Gazetecilik zor zanaat..

Babasından hatıra mesleğinde hep babası gibi, hatta babasının izinden gitmeye hep özen göstermiştir.
Kulakları çınlasın Çetin Altan'da ; ŞEYTANIN GÖR DEDİĞİ başlığı ile yazdığı yazılarla yazı başlığında kendisini anlattığının hiç farkına varmamış olacak ki,
Gazetecilikle ilgisi olmayan, kitap yazarı, yani yayıncı oğlunun günün birinde hangi şeytanın start verdiği bilinmeyen yazarlığa başladığını da şeytanca bir fikir olduğu anlaşılmaktadır.
Yazdığı yazı tam yerinde olmuş fakat anlamadığım konu, suçu bile sabit olmayan iki gazeteci yıllardır Silivri Cezaevindeyken, TSK'ya ve Hükümete o kadar Donkişot tavırlarla saldıran Ahmet Altan, ne hikmetse ifade vermeye bile çağırılmıyor.
Siyasi tarafı bile henüz anlaşılmayan Taraf Gazetesi ve Ahmet Altan'ın yola çıktığı ilk zamanlarda solcu tavırları dikkat çekti ama, Gazete yönetim yerinin Alkın Yayınları olması, bu yayınevinin Fethullah Gülen'e ait veya taraftarı olması akla yine BU NE BİÇİM PERHİZ..sözlerini anımsatıyor..


*Başbakandan korkacak kadar ödleksen köşe yazarlığını bırakır kendine başka iş bulursun. (A.Altan)
Haklı..anlayan anlar..


*Türkiye’de yazarlığı hak etmek için cesur olmak zorundadır. (Ahmet Altan)

Hani o cesurlar..?


*İşsiz kalmayı, parasız kalmayı göze almayan adamdan gazeteye yazar olmaz. (A.Altan)
Yerden göğe haklı.. Son model arabalara binmek.. Arkalarına medya patronlarını alıp caka satmak, onların dediği çizgide yazmak, çizgiyi aşmamak, şak şaklamak, siyasi parti liderlerinin peşine koşmak ve hoş gözükmek, yurt dışına bol bol gazeteci kimliği gölgesinde parti lideri kovalamak..
Bünyesinde bulunan gazetecilere ve personele hava atmak ama, hak ettikleri ücretlerin kendi maaşlarının 20 de biri olması ve bunu bile almakta zorlandıkları halde görmemeleri MODA OLDU..
*Dünyanın en sıradan laflarını "fikir" diye yazabildiğin bir ülkede köşe yazarı olacaksın, cakalanacaksın, para kazanacaksın, bu beleş nimetler karşısında hiçbir riske girmeyeceksin. (A.Altan)
Moda oldu dedik ya.. Sıradan konuları yaz.. hak etmeden para kazan.. caka sat.. bu bahsedilen beleş nimetler karşısında gez..gez..hava at..riske girme.. İşte buda moda oldu..

* Bu ülkenin tarihi işsiz kalan yazarlarla, hapse giren yazarlarla dolu. Aralarında öldürülenleri bile oldu. Bunu göze alarak yazılarını yazdılar. Gerektiğinde işsiz kaldılar, gerektiğinde parasız kaldılar. "Ben çok korkuyorum" diye ağlamadılar..
* Siz, eski yazarların hayatlarına bir bakın. Bu ülkenin yöneticileri yazar düşmanıdır, onların iktidarına, polisine, mahkemesine, zindanına karşı yazarların sadece fikirleri ve cesaretleri vardır.
Eski yazarlar yazardı.. Şimdi iki günde yazar olunuyor.. Genel Yayın Yönetmeni olunuyor.. Emek yok.. yemek çok..
Geçmişte kötü bir yazımlarıyla muhabir olanlar, bin türlü dalavere  ile öyle bir yükselişe geçiyor ki, bir bakıyorsunuz, geçmişini unutmuş, o patronun verdiği koltuğa öyle bir kurulmuş ki, ne gazetecilik, ne de yazarlık edası var.. olmadığı halde CAKA SATIYOR..
Ee.. bunun ata binmesi.. attan inip eşek bile bulamaması var..
Unutmamak gerek ama, rüya tatlı..!
* Baskıya karşı dövüşeceksen cesaretinle dövüşeceksin. Dövüşmeye cesaretin yoksa niye dövüşecekmiş gibi yapıyorsun?
Ya bu deveyi güt..ya da bu diyardan git!
Başta da anlattığım gibi, İşsiz kalmayı, parasız kalmayı göze almayan adamdan gazeteye yazar olmaz..
Demirden korkuyorsan trene binmezsin..
Ödlekliğinizle övünmekten vazgeçin..Yapamıyorsanız bu işi, gidin kendinize uygun bir iş bulun..
Gönül işi olan gazetecilik, yazarlık işini bırakın..
Ahmet Altan yazısını gönderme yaptığı yere göre yorumlamış..Bende naçizane;
ANLAYANA SİVRİSİNEK SAZ..ANLAMAYANA DAVUL ZURNA AZ.. diyorum.
Ekşi sözlük ise; hak eden kişilere "anlayana sivrisinek saz anlamayana sazın sapı az" olarak sarf edilen atasözümüz.. diye açıklamış..
ESEN KALIN..