ANKARA

Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Anadolu Ajansının sorularını yanıtladı. Bundan sonraki süreçte hakim ve savcı adayı alımı konusunda yeni bir uygulamaya geçilip geçilmeyeceği ve adaylarda aranan şartların sorulması üzerine Bozdağ, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunun (HSYK) darbe teşebbüsünün olduğu gece başlatılan soruşturmaları da dikkate almak suretiyle, pek çok hakim ve savcı hakkında açığa alma kararı verdiğini ve bunlarla ilgili nihai kararı HSYK'nın vereceğini bildirdi. 

Yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığının son derece önemli olduğunu vurgulayan Bozdağ, bunun herkes için güvence olduğunu dile getirdi. Bozdağ, bu güvencenin tehlikeye girmesi ve insanların bu noktada şüphe duymasının olumsuz sonuçlar doğuracağını belirterek, HSYK'nın görevini yerine getireceğini ifade etti.

Bakan Bozdağ, şu anda açığa alınan 3 bin civarında hakim ve savcı olduğunu vurgulayarak, ortaya çıkan ciddi bir hakim ve savcı ihtiyacı olduğunu, vatandaşların yargıda çok sayıda şikayeti ve davası olduğunu söyledi.

Adli tatil olduğu için çok görünmeyen bu ihtiyacın eylülde adli tatil bittikten sonra daha çok görüleceğini dile getiren Bozdağ, vatandaşlardan bu konuda herhangi bir endişe duymamalarını istedi.

"3 bin hakim ve savcı alımı yapacağız"

Adliye'deki iş ve işlemlerde herhangi bir aksamanın kesinlikle olmayacağını vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Şu anda stajda bulunan yaklaşık 5 bin civarında hakim ve savcı adayımız var. En son çıkardığımız KHK'lardan birine koyduğumuz hükümle bunların staj süresi tamamlanmadan mesleğe kabulüne imkan veren bir düzenleme yaptık. Bu adli tatil bitene kadar yaklaşık 5 bin civarında hakim ve savcı göreve başlamış olacaklar. Açığa alınmalardan dolayı, boşalmanın doğuracağı olumsuzluklar ortadan kaldırılmış olacaktır. Bu senenin sonuna doğru da 3 bin hakim ve savcı alımı yapacağız. 26 Aralık'ta bir sınavımız var. 3 bin hakim ve savcı adayı alacağız. Hazırladığımız bir kanunla da yeni 5 bin hakim ve savcı alımı için meclisten kadro talebimiz olacak. Vatandaşlarımızın hakim ve savcı ihtiyacı ve adli ihtilaflarının çözümünün gecikmemesi için herhangi bir endişe içerisinde olmamaları gerekir. Her türlü tedbiri aldık, almaya devam edeceğiz."

Askeri Yargıtay ile Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin kaldırılması ve bunların Danıştay ile birleştirilmesinin söz konusu olup olmadığına ilişkin bir soru üzerine Bozdağ, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başkanlığında liderlerin bir araya geldiğini, orada anayasa dahil pek çok konunun konuşulduğuna işaret etti.

Bozdağ, Başbakan Yıldırım'ın MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli ve CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile yaptığı görüşmelerde yeni adımların konuşulduğunu, bunların birinin de anayasada yapılabilecek değişiklikler olduğuna dikkati çekti.

Bozdağ, CHP ve MHP'nin hem anayasa uzlaşma komisyonunda hem de parti beyannamelerine bakıldığında, Askeri Yargıtay, Askeri Yüksek İdare Mahkemesinin kadırılması konularında AK Parti ile aynı görüşte olduklarını aktardı.

"Çift yargı görüntüsünü kaldıracağız"

Şu anda her partinin birer temsilci atadığını, bu temsilcilerin kendi aralarında görüşmeye başladıklarını ve bu görüşmeler sonucunda anayasada gerekli değişiklikler yapılacağını belirten Bozdağ, "Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi ve askeri yargı tamamen kaldırılacak. Bu tarihi bir demokratikleşme adımı olacaktır. Çünkü hukuk devletinde tek yargı olacak. Şimdi bizde çift yargı var. Hem askeri ceza mahkemesi var, hem adli ceza mahkemesi var, hem askeri idare mahkemesi var. Hem sivil idare mahkemesi var. Bu çift başlılık Türkiye'de iki ayrı devlet varmış görüntüsü de veriyor. İki ayrı hukuk, iki ayrı usul varmış görüntüsü de veriyor. Bu görüntüleri kaldırıyoruz. Yargıda birliği sağlayan adımı atacağız." ifadelerini kullandı.

HSYK'nın yapısı ve seçim usulünün değişmesi konusunda ise Bozdağ, HSYK'nın kendi içinde yaptığı seçimlerin yargıyı olumsuz etkilediğini söyledi. Bu seçimlerin ayrışmalara, gruplaşmalara ve kutuplaşmalara yol açtığına değinen Bozdağ, şunları kaydetti:

"Biz iki seçim yaptık. Adalet Bakanı ve HSYK Başkanı olarak üçüncü bir seçim yapmamak için ne lazımsa onu kesinlikle ülkemiz ve milletimiz hayrına yapmamız lazım. Siyasi partilere bu konuda her daim çağrı yapıyorum. Gelin oturalım, konuşalım o meseleyi çözelim. Türkiye'nin üçüncü bir HSYK seçimini yaşamaması gerekir. Demokrasimiz için de yargıya olan güveni ayakta tutmak için. Yargının tarafsızlığını ve bağımsızlığını tahkim etmek için bu seçim sistemini kesinlikle değiştirmemiz lazım. Umarım bu görüşmeler sırasında bu da ele alınacaktır. Bir uzlaşma olur, seçim sistemi ve HSYK'nın yapısını birlikte değiştirme imkanı buluruz."