ABD derin devleti Pentagon, dünyanın değişik köşelerinde sahneye koyduğu kanlı oyunlarla hedeflediği yeni dünya düzenini hayata geçirmeye çalışıyor. Başkan Trump, küresel sorunlara daha çok işadamı gözüyle bakıyor.
Küresel sorunlara bakış açılarının çok farklı olması nedeniyle, bundan böyle, Pentagon şahinlerinin Başkan Trump’la aynı kulvarda yürümeleri zor gibi. Trump’ı biran önce “emekli edebilmek” için dosyalar hazırlanıyor..
Vietnam’ın Başkenti Hanoi’de Kuzey Kore Lideri Kim Jon-un ile yaptığı görüşmeden eli boş dönen, Çin’e karşı başlattığı ticaret savaşının devamının konuşulacağı zirveyi belirsiz bir tarihe erteleyen, “DEAŞ’ı bitirdik Suriye’den çekiliyoruz” açıklamalarından dolayı Pentagon şahinleri ile arası açılan Trump, bundan böyle ABD’nin iç ve dış sorunlarından çok, kendi konumunu koruyabilmek için mücadele etmek zorunda kalacak..
Anlaşılan o ki insanlık, taşlar yerine oturuncaya kadar rahat yüzü göremeyecek.
M. KEMAL SALLI
Artık, Başkan Trump’ın söylediklerini ciddiye alanların sayısı giderek azalmakta. Özellikle, “DEAŞ’ı yendik, Suriye’den çekiliyoruz” tweetleri, Pentagon şahinleri ile arasının açılmasına neden olmuş, Savunma Bakanı Mattis, Trump’ın bu kararına tepki olarak istifa etmişti. Söyledikleri alandaki gerçeklerle çelişen Trump, kendini kurtarabilmek için, sürekli düzeltmeler yapmak zorunda kalmıştı.
Anlaşılan o ki, Trump, DEAŞ ve Suriye’den çekilme konusunda birbiriyle çelişen açıklamalar yapmaya devam edecek. ABD gibi bir küresel gücün başındaki bir kişinin böylesine ciddiyetten uzak, taktik ve stratejiyle ilişkisi olmayan bu çelişkili açıklamaları, yalnız kendisinin değil, ülkesinin de imaj erozyonuna uğramasına neden oluyor.
Trump, Kuzey Kore Lideri Kim ile yaptığı başarısız zirve dönüşünde, Washington’da yaptığı açıklamada, Uzakdoğu’da uğradığı başarısızlığı örtebilmek için, önceleri “yendik, Suriye’den çekiliyoruz” şeklinde söz ettiği DEAŞ’ı yeniden gündeme taşıdı.
Trump’ın bu çelişkili açıklamalarını, Trump’ın ruh halinin yansımaları olarak değerlendirmek gerekir. “Trump Gidici mi?” başlıklı yazımızda da belirttiğimiz gibi, Trump’ın zekası, kendisini köşeye sıkıştırmak, 2020 seçimlerini beklemeden emekli etmeye çalışanların saldırılarını önlemeye yetmiyor.
Pentagon ile Rothschildler arasında sıkışan, evinde karısı ve kızıyla aynı masaya oturamayan Trump bunalmış durumda. Trump, iş hayatında gösterdiği başarıyı ABD Başkanı olarak gösteremedi. Pentagon ile Rothschildler arasındaki egemenlik savaşı, annesinin çok sevdiğini söylediği İngiliz Kraliçesi’nin sürekli yörünge değiştirmesi, BOP’un hayata geçirilmesi operasyonunda Suriye’de sıkışıp kalması, Çin’in Yeni İpek Yolu projesini engelleyememesi, Kuzey Kore ile Güney Kore’nin barıştırılması girişiminin fiyaskoyla sonuçlanması, ABD derin devletinin önceliklerini değiştirmesine neden olduğu gibi, Trump’ın koltuğuna yeni bir isim arayışlarının hızlanmasına neden oldu.
Kuzey Kore Lideri Kim ile yaptığı görüşmeden eli boş dönmesi, Trump’ın artık bir “topal ördek” olduğunu savunanları sevindiren bir gelişme oldu. Washington’da yansıyan tablo şu; Trump, Beyaz Saray’ın bahçesinde bir direğe bağlanmış, çevresindekiler, ellerinde baltalarla savaş dansı yapmaktalar.. Trump’ı görevden alma sürecinin başlatıldığı Washington’da ciddi ciddi konuşulmaya başlanmış. Washington kulislerinde kimlerin hangi kazanın altına odun taşıdığı çok yakından izleyen Haber Türk Washington muhabiri Serdar Turgut, “Bu defa iş ciddiye benziyor” diyor.
Trump’ı görevden alma sürecini başlatanlar gerçekten ciddi bir hazırlık içindeler. Trump gerçekten “topal ördek” konumunda. Belki hırçınlığı, bu durumu kabullenemeyişinden kaynaklanıyor. ABD’deki egemenlik savaşını, Pentagon adına Başkan Yardımcısı Pence, Rothschildler adına da Damat Kushner yürütüyor.
Trump için, “Artık ABD Başkanlık koltuğunda oturamaz” raporu çıkarabilmek için hazırlıklar çoktan başlatılmıştı, şimdilerde konu Kongre salonlarına taşındı. Trump’ın eski avukatı Michael Cohen ciddi ciddi sorgulanıyor. İlk günkü soruşturma kapalı oturum şeklindeydi; artık halka açık olarak sürdürülüyor ve Amerikan kamuoyu tarafından büyük bir ilgiyle izleniyor.
Soruşturma tam bir polisiye film tadında ilerliyor. Trump’ın kara kutusu Michael Cohen, daha önce, “bazı gerçekleri çarpıttı” gerekçesiyle hapis cezasına çarptırılmıştı. Kongre’deki duruşmada gerçekleri söyleyeceğine ilişkin yemin ederken bu defa ayağını kaldırmadı. Çünkü yine yalan söylediğine karar verilirse, Cohen ömür boyu hapis yatabilir. O nedenle Cohen, Kongre’de bülbül gibi şakıyor.
Eski sırdaşı Cohen, Trump’ın yaptığı vergi kaçırmalarını, halvet olduğu kadınlarla nasıl ilişki kurduğunu ve ne kadar ödeme yaptığını, Müslümanlar ile zenciler hakkında neler konuştuğunu ve en önemlisi, Putin’le işbirliği yaptığı, Rus iletişim uzmanlarından yardım istediği konusunda inancı olduğunu, kendisini sorguya çeken Temsilciler Meclisi’nin sol eğilimli zenci üyelerine ayrıntılı olarak anlatıyor.
Kongre’nin sol eğilimli genç zenci üyelerinden Aexandra Ocaso-Cortez, Trump’ın, özelikle Müslümanlar ve zenciler hakkında neler söylediği konusuna yoğunlaşıyor. Bu konuda aldığı bilgilerle Müslümanların intikamını almayı ve Trump’ı koltuğundan atmayı hedefliyor.
Öte yandan Trump’ın ilişki kurduğu bazı fırsatçı kadınları susturmak için yaptığı ödemeleri ve tehditleri özellikle de Putin’le olan samimi ilişkilerini sorgulayan ünlü savcı Mueller’in dosyasını tamamladığı biliniyor. Trump’ın Adalet Bakanlığı’nda yaptığını geçici atamalarla bu dosyanın yargıya ulaşmasını engellediği konuşuluyor. Savcı Mueller’in dosyası, Trump’ın adamı olarak tanınan Adalet Bakanı Yardımcısı Rod Rosenstein’ı aşabilirse, platin saçlı Başkan’ın Beyaz Saray’dan uzaklaştırma süreci başlamış olacak.
Okyanus ötesinden yansıyan bu haberler, ilk bakışta inanılır gibi değil, ama Haber Türk Washington muhabiri Serdar Turgut, Beyaz Saray’ın duymamızı istediği şeyleri aktaran bir Amerikan Bülbülü olamayacağı için, anlattıklarını ilgiyle izlemekteyiz.
Savcı Mueller’in Trump-Putin ilişkisini irdelediği dosyayı, Trump’ın kurguladığı engelleri aşarak yargının önüne getirebilmek ve bu yolla Trump’ın görevden alınması sürecini başlatabilmek amacıyla Demokratlar bir tuzak hazırlamışlar.
Bu senaryoya göre Demokratlar, Trump’ın Rusya ile ilişkilerini irdeleyecek bir soruşturma başlatmaya hazırlanıyorlar.
Bu soruşturmaya Rod Rosenstein tanık olarak çağrılacak ve Savcı Mueller’in hazırladığı dosya ile birlikte gelmesi istenecek. Yani, Adalet Bakanı Yardımcısı Rod Rosenstein, yargı önüne gitmesini engellediği Savcı Mueller’in dosyasını, kendi elleriyle yargıya teslim etmeye zorlanacak.
ABD yasalarına göre, Savcı Mueller, “Böyle bir dosya hazırlamadım” demediği takdirde, Rod Rosenstein sümen altında tutmaya çalıştığı dosyayı yargının önüne koyması gerekiyor.
Savcı Mueller’in dosyasının yargı önüne gitmesini yaptığı atamalarla engelleyen Trump’ın zekası, bu hukuk tuzağından kurtulmanın yolunu bulabilecek mi?
Beyaz Saray kulislerinde Trump’ı yolcu etme konusunda çok ciddi hazırlılar yapılıyor.
Trump’ın, göreve başladığı ilk günden beri, Pentagon ile Rothschildler arasında gidip gelmesinden dolayı, iki tarafın da güvenini kaybetmiş oldu. O nedenle Trump, bu zor günlerinde Pentagon’dan da Rothschildler’den de beklediği desteği alamayacaktır.
Trump’ın, “yendik” dediği DEAŞ, hergün Suriye’nin bir bölgesinde bayrak gösteriyor, “Yıkılmadım, ayaktayım” mesajı veriyor. Trump, geçen gün Alaska’daki Amerikan askerlerine hitaben yaptığı konuşmada, “Suriye’deki halifeliğin yüzde yüzüne ele geçirdik” demişti, ama SDG’nin Basın Sözcüsü Mustafa Bali, DEAŞ’ın kontrol ettiği topraklar giderek azalmasına rağmen, Irak sınırındaki Baguz Köyü tamamen DEAŞ’ın elinde” diyor. Sarı yeleklerini ceplerinde saklayan 800 adar DEAŞ militanının Paris’in varoşlarında pusuya yattıkları biliniyor.
Bir taraftan Demokratlar, diğer taraftan DEAŞ Trump’ın koltuğunu sallamaktalar. Trump’ın bu depremi koltuğundan düşmeden atlaması biraz zor görünüyor.
Uzakdoğu’dan da eli boş dönen Trump, Obama’nın son dönemlerinde olduğu gibi, “topal ördek” durumuna düşmüştür. Bundan böyle ABD’nin rotasını Pentagon şahinleri ile Rothschild Alesi arasındaki mücadelenin gidişatı belirleyecektir. Pentagon’un görüş ve düşüncelerini Başkan Yardımcısı Pence’in ve Dışişleri Bakanı Pompeo’nun, Rothschildler’inkini ise Damat Kushner’in söylem ve eylemlerinden izlemeye çalışacağız.
Bu durumun Türkiye’ye olumsuz yansımaları olacağı anlaşılmaktadır. Çünkü Trump, bütün çıldırtıcı kararlarına rağmen, Ortadoğu’da Türkiye’yi dikkate almadan bir denklem kurulamayacağını görüyor ve biliyordu. Türkiye’nin Fırat’ın doğusuna yapmayı planladığı operasyona ve “güvenli bölge” teklifine sıcak bakıyordu. Trump’la uzun bir telefon görüşmesi yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, 17 Aralık 2018 günü yaptığı açıklamada, Trump’ın konuya ilişkin tutumunu, “Olumlu cevap verdiler” şeklinde özetlemişti.
Hatırlayacaksınız, DEAŞ’la Mücadeleden Sorumlu Koalisyon Güçleri Komutanı Stephen Townsend, “Buradaki Kürt nüfusu yüzde 10’u geçmiyor; burada bir Kürt devleti kurulamaz” dediği için ülkesine geri gönderilmişti. Trump da, DEAŞ ve YPG eliyle yapılan katliamlara ve taşımalara rağmen, Kürt nüfusunun yüzde 10’ları aşmadığı Suriye’nin kuzey bölgesinde bir Kürt devletinin kurulamayacağını görmüştü. Suriye’de daha fazla oyalanmanın, giderek büyüyen Yeni İpek Yolu karşısında ABD’nin yararına olmadığını savunuyordu.
Nitekim, BOP’un en önemli hedeflerin biri olan Kürdistan Koridoru’nu rafa kaldıran Pentagon şahinleri, Rusya ve Esat’a göz kırparak İran’a, Hürmüz Boğazı’nda bir Belucistan devleti kurmaya odaklandılar.
PENTAGON-TRUMP SAVAŞI
ABD derin devleti Pentagon, dünyanın değişik köşelerinde sahneye koyduğu kanlı oyunlarla hedeflediği yeni dünya düzenini hayata geçirmeye çalışıyor. Başkan Trump, küresel sorunlara daha çok işadamı gözüyle bakıyor.
Küresel sorunlara bakış açılarının çok farklı olması nedeniyle, bundan böyle, Pentagon şahinlerinin Başkan Trump’la aynı kulvarda yürümeleri zor gibi. Trump’ı biran önce “emekli edebilmek” için dosyalar hazırlanıyor..
Vietnam’ın Başkenti Hanoi’de Kuzey Kore Lideri Kim Jon-un ile yaptığı görüşmeden eli boş dönen, Çin’e karşı başlattığı ticaret savaşının devamının konuşulacağı zirveyi belirsiz bir tarihe erteleyen, “DEAŞ’ı bitirdik Suriye’den çekiliyoruz” açıklamalarından dolayı Pentagon şahinleri ile arası açılan Trump, bundan böyle ABD’nin iç ve dış sorunlarından çok, kendi konumunu koruyabilmek için mücadele etmek zorunda kalacak..
Anlaşılan o ki insanlık, taşlar yerine oturuncaya kadar rahat yüzü göremeyecek.
