ANTALYA

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, NATO'da DAEŞ'e karşı mücadele eden koalisyonda 65 ülke olmasına rağmen bunu yok edecek bir strateji olmadığını belirterek, "Bölük, pörçük bazı stratejilerimiz var. Birçoğu da işlemedi ve arazideki başka radikal gruplardan medet umar hale geldik. NATO üyesi birçok ülke, bu koalisyonun içinde, 65 ülke var, dünyanın en etkin 65 ülkesinin, bir terör örgütü karşısında aciz kalmaması lazım. Umarım bundan sonraki süreçte daha etkili politikalar üretiriz." dedi.

Antalya Büyükşehir Belediyesinin ev sahipliğinde Antalya'da bir otelde düzenlenen "Güçlü Şehirler Ağı 1. Küresel Zirvesi" başladı.

Bakan Çavuşoğlu, açılış konuşmasında, İstanbul'dan sonra Türkiye'nin en güzel ikinci şehrinin Antalya olduğunu belirtti.

Çavuşoğlu, "Dostum Kerry'i de (ABD Dışişleri Bakanı John Kerry) buraya davet etmiştim, fakat programına uymadığı için gelemedi. Bir video mesaj gönderme sözü vermişti fakat Paris'ten dönerken uçakta hatırlattıklarında artık geç olmuştu. Uçakta çekim yapamadığı için bir mektup gönderdi, sizlere yazılı bir mesaj gönderdi, arkadaşlarımız size okuyacaktır." diye konuştu.

Terör ve bölgedeki sorun çözülmediğinde o sorunun yavaş yavaş önce Türkiye, sonra Avrupa'ya gittiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, şu görüşlere yer verdi:

"Sadece göç akımı olarak söylemiyorum bunu. Biz 3 milyon Suriyeli ve Iraklı'yı ülkemizde barındırmaktan rahatsız değiliz. Bugüne kadar tek başımıza 10 milyar dolar harcamışız. Bunu bir yük olarak görmüyoruz. Bize uluslararası, tüm dünyadan gelen rakam ise sadece 472 milyon dolar. Biz tek başımıza 10 milyar dolar harcamışız. Bu da problem değil ama bu insanlar geleceğe dönük umutlarını kaybetmeye başladıkları zaman kendilerine yeni destinasyonlar aramaya başlıyor. Bir anne, baba denizin ortasında kendisi için risk alabilir ama çocuğu için, bebekleri için risk alıyorsa bunun nedenlerini çok iyi incelememiz lazım. Bu insanları olduğu yerde mutlu edemezsek, o insanlar gelir. Bunu da hep birlikte yönetebiliriz, bu krizleri de yönetebiliriz. AB ile anlaşmalar imzalayarak bu krizi yönetmeye çalışıyoruz fakat bunun başka yansımaları da var."

Bu yansımalardan birinin de terör olduğuna değinen Çavuşoğlu, "Suriye'deki teröre 'Bana ne' derseniz geliyor, Türkiye'yi, Ankara'yı, İstanbul'u vuruyor. Pakistan'daki terör örgütüne 'Bana ne' derseniz, 'Lahor'u vurmuş 'Bana ne' derseniz, o terör örgütü oradan başka ülkelere dağılır." dedi.

'DAEŞ'e karşı 65 ülkeyiz'
Çavuşoğlu, artık dünyanın küreselleştiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Küresel sorunlara karşı ortak tavır sergilememiz gerekiyor. Güçlü tavırlar sergilememiz lazım. 'Benim teröristim iyi, seninki kötü' anlayışı olmaz. 'İdeolojisi bana yakın terör örgütünden zarar gelmez' anlayışı çok tehlikelidir. 'Bana dokunmayan yılan bin yaşasın' anlayışıyla 'Nasıl olsa beni hedef almıyor' diye eğer kendimizi kandırıyorsak esasen yaşadığımız şehirdeki insanları kandırıyoruz demektir. O yılan gelir, o terör örgütü gelir sizi vurur, bizi de... O nedenle terör örgütleri arasında ayrımcılık yapmamak lazım. Bir terör örgütüyle mücadele için başka terör örgütlerine esasen bel bağlamak, ona güvenmek, suya düşenin yılana sarılması gibidir. Biz bugün DAEŞ'e karşı 65 ülkeyiz, koalisyonun içinde. Fakat DAEŞ'e karşı DAEŞ'i yok edecek bir stratejimiz bile doğru dürüst yok. Bölük, pörçük bazı stratejilerimiz var. Birçoğu da işlemedi ve arazideki başka radikal gruplardan medet umar hale geldik. NATO üyesi birçok ülke, bu koalisyonun içinde 65 ülke var, dünyanın en etkin 65 ülkesinin, bir terör örgütü karşısında aciz kalmaması lazım. Umarım bundan sonraki süreçte daha etkili politikalar üretiriz."