TBMM - Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu'nun 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla düzenlediği toplantının ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Gazetecilerin, İzmir'de şiddete maruz kalan bir kadının mahkeme kararıyla yüzünün, adres ve kimlik bilgilerinin değiştirileceğinin belirtilmesi üzerine İslam, bunun Ailenin Korunması ve Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un getirdiği bir hak olduğunu anımsattı.

İslam, ısrarlı takip sonucu mağdur olan kişilerin bireysel başvuruları sonucunda en son ihtimal ya da çare olarak kimliklerinin ve hatta talep etmeleri halinde fiziki durumlarının değiştirilmesinin hakları arasında olduğunu belirterek, "İlgili mahkeme böyle bir karar verdiği için İzmir'de uygulanmış durumda.  Burada son çare olarak başvurulması çok önemli. Bir insanın hayatının ancak bu şekilde korunabileceği, normalleşebileceği mahkeme tarafından varsayılıyorsa, buna da hakkı vardır diye bir yasamız var" şeklinde konuştu.

Eşi tarafından "ölme, sürün" denilerek şiddet gören ve bunun sonucu bacakları kesilen kadınla ilgili soru üzerine İslam, durumun yakın takiplerinde olduğunu söyledi. İslam, "Bakanlığımızdan arkadaşlarımız sürekli ziyaret ediyorlar. Çocukları bizim bakımımız altında" dedi.

Kadının hastaneden çıktıktan sonraki hayatını da mümkün olduğu derecede normalleştirmeye ve iyileştirmeye çalışacaklarını ifade eden İslam, şöyle devam etti:

"Ne yazık ki insanlık dışı bir anlayışın sonucu ortaya çıkmış bir durumla karşı karşıyayız. Bütün bunların bir daha tekerrür etmemesi için elimizden gelen bütün gayreti gösteriyoruz. Ama toplumca bu çabanın içerisinde olmamız gerekiyor. Ne yazık ki toplumsal şiddetin, aile içi şiddetin, kadına yönelik şiddetin çözümü bir tek yasayla, bir tek bakanlığın çabalarıyla ya da birden fazla bakanlığın çabalarıyla olabilecek bir şey değil. Bu toplumsal bir dönüşüm gerektiren vahim bir sorun. Sadece Türkiye'nin değil, bütün dünyanın baş etmek zorunda olduğu bir sorun. Sadece tek boyutlu değil. Burada sadece kadına yönelik bir şiddetten söz etmiyoruz. İnsana yönelik şiddetten, toplumsal şiddetten, aile içi şiddetten söz ediyoruz. Kadına yönelmiş bir şiddet sadece tekil, o insana yönelmiş bir şiddet değildir. Aynı zamanda o kadının çocuklarına, anne babasına, ailesine yönelmiş bir şiddettir. Bu şiddeti izleyen bütün topluma yönelmiş bir şiddettir. Kesinlikle ortadan kaldırılması gerekir"

İslam, bakanlık ve hükümet olarak kadına yönelik, aile içi ve toplumsal şiddete sıfır toleransla yaklaştıklarını vurguladı.

Bütün mekanizmaları kullanarak bununla mücadele ettiklerini ve etmeye devam edeceklerini kaydeden İslam, "Bizimle birlikte çalışacak olan bütün sivil toplum kuruluşlarını işbirliğine davet ediyoruz. Onlarla daima el ele olmayı arzu ediyoruz. Parlamentomuzu işbirliğine davet ediyoruz ve onlarla daima bu konuyu birlikte çalışacağımızı vaadediyoruz. Ta ki bitirene kadar" diye konuştu.

İslam, TBMM'de kadına yönelik şiddet konusunda Meclis Araştırma Komisyonu kurulduğunun hatırlatılması üzerine, bakanlık olarak kadına yönelik şiddetle alakalı etki analizi yaptıklarını ifade ederek,  komisyonun bakanlığın bu konudaki çabalarına destek vereceğini kaydetti.