GİDENİN ELİNDEN DİLİ GİDER O GÜZELİM İLİ

Abone Ol

Din, dil bir ise millet birdir. Din bir ise millet yine birdir.

Türkiye'de din de birdir. Türkiye'de dil de birdir.

Türkçeyi bilmeyen var mı? Ayrıca kimileri başka dil bilse de...

Türkiye'de genelde bir millet vardır.

Türkiye'de genelde tek bir din vardır.

Türkiye'de genelde sadece bir dil vardır.

Din olarak İslâmiyet.

Dil olarak Türkçe.

Millet olarak Türk Milleti.  Kimileri farklı menşe ve kökenlerden gelse de.

Bunun için olsa gerek denilmiştir:

*

Türkiye'de "milliyetimiz İslâm ve aklımız Kur'an."

Türklüğümüz ise milliyetimize kılıf ve kaftan.

Evet, Türklüğümüz olmuş milliyetimize;

Başta gelen yorulmaz, usanmaz hâdim bize.

*

Bezenmişsin ey milletim, en güzel sıfatla.

Korunmadasın en iyi şekilde, unutma!

Milliyet ve kimliğimiz olan güzel dile,

Dedirtmek yakışır mı: çile bülbülüm çile.

Milliyet ve kimliğimiz olan Türkçeye,

Yakışır mı hiç, darbeler vurmak Türk gencine?

Olur mu bayrağına eklesen hariçten bir desen?

Az gelir ağza gelen bin bir şeyi durmadan desen!

Millî Mücadele'de olanlar gâzi ve şehit;

Ayrıca Türkçe için de ölmüştü bunca yiğit.

Dilin olduysa eğer ağzında bin bir parça;

Yurdunda olursun, hem garip hem de paçavra!

Sana denir artık, buralarda hiç durma git!

Köyde kentde, başka değil ulur nice soysuz it!

Öyleyse garip kalmasın, yurdunda asla Türkçemiz.

Yabancı kelimelerden ayıkla olsun tertemiz.

Olursa millet vatanında dilden cüda,

Ne der sonra, akıl yoksunu kula Huda?

*

Hz. Peygamber'e biri sorar:

"Arap kimdir ya Resulallah!"

Cevabı muhteşem olur:

"Arapça konuşandır."

*

Dikkat edelim: Verilen cevap çok şahane, çok kapsamlı bir cevap.

Sırf ana dili Arapça olan Arapları içine almakla kalmıyor! Arap olmayan fakat tüm Arapça konuşanları da içine alan çok şümullü bir cevap.

Çünkü milliyet; konuşulan dille aynîleşiyor.

İnsanı; konuştuğu dilin sahibi millete mensup kılıyor, ona bağlıyor.

İnsana, o milletin parçası olduğu hissini veriyor.

*

Oysa:

Dilimizi yozlaştırırken milliyetimizden uzaklaştığımızın; hiç mi hiç değiliz farkında!..

Dilimizi bozarken, millî benliğimizden de soyutlandığımızın -yazık ki- değiliz bilincinde!..

Hem:

Unutulmasın ki, gidenin elinden dili,

Bir gün de gider elinden, o güzelim ili!..

*

Bu hayatî hususu, İngiltere'nin Cambridge şehrinde yaşadığım bir anektodla teyit etmek ve doğrulatmak istiyorum:

2004 baharında Cambridge'de bir parkta oturmaktayım. Yanımdaki kanepede güleç yüzlü, sevecen tavırlı ve konuşkan bir Çinli genç vardı. Kız arkadaşlarıyla gayet güzel ve işlek bir İngilizceyle sohbet ediyordu.

Azıcık İngilizcemle sormadan edemedim:

"Hangi millettensiniz?"

Hemen cevabı yapıştırdı:

"İngilizim!"

Şaşırdım kaldım! Gülmemek için zor tuttum kendimi. Bal gibi Çinliydi. Çıkık kemikleri, çekik gözleri, ufak-tefek yapısı ile; velhasıl tüm fiziği; lisânı hâlle "Ben Çinliyim" diyordu.

Bu durum beni çok düşündürmüştü. Çünkü şüphesiz o da bir Çinli olduğunu gayet iyi biliyordu. Ama İngiltere'de yaşaması, İngilizce konuşması, o kültürle yoğrulması; pratikte kendisini İngiliz olarak görmeye; kendisini İngiliz olarak saymaya; kendisini İngiliz olarak hissetmeye yetmiş de artmıştı bile...

*

"Dükkân" varken ne demek "The Shop"?

"Paşa" paşa gibi dururken, ne demek onu yapmak "Pasha"?

Ya "çivi"yi nedir öyle, yazmak "chivi" diye?

Veya "vişne"yi "whisne".

Neden TRT/te-re-te söyleniyor, Türkçe'ye aykırı bir biçimde TRT/ti-ar-ti şeklinde?

Sayın Feyza Hepçilingirler de yukarıdaki örnekleri ele alıp haklı olarak bu durumdan yakınıyor. (Cumhuriyet, KİTAP, 16.9.2004 s.31)

Türkçeyi; Türkçeye aykırı tarzda telâffuz edenlere ateş püskürüyor!

Türkçe kelime deyiş ve söyleyişlerden eziklik duyanları hayretle karşılıyor.

Çünkü aziz okur! Bize göre asıl eziklik; bu gibilerin varlığıdır.

Asıl eziklik, Türkçeyi çığırından çıkaranların mevcudiyetidir.

Asıl eziklik, Türkçeyi yazılışta anlaşılmaz hâle getirenlerin aramızdan çıkmasıdır.

*

Ne demek "efendi"yi "efendy" şeklinde yazmak!?..

Ne demek "Marmara Oteli"ni "The Marmara" diye maskaraya çevirmek?

İngiliz dilbilgisine ait bir unsuru Türkçeye yamamak!?

*

Vah benim o güzel, şirin Türkçem vah!..

Kimi Türkler dedirir bana eyvah!

Çeksem de ömür boyu içten bir ah!..

Türkçe yükselmedikçe olmam iflah.

Hani derler kılıç yarası geçer de,

Dil yarası geçmez asla, kalır diye...

Yediği darbelerden sonra ne kaldı geriye?

Türkçemiz atalardan bize en güzel hediye...

*

Velhasıl:

Gidenin elinden dili;

Gider o güzelim ili,..