangi bir bağının olmadığını savunan Tuğba Ö, Murat K'nin evinde ele geçirilen notların, şüpheli Mert T'nin sevgilisi Dilek Y'ye ait olabileceğini beyan etti.
Savcılıkça ifadesi alınan Dilek Y. de 3 yıl önce DHKP-C soruşturması kapsamında Ankara'da gözaltına alındığını, bir ay cezaevinde kaldıktan sonra tahliye edildiğini söyledi. Sağlık sektöründe çalıştığını ve düzenli bir işi olduğunu beyan eden Dilek Y, terör örgütüyle bağının olmadığını savundu.
Şüpheliler Murat K. ve Tuğba Y'yi erkek arkadaşından dolayı tanıdığını, bu kişilerle örgütsel bir ilişkisinin bulunmadığını öne süren Dilek Y, soruşturmaya konu şifreli yazışmaların kendisine ait olmadığını iddia etti.
İstanbul 7. Sulh Ceza Hakimliğince "silahlı terör örgütü kurma ve yönetme" suçundan aranan Mert T. ise İstanbul Emniyet Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi.
15 yıla kadar hapis cezası istendi
Savcılık, toplanan deliller ve değerlendirmeler sonucu terör örgütü üyeliğinden aranan kişiye yardım ve yataklık yaptıkları, terör örgütü DHKP-C'ye üye olma suçunu işledikleri iddiasıyla Murat K, Tuğba Ö. ve Dilek Y. hakkında fezleke hazırladı.
Fezlekede şüphelilerin 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları istendi.
Hazırlanan fezleke, dava açılması talebiyle Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına gönderildi.
