YANLIŞ HESAP YAPMAYIN;

15 Temmuz’dan bu yana neredeyse bir ay oldu. Bu millet bir ay boyunca her gece meydanlara döküldü. Milletin bu şahlanışını “demokrasi nöbeti” olarak adlandırdık, ama bence buna ‘bir milletin vatanını ve geleceğini sahiplenmesi’ demek daha doğru olacaktır. 

15 Temmuz gecesinden 7 Ağustos Yenikapı mitingine uzanan süreçte bu milletin sergilediği şahlanış, bu ülkeye kem gözle bakanlara verilmiş çok anlamlı mesaj olduğu kadar, “oyarım o gözlerini” anlamında bir muhtıradır. 

Unutmayın; Mustafa Kemal önderliğinde emperyalizme savaş açmış ve bu savaşını zaferle taçlandırmış tek millet bu millettir. 1402’de bir kardeş kavgasıyla Fetret Devri yaşamaya mahkum olan bu millet, yalnızca 50 yıl sonra, Doğu Roma İmparatorluğu’nun Başkenti İstanbul’u fethederek Yeniçağ’ı başlatmış bir millettir. 

Çeşitli kumpaslarla, tuzaklarla ordumuzu yıpratarak vatanımıza el uzatma hayalleri kuranlar, bu sayfadaki fotoğraflara iyi bakın. Sakın ola yanlış hesap yapmayın. Kadınıyla erkeğiyle  her yaştan, her görüşten dalga dalga Yenikapı Meydanı’na akan bu milletin ordusu 78 milyondur! 

Hatırlatalım istedik.

15 Temmuz’dan bu yana her yaşta ve siyasi görüşteki insanlarımız geceleri meydan meydan demokrasi nöbeti tuttu. Gündüzleri çalışan insanlarımız, geceleri bayrağını kaparak meydanlara koştu..  

Tarihe not düşmek adına, yarınlarda 15 Temmuz darbe girişimi ve milletin direnişi hakkında araştırma yapacak olanlara belge bırakabilmek adına, demokrasi nöbetlerinin bazılarına ve Yenikapı mitingine katıldım ve bir milletin vatanını ve geleceğini sahiplenişini fotoğrafladım. Hatırlayacaksınız, Genel Yayın Yönetmenimiz Funda Akosman Erman’ın öncülüğünde, “Önce Vatan, Nöbete Devam” diyerek “Demokrasi Nöbeti”ne gazetemizin yazı ailesi de katılmıştı. 

15 Temmuzdan bu yana tutulan “Demokrasi Nöbetleri”nin bir son sözü olan 5 milyonluk Yenikapı şahlanışı, konjonktürel iklimin oluşturduğu bir tablo değildi. 7 Ağustos Pazar günü Yenikapı Meydanı’nda 5 milyonluk bir şahlanış sergilenirken, bütün Anadolu da bu şahlanışa eşlik etti; “Yanlış hesap yapmayın, bu vatanın bekçisi biziz” mesajı verildi. 

BU MİLLET GEREKİRSE ÖMRÜ BOYUNCA NÖBET TUTAR

15 Temmuz’dan bu yana neredeyse bir ay oldu. Bu millet bir ay boyunca her gece meydanlara döküldü. Milletin bu şahlanışını “demokrasi nöbeti” olarak adlandırdık, ama bence buna ‘bir milletin vatanını ve geleceğini sahiplenmesi’ demek daha doğru olacaktır. 

Meydanlarda partiler değil, millet vardı. Millet, 7 Haziran 2015 seçimlerinde, sandıkta verdiği “milli mutabakat hükümeti kurun” mesajının gereğini yerine getirmeyen siyasilere bu defa daha net bir mesaj vermiş oldu ve 7 Ağustos Pazar günü, milletin arzuladığı o muhşem tablo, Yenikapı Meydanı’nda 5 milyonluk bir katılımla oluştu. 

15 Temmuz darbe girişiminin arkasındaki dinamikler henüz tan olarak netleşmedi, ama o gece yaşananlar “darbe girişimi”nin ötesinde bir şeydi. Yaşadığımız bunca darbe girişiminden çok farklı bir olaydı. Ordumuzu hedef alan iki “kumpas” girişiminden sonra, 15 Temmuz’un postmodern bir işgal girişimi olduğunu söylemek, bir acı gerçeğin ifadesidir. 15 Temmuz darbe girişimi, Cemaat yapılanması üzerinden ordumuzun içine sızmış bir grup üniformalı gafilin işiydi ve ordumuzun “Kumpas” operasyonu sonrasında bir kez daha yara almasına neden oldu. 

15 Temmuz gecesi yaşadığımız, bölgemizin siyasi haritasını yeniden düzenlemeyi hedefleyen Büyük Ortadoğu Projesi’yle (BOP) bağlantılı ve hazırlıkları yıllardır sürdürülmekte olan ve bir operasyondu. Bu millet tehlikeyi sezdi ve kendini tankların paletleri altına atarak tarihin akışını tersine çevirdi. 

BATILI DOSTLARIN SUSKUN KALMALARI ÇOK ANLAMLIDIR

Başta Rusya ve İran olmak üzere, bölge ülkeleri, bu darbe girişimini duyulur duyulmaz kınarken, demokrasi havarisi Batılı dostların, Mısır’da seçilmiş Mursi Hükümeti’ni deviren askeri darbede olduğu gibi, bir süre suskun kalmaları çok anlamlıdır. 

Türk milleti bütün bunları not etmiştir. Türk milletini dostunu düşmanını şimdi çok daha net görmüştür. Yarınlarımızda dünkü aptallık dercesine varan saflıklarımızı yaşamayacağız. 

YENİKAPI MİTİNGİ BİR MUHTIRADIR

15 Temmuz gecesinden 7 Ağustos Yenikapı mitingine uzanan süreçte bu milletin sergilediği şahlanış, bu ülkeye kem gözle bakanlara verilmiş çok anlamlı bir mesaj olduğu kadar, “oyarım o gözlerini” anlamında bir muhtıradır. 

Yenikapı Meydanı’na akan milyonlar Türkiye Cumhuriyeti’nin bir aşiret devleti olmadığını ortaya koymuştur. Türkiye Cumhuriyeti, küresel sistemin estirdiği Arap Baharı gibi ideolojisi olmayan duygusal rüzgarlarla kaosa sürükleyip parçaladığı Ortadoğu ülkelerinden biri değildir. Türkiye Cumhuriyeti bir aşiret devleti değildir. 

Unutmayın; Mustafa Kemal önderliğinde emperyalizme savaş açmış ve bu savaşını zaferle taçlandırmış tek millet bu millettir. Binlerce yıllık köklü bir devlet geleneğinden kaynaklanan vatan sevdası ve millet olma bilinci insanlarımızın genlerine işlemiştir. 

1402’de bir kardeş kavgasıyla Fetret Devri yaşamaya mahkum olan bu millet, yalnızca 50 yıllık bir zaman diliminde toparlanıp şahlanmış, Doğu Roma İmparatorluğu’nun Başkenti İstanbul’u fethederek Yeniçağ’ı başlatmış ve Osmanlı İmparatorluğu’nu üç kıtaya egemen kılmış bir millettir. 

Çeşitli kumpaslarla, Cemaatçı örgütlenmelerle, tuzaklarla ordumuzu yıpratarak vatanımıza el uzatma hayalleri kuranlar, bu sayfadaki fotoğraflara iyi bakın. Sakın ola yanlış hesap yapmayın. Kadınıyla erkeğiyle  her yaştan, her görüşten dalga dalga Yenikapı Meydanı’na akan bu milletin ordusu 78 milyondur! 

Hatırlatalım istedik.