Ayin yapmak için Trabzon’a gelen Fener Başpiskoposunu karşılayıp hediye ettiği Trabzonspor forması üzerine de devletimizin sınırlarını aşan bir patriklik yetkisini ifâde eden "Ekümenik" tâbirini yazan gaflet ve delalet içindeki haddini bilmez bir şahıs, büyük bir hata yapmıştır. Yaptığı hadsizlik eğer yabancı bir ülkede mesela Yunanistan’da olsaydı çok farklı bir tepkiyle karşılaşır, muhtemelen kodesi boylardı. Ama burada bir kaç milli kişi ve kuruluş dışında tepki gösteren dahi çok az...

Bula bula Trabzon’un fetih gününde, ayin yönetmek amacıyla 9.ncu seferdir Trabzon’a gelen Bartelemehos’un Pontus hayalleri için zemin oluşturmaya çalıştığı değerlendirilmekteyken, valiliğin bu tarihte ayin izni vermesi de ayrı bir sorundur.

Bu ve buna benzer bir çok olaya şahit oldukça, Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK’ün, “Vatana ihanetin nedeni olmaz, bedeli olur” sözü ile, argoda kullanılan ”köpeksiz köy bulmuş, değneksiz geziyorlar” sözünü hatırlatıyor.

Fatih Sultan Mehmed Han'ın, Pontus Rum Devletini yıkarak, Trabzon’u Türk hakimiyetine kattığı 15 Ağustos 1461 tarihinin yıldönümü olan 15 Ağustos 2022 tarihinde Sümela Manastırı'nda, Hıristiyan aleminde "Meryem Ana'nın göğe yükseliş günü" ayini yapmak amacıyla şehre gelen Fener Rum Başpiskoposuna antlaşmalara ve kanunlara aykırı olarak, üzerinde “Ekümenik Patrik” yazılı Trabzonspor formasını hediye edebilmek nasıl gaflettir anlamak mümkün değil. İdrak yoksunu bu şahıs acaba Yunansitan’ın Batı Trakya bölgesinde yaşayan Türklerin kimliklerinin inkar edilerek kuruluşlardaki tabelalalrının söküldüğünü, okullarının kapatıldığı, müftülerini seçemediklerini, imamlarının hristiyan Yunan tarafından belirlendiğini, vakıf mallarını yönetemediklerini, yüzyıllardır kendi mülkleri olan gayrimenkullerinin sudan bahanelerle istimlak edildiğini biliyormu acaba???

Ekümeniklik projesinin İstanbul'da Suriçi'nde Vatikan gibi müstakil bir devlet kurulup buranın Hristiyanlaştırılması için hedeflenen bir proje olduğu hakkında hiç bir fikri varmı acaba??? Bartholmeos’un asasının Bizans arması taşıdığından, Cemaati olmayan yerlerde kiliseler açtıklarından, bir kısım insanları oralara taşıyıp ayinler yaptıklarından haberi varmı??? Lozan ve Türkiye Cumhuriyeti kanunları ile Ekümenik unvanının kullanılmasının mümkün olmamasına rağmen bugüne kadar öğrenememişsen, senin samimiyetin şüphe yaratır. Ama yine de tüm ilgili ve yetkilelere ithafen papaz Barthomeleos’un neden ekümenk sıfatını kullanamayacağını tekrar yazayım.

  1. Gelişmeler üzerine Fatih Kaymakamlığının yaaptığı açıklamada; Fener semtindeki kilise, Türkiye'deki Rum azınlığın bir ibadethanesi olarak sadece dini yetkileri haiz bir kilise niteliğinde Antlaşmanın 'Azınlıkların Korunması' başlıklı çerçevesinde mütalaa edilmesi gereken dini bir kurumdur. Patrikhane denilen bu yapının siyasi-yönetsel açıdan 'ekümenik' vasfı bulunmamaktadır" denilmektedir.
  2. Rum olmayan diğer Ortodoks kiliselerinin işlerine dönük müdahalesinin yargıya taşınması sonucunda Yargıtay 4. Dairesinin E:2005/10694, K.2007/5603 sayılı kararında: 'Egemen bir devletin kendi topraklarında yaşayan azınlıklara kendi vatandaşlarından farklı bir hukuk uygulayarak çoğunluğa dahi tanımadığı bir takım ayrıcalıkları onlara tanımak suretiyle özel bir statü vermesi, Anayasanın 10. maddesinde gösterilen eşitlik ilkesine açıkça aykırılık oluşturacağından kabul edilemez.
  3. Patrikhanenin ekümenik olduğu iddiasının, yasal bir dayanağı bulunmamaktadır. İstanbul Valiliğinin 6 Aralık 1923 tarih ve 1092 sayılı yazılarından da anlaşılacağı üzere Patrikhanede dini ve ruhani seçimlere katılacak ve seçilecek kişilerin Türk vatandaşı olmaları ve seçim sırasında Türkiye'de görevli bulunmaları gerekmektedir.Bu husus da, Patrikhanenin ekümenik sıfatının bulunmadığının açık bir göstergesidir' şeklinde vurgulanmıştır.

SONUÇ OLARAK Lozan antlaşması tutanakları ile yargı kararlarında Fatih Kaymakamlığı'na bağlı dinî bir kuruluş olarak kabul edilen Fener Rum Kilisesinin 'ekümeniklik' iddiası hukuki gerçeklerle bağdaşmamaktadır"

Fatih Sultan Mehmet Han İstanbul'un fethinden sekiz yıl sonra Trabzon’u fethetmiştir. Oğlu Yavuz Sultan Selim Trabzon’da 22 yıl Sancakbeyliği / Valilik yapmıştır. Torunu aynı zamanda Kırım Han'ının torunu Kanuni Sultan Süleyman Han Trabzon'da doğup büyümüştür, haberin varmı eyyy gafil !!!

Eğer Türklükle veya Türkiye Cumhuriyetinle bir sorunun varsa, O zaman “kimsin sen, kime veya nereye hizmet ediyorsun?” diye sormak gerekir. Milli birliğimizi ve dayanışma ruhumuzu hedef alan bu tür sabotajlara ortam hazırlayanlara nereye kadar göz yumup tahammül gösterilebilr? Trabzonspor formasının şerefine leke sürülmüştür. Ecdadımızın aziz kanlarıyla sulanmış bu topraklarda yapılan bu hadsizlkle şehitlerimize hakaret edilmiştir.

Ayinin Pontus Rum Devletinin ortadan kaldırıldığı tarihte yapılması bizim düşüncemize göre, Pontus Rum Devletini yeniden diriltme mesajını taşımaktadır. Nitekim, 15 Ağustos 2010 tarihinde de Fener Rum Başpiskoposuna ayin izni verilmiş, Papaz Bartholomeos Trabzon ili Sümela manastırında ayin yapmış bu ayinde Osmanlı padişahlarına ve devlet yöneticilerine isim isim teşekkür etmiş ancak Pontus Rum Devletini yıkan Fatih Sultan Mehmed Han ve Osmanlı aleyhine Ruslara casusluk yapan Rum Başpiskoposunu Fener’deki kilisenin kapısına astıran 2.Mahmud'un ismini telaffuz etmemiştir. Bu kasti davranış bile biz Türklere karşı yapılan art niyeti göstermektedir. [1]

Ayrıca Karadeniz bölgesinde, Yunanistan ve Patrikhane finanslı bir çok örtülü yapının gençlere yönelik Pontus propagandası yürütmekte olduğu bölgede konuşulmaktadır. Birçok yurtdışı gezi ve farklı programlar adı altında yurt dışına gençlerin götürüldüğü buralarda psikolojik propaganda ve beyin yıkama faaliyetleri yürütüldüğü duyumları mevcuttur.

Karadeniz Bölgesinin M.Ö.tarihlerde; İskit Saka, Amazon ve Kimmer Türkyurtlarından olduğunu, daha sonraları ise, Çepni, Danişmend, Kafkas Oğuz Türklerinin bölgesi[2] olduğunu unutmayalım. Her Türk vatandaşı bu ve benzeri milli konularda uyanık olmak, gaflete düşmemek ve hata yapmamak zorundadır.

[1] Türkolog - Fatih Mehmet Yiğit

[2] Türkolog - Fatih Mehmet Yiğit