Türk Milleti tarihi boyunca esir yaşamadı. Pek çok devlet kurmasına rağmen, yıkılışlarını engelleyemedi.

Tarihe göz atacak olursak, Türk Devletleri'nin yıkılışları hep iç çekişmeler yüzünden mümkün olmuştur.

Türkiye'yi dıştan yıkamayan güçler, içsel farklılıklarımızı sonuna kadar kullanıp, bizi parçalamaya çalışıyorlar.

AB'nin bu niyetlerini anlamamak için kör olmak gerekir.

AB'yi kabul etmekle, egemenliğimizin kaybolacağını, her türlü iç müdahaleye maruz kalacağımızı peşinen kabul etmiş oluyoruz.

Ali Resul USUL'un "Stratejik Analiz" dergisindeki değerlendirmesinin bazı paragrafları:

"Avrupa Birliği (AB)'ne aday ülkelerin Birliğe giriş süreçleri içinde, politikalarını Brüksel'e yöneltmeleri için siyaset yapılarında ve değerlerinde önemli dönüşümler yaşanmasına neden olmaktadır. Özellikle, giriş sürecinde -müzakere öncesi ve müzakere sırasında- AB'nin aday ülkelerden istediklerinin yerine getirilme çalışmalarının, yani uyum sürecinin, AB'nin bu ülkeler üzerindeki sistemik etkisini çok arttırmakta olduğu ve siyasal elitin politika tercihlerinde ve elit mantalitesinde radikal dönüşümlerin var olduğu gözlemlenmektedir. Bazı araştırmacıların "Avrupalılaşma-Euro peanization" olarak isimlendirdiği bu süreç ile aday ülkelerde iç siyaset AB'nin etki alınana önemli bir şekilde girerken, AB de geliştirdiği kurum ve mekanizmalarla aday ülkelerde iç siyasete ve halka yönelik faaliyetlerde bulunabilmektedir. AB'nin normlarının ve kurumlarının "içselleşmesi" ile neticelenmesi düşünülen "uyum" süreci içinde, aday ülkelerin iç siyasal yapısı ve değerleri açısından AB, kurumları ve değerleri, artık sadece, bir dış politika unsuru değil, iç siyasetin de bir yapıtaşı hâline gelmiştir. Dolayısıyla, alışık olduğumuz, geleneksel dış politikanın verileri ve parametreleri ile aday ülkeler-AB ilişkilerini incelemeye çalışmak çoğu zaman analizleri eksik bırakmak anlamına gelecektir. Resmin bütününü görmek için bu yeni tür siyaseti kendi parametreleri ile değerlendirmek gerekmektedir."

Hükümet ne istediğini biliyor ama halk kendisi için neler yapıldığının farkında değil!?

AB kapısı, zenginlik kapısı değil, esaret kapısıdır!?

Kimsenin, kuvvetlerini işlememiş olarak bırakmaya ve başkalarının kuvvetiyle yaşamaya hakkı yoktur.

Fichte