Azerbaycan ve Türkiye arasında karşılıklı harp görüşlüeri ve sayın Hulusi Akar, Çavuşoğlunun Azerbaycan-a destek mesajları Ermenistan medyasında bomba efekti yaratmış gibi görünüyor. Özellikle cumhurbaşkanı Erdoğan timsalında Türkiye devletinin sonun akadar Azerbaycan için destek mesajları vermesi türk düşmanlarını korkutmuş gibi görünüyor.

Ermenistan başbakanı Paşinyan ve onun yandaşları Azerbaycan ve Türkiye biliğinden korkmuş gibi gözüküyor. Ermeni iktidarına bağlı olan grupların son günler Azerbaycan ve Türkiye kardeşliğini hedef alan açıklamaları da bizim dostluğumuzun yankısıdır.

Azerbaycan için Türkiye aynı hassasiyetle her zaman ayaktadır. Aynı zamanda Türkiye için de Azerbaycan aynı öneme sahiptir.

Doktor Elnur İsmail Azerbaycan-Türkiye birliğini böyle güzel anlatıyor: Hazar ve Karadeniz havzalarının iki önemli gücü olan Azerbaycan-Türkiye arasındaki çok boyutlu ilişkiler uluslararası politikada örneğine ender rastlanacak niteliktedir. Bu ilişkileri ender yapan en önemli özellik her iki ülke arasında işbirliğinin sadece çıkarlar üzerine değil, kardeşlik üzerine kurulmuş olmasıdır. Soğuk Savaş sonrasında bağımsızlığına yeniden kavuşmuş Azerbaycan’ın gerçek anlamda politik ve ekonomik bağımsızlığını kazanması ve koruyabilmesi için gerçekleştirdiği ortak projelerin büyük önemi olmuştur.

Bakü-Ankara ilişkilerinde güvenlik önemli bir boyutu teşkil etmektedir. Güvenlik açısından ele alındığında, ikili ilişkiler bölgesel gelişmeler ve uluslararası alanda işbirliği çerçevesinde değerlendirilmelidir. Azerbaycan’ın bağımsızlığını sürdürebilmesi için Türkiye bir bölgesel güç olarak büyük öneme sahiptir. Aynı zamanda Türkiye’nin enerji güvenliğinin sağlanmasında Azerbaycan’ın önemli payı vardır.

Bölgesel güvenlik açısından değerlendirildiğinde de Azerbaycan-Türkiye arasında stratejik ilişkilerin tüm bölgenin istikrarı amaçlı olarak geliştirilmiş olduğunu görebiliriz. Azerbaycan-Türkiye askeri işbirliği Ermenistan’ın ve ya herhangi başka üçüncü bir ülkenin bölgedeki işgalci politikalarından kaynaklanan egemenlik ve toprak bütünlüğünün ihlaline yönelik tehditlerine karşılık olarak atılmış zorunlu bir adımdır. Nitekim, 30 Ağustos Zafer Bayramı her iki ülkenin bayramıdır ve Türkiye var olduğu sürece Azerbaycan sınırlarında sıkıntı olamayacağına inam bugün Azerbaycan’da mevcut. Bu aynı zamanda Bakü-Ankara ilişkilerinden rahatsızlık duyan dış güçlere bir uyarı niteliğindedir. Savunma sanayisi alanındaki işbirliği daha da geliştirilme potansiyeline sahiptir. Her iki ülke savunma amaçlı ürünlerin üretim hacmini artırmakla dışa bağımlılığı azaltma çabasında olmalılar.

Ermenistan gibi ulusal tehdit bütün dünya için şu anda tehdit.

Ermenistan telikesine karşı artık tüm dünya tek yumruk vurmalı!