Genel

Musul Atabeg Devleti

Abone Ol

MUSUL ATABEG DEVLETİ 1127-1269 M. KEMAL SALLI

Binlerce yıllık tarihimizin pek çok karanlık sayfası olduğu gibi, Ortadoğu coğrafyasıyla ilgili geçmişimizde de karanlık sayfalar vardır. Irak’ın karanlık sayfalarından biri de 1127 yılında kurulan ve 1269’a kadar hüküm süren Musul Atabeg Devleti’dir. Kürt tarih ve kültürünü Türklerden ayrı bir sayfa olarak gösterme çabasında olanlar, “Alpaslan 1071’de Anadolu’ya girdiğinde Kürtler burada beylikler halinde yaşıyordu” tezini savunurlar. Peki, Anadolu’ya 1071’de girdikleri söylenen Türkler, 1127’de bölgenin en büyük kentlerinden biri olan Musul’da bölgeye 135 yıl egemen olacak bir devleti nasıl kurabilmişlerdi?

ürkler Ortadoğu coğrafyasının asli unsurlarıdır. Eski Osmanlı coğrafyasında İsrail merkezli olarak kurulmak istenen “enerji imparatorluğu” nedeniyle Ortadoğu’daki Türk varlığının “temizlenmesi” gerekmektedir. Yıllardır Ortadoğu’daki Türk yerleşim birimlerine ve Türk varlığına yönelik saldırıların amacı kurulmak istenen “enerji imparatorluğu”na uygun bir demografik iklim oluşturabilmektedir. Ruslar da, 30 Eylül’de Suriye’de gerçekleştirdikleri ilk hava saldırılarında Türkmenleri hedef almışlardı. Onlar da, parçalanan Suriye’deki üslerini, askeri varlıklarını ve kazanımlarını uzun yıllar koruyabilmek için bölgedeki Türk varlığının yok edilmesi gerektiğine inanıyorlar.

Peki, son günlerde gazetelerimizin “Türk askeri Musul’da!” manşetlerini nasıl değerlendirmemiz gerekiyor? Bu aşamadan sonra Musul’u geri almamız mümkün mü? Turgut Özal’ın Musul-Kerkük hamlesi gerçekçi miydi? ABD’nin Irak’ı işgali öncesinde, “Irak’ın bağımsız olması koşuluyla” vazgeçtiğimiz Musul gündeme getirilebilir miydi? II. Abdülhamit’in Ortadoğu petrol bölgelerini kişisel mülkü yapan tapuları İttihat ve Terakki tarafından neden devlet arazisine dönüştürülmüştü? 1924 Haliç Konferansı’nda Musul’u nasıl avucumuzun içinden kaçırmıştık? IŞİD/DEAŞ tek kurşun atmadan Irak ordusunun koruduğu Musul’u nasıl teslim almıştı? İsrail Türkiye’yi neden Barzani’yle anlaşmaya zorluyordu? Barzani ile petrol konusunda yapılacak anlaşma Irak Kürt Devleti’ni tanıma anlamına gelmiyor muydu?

Bu konuda bir dizi soru sıralayabiliriz. Dünya petrol rezervlerinin önemli bir bölümünü barındıran Ortadoğu petrolleri bağlamında Musul- Kerkük konusunda birbirleriyle çelişen çok sayıda kitap, araştırma ve rapor yayınlanmıştır. Peki bunlardan hangisi doğrudur? Her zaman olduğu gibi, güçlü olanın anlattığı doğrudur. Çünkü, “Demokrasi götürüyorum” diyerek daldığı bölgemizi kan gölüne çeviren ABD ve koalisyon ortaklarına, “Ortadoğu’da ne işiniz var, uluslararası hukuku çiğniyorsunuz, yaptığınız katliamdır, soygundur” diyebilen bir başka güç yok.

Binlerce yıllık tarihimizin pek çok karanlık sayfası olduğu gibi, Ortadoğu coğrafyasıyla ilgili geçmişimizde de karanlık sayfalar vardır. Irak’ın karanlık sayfalarından biri de 1127 yılında kurulan ve 12622’ye kadar hüküm süren Musul Atabeg Devleti’dir. Kürt tarih ve kültürünü Türklerden ayrı bir sayfa olarak gösterme çabasında olanlar, “Alpaslan 1071’de Anadolu’ya girdiğinde Kürtler burada beylikler halinde yaşıyordu” tezini savunurlar. Peki, Anadolu’ya 1071’de girdikleri söylenen Türkler, 1127’de bölgenin en büyük kentlerinden biri olan Musul’da bölgeye 135 yıl egemen olacak bir devleti nasıl kurabilmişlerdi? Tulunoğulları Devleti 905 yılına kadar yaşamış ve bu süre içerisinde Musul, Türk Hâkimiyetinde kalmıştı.
 Erbil Türk beyliği olan Begteginleri Ortadoğu tarihinin neresine koyacağız? II. Haçlı Seferi sırasında Avrupa’da çizilmiş Ortadoğu haritasında Kürtler neden yok? Bölgemizin tarihini kendi gözümüzle inceleyip yazmadığımızdan, bazı yanlışları doğru gibi görüp, kardeş kavgaları yaratılmasına fırsat veriyoruz; alet oluyoruz.

Musul’un yakın tarihi konusunda özetle şunu not düşmek isteriz: 1050 yılına gelindiğinde Musul ve çevresindeki durum, Oğuz Türkleri lehine değişmeye başlamıştı, 1050 yılında Musul Emiri Kureyş (Karvaş) Büyük Selçuklu Sultanı Tuğrul Bey adına hutbe okutarak kendi hâkimiyetini de başlamıştı, fakat Musul’un idaresi Sultan Tuğrul Bey tarafından İbrahim Yınal’a verilmişti. Böylece, 1926 yılına kadar yaklaşık 900 yıl sürecek olan, Musul’daki Türk egemenliği dönemi başlamıştı.


MUSUL ATABEG DEVLETİ’NİN AYRINTILI TARİHİ Ortadoğu’nun yakın tarihiyle ilgili, mesela, Musul Atabegliği ve Erbil Türk Beyliği (Begteginler: 1132-1233) gibi konularda pek yayın yoktur; Ortadoğu’nun bu dönemi alaca karanlıktır. Yrd. Doç. Dr. Adnan Eskikurt ,“Musul Atabegliği – Zengilerin Son Devri ve Lü’lü’ Ailesi” başlıklı kitabında bu konuda çok önemli, ufuk açıcı ayrıntılara yer verilmiş. Irak ve Suriye coğrafyasında 135 yıl egemen olan bu devlet Irak Selçuklu Sultanı Mahmut Han’a bağlı olarak İmameddin Zengi bin Kasimüddevle Aksungur tarafından kurulmuştu. Adnan Eskikurt’un MUSUL ATABEGLİĞİ (Zengiler’in Son Devri ve Lü’lü Ailesi) kitabı, bugüne kadar ayrıntıları bilinmeyen bazı gerçekleri gözler önüne seriyor. Irak’ta yaşanan karmaşanın ortasında yer alan Musul’da 1127 yılında kurulan Musul Atabeg Devleti ile ilgili bilinmeyen bazı tarihi gerçekler ilk defa bütün yönleriyle ortaya çıkarıldı.

Yrd. Doç. Dr. Adnan Eskikurt tarafından hazırlanan “Musul Atabegliği – Zengilerin Son Devri ve Lü’lü’ Ailesi” başlıklı kitap Çamlıca Basım Yayın tarafından yayınlandı. Bu devri anlatan en ayrıntılı kitap olma özelliği taşıyan eserde, Fırat ve Dicle nehirleri arasında yer alan el-Cezîre bölgesinde Irak Selçuklu Sultanı Mahmud Han'a bağlı olarak İmâdeddîn Zengî bin Kasîmüddevle Aksungur tarafından 1127'de kurulan Musul Atabeg Devleti’yle ilgili önemli bilgilere yer veriliyor.

Devletin Ömrü 135 Yıl Sürmüş
Musul Atabegliği Devleti’ni Ortaçağ’da hüküm süren önemli Türk hanedanlarından Zengîler’in kurduğunu belirten tarihçi-yazar Yrd. Doç. Dr. Adnan Eskikurt, o dönem ile ilgili şu bilgileri veriyor:

“El-Cezîre’de yaklaşık bir buçuk asır kadar devam eden hâkimiyetleri, İmâdeddin Zengî bin Kasîmüddevle Aksungur’un atabeg olarak tayin edildiği 1127 yılında başlamıştır. Irak Selçuklu Sultanı Mahmud b. Muhammed Tapar’ın 1131 yılında vefatından sonra bölge hükümdarları arasında cereyan eden mücadeleler sırasında bölgede hakim bir güç haline gelen Zengî iktidârı, öncelikle el-Cezîre ve Suriye’yi tek bir idare altında birleştirerek Haçlılarla daha üstün bir mücadeleyi hedeflemiştir. Öte yandan, Nûreddin Mahmud bin Birinci İmâdeddin Zengî’nin 1174 yılında vefâtı sonrasında Eyyûbîlerin ilerleyişi bölgenin siyâsî dengesini altüst etmiş; bunun bir sonucu olarak Musul Atabeg Devleti’nin hâkimiyeti Musul ve etrafındaki bazı yörelerle sınırlı kalmıştır.”


Moğol İstilası ve Trajik Son
Musul’da iktidârın 1233 tarihinde Lü’lü’ ailesine geçmesi ardından başgösteren Moğol istilâları bölge geneli için bir yıkım süreci olmuştur. Onların Aynicâlût Savaşı’na değin Moğollarla uzlaşmacı bir siyâset izlemeleri, bir süre daha otoritelerini muhafaza etmelerini sağlamıştır. Ancak 1262 yılında Musul Atabeg Devleti yaşanan bazı trajedik hadiselerin ardından son bulmuştur.

Emîr Bedreddin Lü’lü'nün 1259 yılındaki ölümü sonrasında yerine geçen oğulları, Aynicâlût Savaşı sonrası görülen gelişme ve değişmelerin ortaya çıkardığı yeni durumdan istifâde etmek umuduyla taraf değiştirerek Mısır Memlûklu Devleti’ne yöneldiler. Bu gelişme, siyâsî ve ticârî açıdan bir merkez niteliğinde olan Musul’un 1262 yılında İlhânlılar tarafından işgal edilmesine ve bu iktidarın yıkılmasına sebep oldu.

Musul 1925’te Irak’a Bırakıldı
1364–1365 yılında Celâyiroğulları, 1408-1409 yılında Akkoyunlular ve 1516 yılında da Osmanlılar eline geçen Atabeg devleti arazisi yani Musul, 1534-1535 tarihinde eyâlet merkezi yapıldı. Musul ve çevresi uzun süren Türk hâkimiyeti boyunca; bilim, kültür ve ticâret merkezi olarak önemini korudu. Yirminci asrın ilk çeyreğinde İngiliz işgaline uğrayıp, 1925 yılında Irak’a bırakıldı.

Sahasında İlk Kitap
Yrd. Doç. Dr. Eskikurt tarafından yerli yabancı kaynaklar titizlikle taranarak hazırlanan ve anlattığı devir itibariyle sahasında ilk olma özelliği taşıyan eser kitap Musul Atabeg Devleti’nin hakim olduğu devirin olaylarının yanında bölge coğrafyasına da ışık tutuyor.