Evreni anlamak istiyorsak frekanslara ve titreşimlere bakmalıyız.

(Nikola Tesla)  

Elle tutup gözle gördüğümüz her şey maddedir. Madde atomlardan oluşur. Atom ise çekirdek ve onun etrafında dönen elektronlardan meydana gelmiştir. Elektronlar atomun etrafında hareket  halindedirler ve bir enerjileri vardır; dolayısı ile de frekansları ve frekanslarında titreşimleri. Esasen biz etrafımızdaki her şeyi ve hatta Dünyayı, evreni yani tüm bu enerjiyi, bu titreşimlere göre algılarız. Enerjiyi ses olarak mı, renk olarak mı algılayacağımız o frekansın yaydığı titreşime göre belli olur. Frekans maddeye eşsiz özellikler verir, böylece bilincimiz dahilinde aklımız ve bedenimiz bir objenin çeşitli hallerini (enerji modellerini) yaratırken, bizler şekiller, renkler ve belirli nitelikteki yapılar görürüz. Hatırlayın beyinde kayıtlı görüntü yoktur. Aslında düşüncelerimiz, hislerimiz de kendi içlerinde bir frekans yayan enerji dalgalarıdır, yaşamın var olması için frekans ve titreşim şarttır.

Tüm evren ve Dünya "her şey" enerjidir ve dönüşüm içindedir. Her şey enerji iken maddeye dönüşür. Madde halinden de enerjiye muhteşem bir bütünü oluşturacak şekilde dönüşür. Bu dönüşüm sayesinde Dünyamız büyük bir çeşitlilik beraberinde ahenk içindedir.

"Her şey enerjidir ve her şey yalnızca bundan ibarettir. Sahip olmayı istediğiniz gerçekliğin frekansına uyumlandığınızda artık yapacak bir şey yoktur o gerçeklik size ait olur. Bundan başka bir yol yoktur. Bu felsefe değildir. Bu fiziktir."

Albert Einstein

Size aslında tüm hayatınızın evet tüm hayatınızın ki buna çektiğiniz acılar, yaşadığınız mutluluklarda dahil yaydığınız ve çektiğiniz frekansla ilgili olduğunu ve bunu değiştirebilecek güce sahip olduğunuzu söylesem;

"Hadi oradan ne yani ben mi seçtim hasta olmayı?" ya da "Ben mi istedim maddi sıkıntı çekmeyi" dediğinizi duyar gibiyim. Tüm bunların cevabı EVET. Bilerek ya da bilmeyerek çoğunluğu kodlanmış bilgiler sonucu yaydığımız frekans neticesinde tüm bunları hayatınıza siz çekiyorsunuz. Tıpkı bir radyo gibi: Radyonuzu ayarını bir frekans aralığına getirdiğinizde o dalgadaki yayını dinlemeye başlarsınız (o frekanstaki yayını çeker sonra yayarsınız) ve siz radyonuzun ayarladığınız kanalında yayılan müzikle neşelenir ya da kederlenirsiniz tıpkı radyonuz gibi duygularınız ve hisleriniz ile bir frekans yayarsınız ve bu frekans kendi dalga boyutuna gider ve o boyuttaki enerjiyi sizin radyonuzdan yani hayatınız üzerinden yaymaya başlar ve siz yaymış olduğunuz frekansın gerçeğini yaşamaya başlarsınız. Bilgilerin sizde nasıl kodlandığı burada devreye girer. Örneğin; "Para" deyince aklınıza "para kazanmak" zordur diye bir düşünce kalıbı geliyorsa, "Aşk" deyince "Öyle bir şey yoktur!" diye düşünüyorsanız bu konularda ki deneyiminiz o yönde olacaktır. Tıpkı radyo örneğindeki gibi yayınını yönlendiren kodlamalarınız.

Yaşamımızda pek çok şeyi öğrenmiş olduğumuz kodlamalara göre yaşıyoruz. Bu kodlamalar DNA'larımızdan gelebildiği gibi anne karnında gelişirken ya da doğup büyürken içinde bulunduğumuz şartlara göre de şekilleniyor. Örneğin rahmetli annem sürekli "Hayat zor, geçinmek zor para kolay kazanılmıyor." diye hayıflanırdı. Tüm hayatı boyunca maddi sıkıntı çekti. Çünkü maddiyatla ilgili tüm konularda hüzün ve keder hissederdi. Hayatı boyunca almak istediği, ulaşmak istediği maddi istekleri bu yüzden hep onu zorladı ve üzdü. Öyle bir yokluk kodlaması ile yüklüydü ki onunla aynı hayatı paylaştığımız zaman biriminde hepimiz onun yaydığı yokluk enerjisini gördük, hissettik ve maalesef bu konuda farkındalığı olmadığı ve öğrendiği kodları değiştirmek istemediği için tüm hayatını bu şekilde sürdürdü. Başka bir yol var hepimiz için, var!

Bu yazıyı az önce verdiğim örnekteki gibi yokluğu, acıyı, hüznü, kaybı, dibe vurmayı, mücadeleyi, suçlanmayı, hata yapmayı, pişman olmayı, üzüntü ve kederi yaşamış bunları aşmış ve artık hayatını mutlu bir şekilde yaşayan biri olarak yazıyorum. Bunu ben yaptıysam hepiniz yapabilirsiniz. Tüm hayatınızı bolluk, bereket, sağlık, mutluluk içinde yaşayabilirsiniz. Tüm yaşamınızı bugüne kadar öğrendiğiniz kodlamalarınızı değiştirerek yeniden inşa edebilirsiniz ve bugün bu yazıyı okuyorsanız sizin için "zamanı gelmiş" demektir...https://www.instagram.com/ElifKiraz_Ekd/ instagram adresimizden bize ulaşabilirsiniz...