GÜNCEL

Filo Kiralamada Sektörler ve Araç Tercihleri

Filo kiralama hizmetlerinin en çok finans, lojistik, ilaç, perakende, gıda ve teknoloji sektörlerinde tercih edildiği söylenebilir. Bu sektörlerdeki şirketler, çalışan mobilitesini artırmak, teslimat süreçlerini hızlandırmak veya saha operasyonlarını kolaylaştırmak için filo kiralama çözümlerini kullanıyor.

Abone Ol

Filo kiralama sektörü, işletmelerin operasyonel yüklerini hafifletirken maliyet avantajı sağlayan ve büyüme potansiyelini destekleyen bir çözüm olarak öne çıkıyor. Türkiye’deki filo kiralama sektörü, birçok farklı sektörden talep görüyor ve bu talep, farklı araç tercihleriyle şekilleniyor.

Filo Kiralamaya En Çok Talep Gösteren Sektörler

Filo kiralama hizmetlerinin en çok finans, lojistik, ilaç, perakende, gıda ve teknoloji sektörlerinde tercih edildiği söylenebilir. Bu sektörlerdeki şirketler, çalışan mobilitesini artırmak, teslimat süreçlerini hızlandırmak veya saha operasyonlarını kolaylaştırmak için filo kiralama çözümlerini kullanıyor. Örneğin:

●     Lojistik ve teslimat şirketleri, geniş bagaj kapasitesine ve yakıt tasarrufuna sahip ticari araçları tercih ediyor.

●     Finans ve teknoloji şirketleri, çalışan konforunu ve prestijini artırmak için sedan veya SUV modellerine yöneliyor.

●     İlaç sektörü, saha çalışanlarının ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla kompakt hatchback modelleri sıklıkla kullanıyor.

Operasyonel Araç Kiralama Sektörünün Ekonomik Gücü

TOKKDER raporuna göre, operasyonel araç kiralama sektörü, 2024 yılının ilk yarısında 43,4 milyar TL’lik yeni araç yatırımı yaparak filosuna 34 bin yeni araç ekledi. Sektörün toplam araç sayısı, 2023 yılı sonuna kıyasla yüzde 1,2 artışla 257 bin adede ulaştı. Aktif büyüklük ise 215 milyar TL’yi aştı. Bu veriler, sektörün Türkiye ekonomisindeki güçlü yerini ve büyüme potansiyelini bir kez daha doğruluyor.

Hafif Ticari Araçların Yükselişi

Son yıllarda hafif ticari araçlara olan ilgi hızla artıyor. 2018’de operasyonel araç kiralama sektörünün filosunda hafif ticari araçların oranı yüzde 2,9 iken, 2024 yılı itibarıyla bu oran yüzde 7,4’e yükseldi. Bu artış, özellikle lojistik, perakende ve saha operasyonlarında hafif ticari araçların işlevselliği ve verimliliği ile açıklanabilir.

Markalar Arasındaki Yarış: Renault Liderliği Sürdürüyor

Türkiye operasyonel araç kiralama sektöründe, Renault yüzde 17,9 pazar payı ile liderliğini koruyor. Renault’yu yüzde 17,0 ile Fiat, yüzde 10,5 ile Toyota, yüzde 9,9 ile Ford ve yüzde 9,6 ile Volkswagen takip ediyor. Bu markaların ortak özelliği, ekonomik, dayanıklı ve düşük yakıt tüketimli modeller sunarak farklı sektörlerin ihtiyaçlarına yanıt vermeleri.

Gövde Tipinde Sedan Tercihi Zirvede

Gövde tipi tercihlerinde sedan araçlar, yüzde 48,7 ile lider konumda bulunuyor. Sedan araçları, yüzde 22,8 ile hatchback, yüzde 19,2 ile SUV araçlar takip ediyor. Bu sıralama, şirketlerin sedan araçları hem prestij hem de kullanım kolaylığı açısından tercih ettiğini gösteriyor. Station wagon araçlar ise yüzde 0,9 ile sınırlı bir pay alıyor.

Araç Yakıt Türü ve Vites Tercihleri

●     Araç parkının yüzde 54,4’ü benzinli, yüzde 36,3’ü dizel araçlardan oluşuyor.

●     Hibrit ve elektrikli araçların payı, yüzde 9,2 ile dikkat çekici bir seviyeye ulaştı.

●     Toplam araç parkının yüzde 79,2’si otomatik vitese sahip, manuel araçların payı ise yüzde 20,8 olarak belirlendi.

Ekonomiye Katkı: 23,1 Milyar TL Vergi Geliri

Operasyonel araç kiralama sektörü, yalnızca araç kiralama hizmeti sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda ekonomiye ciddi katkılarda bulunuyor. TOKKDER verilerine göre 2024 yılının ilk yarısında sektörün ödediği toplam vergi tutarı 23,1 milyar TL olarak açıklandı.

Hafif ticari araçların yükselişi, hibrit ve elektrikli araçlara olan talep artışı gibi trendler, sektörün gelecekte daha sürdürülebilir ve teknoloji odaklı bir yapıya dönüşeceğinin sinyallerini veriyor.

Özellikle Ankara ve İstanbul filo kiralama şirketleri daha geniş yelpazede kiralama seçenekleri sunabilmektedir. Bu dinamik sektörün gelişimini izlemek, işletmelerin filo kiralama ihtiyaçlarını en iyi şekilde karşılayacak stratejiler geliştirmeleri için büyük önem taşıyor.