ANKARA

Başbakan Ahmet Davutoğlu, "Yeni anayasa, bütün siyasi partilerin birinci gündem maddesi olmalıdır. Bu mesele sadece AK Parti'nin meselesi de değildir, Türkiye'nin meselesidir" dedi. 

Davutoğlu, Afyonkarahisar'da AK Parti'nin 24. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'de bütün toplumsal kesimlerin yeni bir anayasa beklediğini söyledi.

Başbakan Davutoğlu, "Yeni anayasa, bütün siyasi partilerin birinci gündem maddesi olmalıdır. Bu konu günübirlik politikalarla tartışılmasını asla istemediğimiz bir konudur. Bu mesele sadece AK Parti'nin meselesi de değildir. Türkiye'nin meselesidir, tüm partilerimizin de meselesi olmak durumundadır. Buna bigane kalanlar hem toplumun huzurunda hem de tarihin huzurunda mesul olurlar. Bu milleti hala darbe anayasalarına, darbe hukukuna mahkum edenler tarih önünde hesap veremezler" diye konuştu.

Anayasa çalışmalarında herkesi samimi bir gayrete davet eden Davutoğlu, "2019'a kadar önümüzdeki 4 yıllık dönemi, en erken aşamada yeni bir anayasa ile taçlandırmak konusunda herkesi samimi bir gayrete davet ediyorum. Hiç kimsenin, Cumhurbaşkanımızın ve Cumhurbaşkanlığı makamının yıpratılması üzerinden bir siyaset yapması kabul edilemez. AK Parti olarak bilinsin ki biz, bütün bu yıpratma çabalarının karşısında dimdik durduk, durmaya devam ederiz" dedi. 

"3 ile ikişer milletvekili atıyoruz"

Konuşmasında 1 Kasım seçim sonuçlarına ilişkin bazı bilgileri hatırlatan Davutoğlu, "81 ilin 78'inden milletvekili çıkarırken, sadece 3 ilimizden milletvekili çıkaramadık ama geçen MYK'da arkadaşlarla karar aldık; bu illerimizdeki vatandaşlarımız da müsterih olsunlar hiçbir şekilde sahipsiz oldukları kanaatine düşmesinler. AK Parti olarak onları da sahipsiz bırakmıyoruz. Aldığımız kararla, Tunceli, Şırnak ve Hakkari illerimize Meclis grubumuzundan ikişer milletvekili atayarak, onları o şehirlerimizin milletvekili kabul ederek onları görevlendiriyoruz" şeklinde konuştu. 

"Terörle mücadeleyi başlatmasaydık Türkiye kaosa sürüklenebilirdi"

Başbakan Davutoğlu, terör örgütüne yönelik operasyonlara değinirken de "Eğer biz bu terör dalgasına gerekli tepkiyi vermemiş ve terörle mücadeleyi başlatmamış olsaydık, Türkiye bugün birilerinin bazı merkezlerde planladığı bir kaosa sürüklenebilirdi. Türkiye'nin kaosa sürüklenmesine izin vermedik, vermeyeceğiz" dedi. 

"Terör örgütünün sözcülüğünü yapanlar meşrutiyetini yok ediyor"

Terör örgütü sözcülüğünü yaparak kimsenin siyasi bir güç devşiremeyeceğini belirten Davutoğlu, şunları kaydetti:

"Artık siyasetin sorunları konuştuğu ve çözüme kavuşturduğu bir ülke olmalıyız. İktidarıyla, muhalefetiyle bu çerçevede hareket etmeliyiz. Biz AK Parti olarak en başından beri siyasetin yegane çözüm adresi olduğunu savunuyoruz ve bu doğrultuda hareket ediyoruz. Ancak bu ülkede bazıları, siyaseti sorun üretmenin bir aracı, siyasetin kendisini sorunlu bir alan haline getirmenin çabası içindedir. Hiç kimse, hiçbir kesim siyaset kurumunun meşruiyetini gölgeye düşürecek, güvensizlik üretecek bir tutum içinde olmamalıdır. Hele Meclis çatısı altında bulunan siyasetçilerin buna çanak tutması kabul edilemez. Terör örgütü sözcülüğü ile kendilerine siyasi bir güç devşireceklerini düşünüyorlarsa, buradan bir kez daha ifade ediyorum, yanılıyorlar. Gün geçtikçe meşruiyetlerini yok ediyor, varlıklarını anlamsızlaştırıyorlar. Böyle yaparak bu ülkeye değil, sadece ve sadece kendilerine kötülük yaparlar zira bu ülkeye kötülük yapmaya kimsenin gücü yetmez. Hendekleri, çukurları, barikatları savundukça kazdıkları çukurlara kendileri düşerler."

"Suriye ve Irak'ta katliamlar bir an önce durmalı"

Suriye'de ve Irak'ta çıkan çatışmalar bir an önce durması gerektiğini altını çizen Davuoğlu, "Suriye'de ve Irak'ta zulümler, katliamlar sona ermelidir. Halkın iradesinin önündeki engeller kaldırılmalı, demokrasi işlerlik kazanmalıdır. Türkiye barışın tesisi noktasında samimi gayretlerini sürdürüyor. Artık bölgenin bugünü ve geleceği için barışa ve uzlaşıya dönük adımlar atılması gerekiyor. Konuya müdahil durumda olan bütün yönetimlerin aynı çizgiye gelmesi ve barış için gerçekten çaba göstermesi gerekiyor. Bölgenin yeni çatışmalara değil, uzlaşmalara, çözüme ve barışa ihtiyacı var" ifadelerini kullandı. 

"Başika'daki askerlerimizin görev tanımı çok açık"

Konuşmasında Başika kampındaki saldırılara da değinen Davutoğlu, "Başika kampının kuruluş gayesi bellidir. Bu kamp geçen sene içinde Irak Hükümeti ve bölgedeki yerel unsurlarla yaptığımız temaslar neticesinde bir eğitim kampı olarak devreye sokulmuştur. Daha sonra DEAŞ'tan gelen bazı saldırı ihtimalleri ve istihbari bilgiler askeri bir tahkimat yapma ihtiyacını ortaya çıkardı. Bu riskler gözönüne alınarak gerekli düzenlemeler yapıldı, askerlerimiz için gerekli bütün güvenlik tedbirlerini aldık. Herhangi bir saldırı söz konusu olduğunda silahlı kuvvetlerimiz anında mukabele ediyor. Dün de saldırı girişimine aynı şekilde mukabele edilmiştir" diye konuştu.

Davutoğlu, "Askerlerimizin orada (Başika) çok açık bir görev tanımı vardır. Musullu Arap, Kürt, Türkmen kardeşlerimizin kendi şehirlerini korumaları ve kurtarmaları için uluslararası çerçevede alınan kararlar bağlamında eğitim faaliyeti veriliyor. Biz teröre karşı mücadelede hiçbir zaman taviz vermedik ve Irak'ın toprak bütünlüğüne ve egemenliğine de sonuna kadar saygılıyız. Orada bulunuşumuz Irak'ın toprak bütünlüğü ve egemenliğini korumak, bu konumlara destek olmak içindir" dedi.